Youtube Music'e yeni bir özellik geliyor

Kaan Çağlayangöl yazdı

YouTube Music’e rakipleri Spotify ve Apple Music’de yer alan uyku zamanlayıcı özelliği ekleneceği kısa bir süre önce açıklandı. YouTube Music’in bir süredir uyku zamanlayıcısı özelliği üzerinde çalıştığı bazı teknoloji sitelerinde haber olarak yer almıştı. Fakat bu özelliğin ne zaman geleceği konusunda kesin bir bilgi yok. Halen bu özelliğe ne zaman geçileceği ile ilgili bir süre verilmedi. YouTube Music’e eklenecek olan uyku zamanlayıcısı özelliği ile kullanıcılar belirli bir süre belirleyerek uygulamanın kapanmasını sağlayabilecek. Ayrıca müzik çalma süresinin sonuna gelindiğinde yeni süre belirlenmesi, yeni sürenin eklenmesi ya da zamanlayıcıyı tamamen iptal etme gibi seçenekler de olacak. YouTube Music uyku zamanlayıcısının uygulamanın bir sonraki güncellemesinde yer alması bekleniyor. Esas olarak uyku zamanlayıcı özelliği günümüzde klima dahil birçok elektronik cihazda olan uyku modundan farklı olmayan bir özelliği ifade ediyor. Zaten hali hazırda bu özellik, Spotify dahil olmak üzere diğer müzik hizmetlerinin çoğunda var.

UYKU VE MÜZİK

Uyurken müzik dinlemek ve müziği açık bırakarak uyumak günümüzde birçok kişinin sahip olduğu bir alışkanlık… Hatta uyku ve müzik ilişkisiyle ilgili yapılan bazı araştırmalar da var. Teksas’ta bulunan Baylor Üniversitesi Uyku Laboratuvarı’nda yapılan bir araştırmaya ilk olarak yaş ortalaması 35,9 olan, yani Y kuşağı üyesi 199 denek katılmış ve deney sonucunda bir anket doldurulmuş. Uyurken popüler şarkıları dinleyen bu deneklerin %33’ü, gece ya da sabah uyandıklarında dinledikleri şarkıların dillerine dolandığını fark etmişler. Ayrıca gündelik yaşamında daha çok müzik dinleyen katılımcıların daha düşük uyku kalitesine sahip oldukları da bu araştırmanın sonuçlarında belirtilmiş. İkinci aşamada ise bu kez yaş ortalaması 21,2 olan, yani Z kuşağı üyesi 50 denek laboratuvar ortamında gözlemlenmiş; 3 popüler şarkının sözsüz, yani enstrümantal versiyonları dinletilmiş. Bu sırada tüm deneklerin kandaki oksijen seviyeleri, beyin dalgaları, nefes alma düzenleri, kalp atış hızları, gece boyunca göz ve vücut hareketleri takip edilmiş. Ancak sonuç daha kötü çıkmış. Deneklerin daha geç uykuya daldıkları, daha düşük uyku verimi ve kalitesi yaşadıkları tespit edilmiş. Araştırmanın başyazarı ve aynı zamanda Baylor Üniversitesi’nde yardımcı psikoloji ve sinirbilim profesörü olan uyku araştırmacısı Psikolog Michael K. Scullin, durumun popüler müzik endüstrisindeki “tekrar eden melodiler ve akılda kalıcı şarkılar” üretme eğilimi ile ilişkili olduğunu, bu tip melodilerin zihinde kolayca yer edinerek hızlıca dile dolandığını, çoğunlukla bu tarz şarkılar dinleyen kişilerin uyku kalitesinin daha çok düşebileceğini belirtiyor. Özetle yatmadan önce her yerde duyulan, popüler ve tanıdık şarkıları dinlemek beynimizin çalışmasına ve uyku kalitemizin düşmesine neden oluyormuş. İnsan beyni, hiçbir şey çalmıyorken bile müziği işlemeye devam ediyormuş; uyuyor olsa bile… Ne kadar çok müzik dinlerseniz, yatma zamanı kafanızın içinde gitmek bilmeyen şarkı çalma ihtimali de o kadar fazla olur. Böyle bir şey olduğunda, uykunuz olumsuz etkilenebilirmiş.

KULAKLIKLA MÜZİK DİNLEMEK

Bu durumun bir sonraki aşamasının ise kulaklıkla müzik dinleyerek uyumak daha farklı zararlar verebiliyor. Düşük ya da yüksek ses şiddeti fark etmeksizin 6-7 saat boyunca kulak zarına sürekli sinyal iletiminin son derece zararlı olduğu ifade ediliyor. Sürekli ve uzun süreli herhangi bir sese maruz kalmanın kulak için bir travma olduğu ve iç kulak hücrelerine zarar vererek işitme kaybı oluşumunda önemli bir etken oluyormuş. Müzik dinlerken kulaklık kullanıldığında sesin şiddeti serbest ortamdan gelen sesten daha fazla olduğu için kulaklıklar dış kulak yolunu tamamen kapatarak sesin kulağa olan baskısının artmasına sebep olmaktaymış. Kulaklık ile uykuya dalmak, kulaklığın uzun süreli dış kulak yolunda kapalı bir ortam oluşmasına neden olmakta ve havanın geçişini engellemekteymiş. Bu durum ise özellikle mantar ve çeşitli bakteri enfeksiyonlarına sebebiyet vererek dış kulak yolu enfeksiyonlarının oluşmasının önünü açmaktaymış. Kulaklıkların cilde uzun süreli teması ve baskısı ciltte tahriş yaparak cilt problemlerine de yol açması da bir diğer sorunmuş.

Esas olarak tarih boyunca müzik, bir tedavi yöntemi olarak da yüzlerce yıldır kullanılıyor. Eskiden Arap kültüründe, hekimlerin yanında çalışan müzisyenler varmış. Yunanlılar ise akıl hastalığını tedavi etmek için müziği kullanmışlardı. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra müzisyenler, askerlerin fiziksel ve duygusal travmanın iyileşmesine yardımcı olmak için ABD hastanelerine müzisyenleri getirmişlerdi. Günümüzde ise bebeklerin uykuya dalmalarını kolaylaştırmak için sıklıkla başvurulan bir yöntem de bebeğe müzik dinletmek… Yapılan araştırmalar gösteriyor ki uyku öncesi ve uyku sırasında çalınan bebeklere uygun müzikler ve ninniler bebekleri sakinleştirerek uykuya hazır hale getirebiliyor. Bebeklerin anne karnında 6. aydan itibaren dışarıdan gelen sesleri duymaya ve özellikle de müzik sesine tepki vermeye başladıkları bilinen bir gerçek. Yapılan araştırmalar; bebeklerin anne karnında duydukları müziği doğduktan sonra dinlediklerinde tanıdıklarını da gösteriyor.

Teknolojinin her yeni gelişmesiyle müziğin ruhunu gittikçe kaybettiği çok açık bir gerçek… Kapitalizmin para kazanmadığı herhangi bir alana yatırım yapması mümkün değil. Hal böyle olunca teknoloji şirketleri büyük bir iştahla müziği en ince ayrıntısına kadar para amacıyla kullanmaya devam ediyorlar. Müziğin ruhunun daha iyi anlaşılması dileğiyle…

Sevgiyle kalın.

Kaan Çağlayangöl

Odatv.com

youtube