Türkiye'nin ekonomisine darbe gibi uygulama

Hangi sanayicilerin arazisine el kondu.

24 Haziran seçimleri öncesinde AKP’nin Şeker Fabrikaları’nı özelleştirmesi muhalefetin çok sert tepkisine neden olmuş, protestolar yapılmıştı. AKP’nin iktidara geldiğinden bu yana kendisinden önce kurulan kamu fabrikalarını satması eleştirildi. İktidara yönelik bu eleştiriler devam ederken, İstanbul’un en önemli sanayi bölgesi olan Hadımköy Atatürk Sanayi Bölgesi’nde firma sahipleri isyan etme noktasına geldi.

İHRACAATIN KALBİNİ, AKP’Lİ BELEDİYE DURMA NOKTASINA GETİRDİ

Hadımköy Atatürk Sanayi Bölgesi, İstanbul Avrupa yakasındaki en büyük sanayi bölgesi. Hadımköy’deki Sanayi Bölgesi, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde, o dönem şehrinde dışında olması nedeniyle kuruldu. 600’e yakın firmanın bulunduğu sanayi bölgesinde, 70 bin işçi çalışıyor. İstanbul 2016 yılında 57,4 milyar dolar ihracat ile Türkiye'nin en fazla ihracat yapan ili olurken, bu rekorda en büyük paylardan biri Hadımköy Atatürk Sanayi Bölgesi’ndeki firmalara aitti. Hadımköy’deki fabrikaların yıllık ihracat bedeli yaklaşık 3­3,5 milyar dolar civarında. Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 3’ünü yapan firmalar, şimdi ise AKP’li Arnavutköy Belediyesi’nin yaptığı uygulama ile neredeyse durma noktasına geldi.

FİRMALARIN ARSASINA NASIL EL KOYULUYOR

AKP’li Arnavutköy Belediyesi'nin, 3194 Sayılı İmar Kanunu’nun 18’inci maddesindeki "düzenleme ortaklık payı" adı altında, Hadımköy Atatürk Sanayi Bölgesi’ndeki firmaların arsalarının yüzde 40’ına el koyduğu iddia ediliyor. Konuyla ilgili Hadımköy’deki firmalar, Arnavutköy Belediyesi'ne karşı yasal yollara başvurdu. Belediye hakkında dava açan firmaların avukatları, firmaların daha önce satın aldıkları arsalarda yol ve diğer başka kesintilerin yıllar önce yapıldığını, şimdi Belediye tarafından yapılan uygulamanın ise hukuki olmadığını savunuyor. Belediyenin daha önce üç kez benzer girişimde bulunduğu söyleyen avukatlar, belediyenin kararının üç kez yargı tarafından iptal edilmesine rağmen, dördüncü kez de denendiğini bildiriyor.

O FİRMA YETKİLİSİ ODATV’YE KONUŞTU

Hadımköy’deki firmaların yaşadığı bu durumu, telefonla ulaştığımız, 1970 yılında kurulan, 1992 yılından bu yana Hadımköy’de bulunan Billur Cam firmasının sahiplerinden Ahmet Özcan’a sorduk. Billur Cam Endüstrisi, 1995 yılından bu yana, yurtdışı pazarlarda BCE GLASS markasını ile ürünlerinin yüzde 60'ını başta Avrupa ülkeleri olmak üzere yurtdışına ihraç ediyor. Yat, gemi, otomotiv, havacılık, mimari ve zırhlı araçlar için üretim yapan firma, TAI'nin üretimi olan ANKA IHA'sında şu anda özel bir cam ürünü test etmekte.

Turgut Özal döneminde burası sanayi bölgesi olduğu zaman arsalarını alarak bu bölgeye fabrikalarını yaptığını söyleyen Ahmet Özcan, o dönem İstanbul’un merkezinde sanayicilerin bu bölgeye taşındığını söyledi. Arnavutköy Belediyesi’nin gelirinin büyük bölümünün bu bölgedeki sanayiciler olduğunu ifade eden Ahmet Özcan yaşadıkları mağduriyeti şöyle anlattı:

“Normalde devlet fabrika arsasında kamulaştırma yapabiliyor. Niçin yapabiliyor? İlk fabrika kurulurken, burada yol planlaması yapılmış. Normal, önünüzden yol geçecek. Belediye diyor ki; ‘Şu kadar arazini alıyorum yol geçecek’, biz de veriyoruz. O dönem herkesten alınmış.

Şu an ki uygulama da sadece bize değil buradaki her sanayiciye yapılıyor şu anda… 4-5 yıl önce bir uygulama başlatılıyor. Buna ‘Düzenleme Ortalık Payı’ deniliyor ve ilgili kanunun 18’inci maddesine dayanıyor. Bu teknik bir konu. Bu uygulama konut bölgelerinde yapılıyor. Diyelim ki siz bir yeri konuta açacaksınız. Burada birçok insanın tapusu var o bölgeye ait. Ne yapıyorsunuz? Hepsini topluyorsunuz, diyorsunuz ki ‘düzenliyorum ben burayı. Şurası cami, şurası yeşil alan, şurası okul, şurası konut alanı olacak’ şeklinde bir düzenleme yapıyor. Ama bunu sanayi de yapmak, oturmuş yola terkleri yapılmış, yıllardır burada çalışan fabrikalara yapmak başka bir şey.

“BU KAMULAŞTIRMA DEĞİL EL KOYMA

Belediye şunu yaptı; Bizim fabrika arsamızın yaklaşım 3’te 1’ini kesti başkalarına tapu çıkardı. Şahıslara tapu çıkardı. Bu şahıslar kimdir bilmiyoruz. Birilerine tapu çıkarıldı. Hatta bazen emlakçılar bize ulaştı. O arsaları bize geri satabilirler diye teklif getirdiler. Bu uygulamayı üç kez yaptılar. Şimdi aynı uygulamanın dördüncüsü yapılıyor. Geçen üç uygulamayı biz iptal ettirdik mahkemede. Yani ihracat yapan, yüzlerce sanayicinin olduğu bir bölgede sanayicilere ‘hadi git sen’, ya da haraç gibi fabrika arsasının 3’te birini aldım. Yani bu teknik bir konu değil. O zaman ‘herhalde bunlar FETÖ’cü. Ortalığı karıştırmak için yapıyorsun’ dersin. ‘Ülkeyi yağmalamak için yapıyorsun’ dersin.

Bu kamulaştırma değil el koyma. Bize arsamız için bir bedel ödenmedi. Yani devlet bedelini ödeyip kendine almıyor. Devlet düzenleme yapıyor, senin arsanı alıyor, 3’e bölüyor, bir parçasını benim arsa içinden veriyor gibi bir durum…

“BAZI SANAYİCİLERİN ARSALARINA DA DEVLET DEMİR YOLLARI, DEVLET LİMAN İŞLETMELERİ GİBİ KURUMLARI ORTAK EDİLİYOR”

Bu ortak bir sorun. Yüzde 40’a kadar alma hakkı var. Bir fabrikadan yüzde 35 almış olsun, bütün plan iptal oluyor. Onun için herkesten yüzde 40’a kadar tamamlaması gerekiyor. Burada çok büyük sanayiler artık bitmiş durumdalar ve işi bırakma noktasındalar.

Yani sanayicilerin arsasına el koyuyorlar. Bazı sanayicilerin arsalarına da Devlet Demir Yolları, Devlet Liman İşletmeleri gibi kurumlar ortak ediliyor. Düşünün, kredi almış bankadan arsasını, fabrikasını teminat göstermiş. Kredi bağlamış o arsaya. Mevcut olan borcun teminatı bir anda yıkılıyor. Bankanın senden o parayı hemen isteme hakkı var. Korkunç bir durum."

BU İŞİN ARKASINDA KANAL İSTANBUL PROJESİ VAR

Kanal İstanbul Projesi’nin adı ilk kez 2011 yılında konuşulmaya başlandı. Sonrasında “Çılgın Proje” denilerek tanıtılan projenin güzergahı da belirmeye başladı. Kanal İstanbul Projesi’nin güzergahının belirmesiyle birlikte, Hadımköy’deki sanayicilerin arsalarına yönelik uygulamanın başlaması da dikkat çekiyor. Hadımköy’deki sanayiciler bu sorunu 2014-2015 yılından bu yana yaşıyor. Bu durumda akıllara, “AKP’li Arnavutköy Belediyesi, Hadımköy’deki sanayicileri Kanal İstanbul Projesi nedeniyle bölgeden çıkarmak mı istiyor?” sorusunu getirdi. Çünkü Hadımköy’deki sanayi bölgesi Kanal İstanbul Projesi’ne çok yakın ve bu bölgedeki arsalar proje ile birlikte kat be kat değer kazandı.

AKP’li Arnavutköy Belediyesi’nin dayandığı 3194 Sayılı İmar Kanunu’nun 18’inci maddesi ise şöyle:

Türkiye'nin ekonomisine darbe gibi uygulama - Resim : 1
Türkiye'nin ekonomisine darbe gibi uygulama - Resim : 2
Türkiye'nin ekonomisine darbe gibi uygulama - Resim : 3

Fethi Yılmaz

Odatv.com

arnavutköy belediyesi fethi yılmaz arsa el koyma billur cam arşiv