Türkiye'nin ekmeğine yağ süren iki gelişme

Başından beri belirttiğim gibi bana göre Gezi Parkı Direnişi ile Suriye’deki iç-savaş arasında bağlantı var. Arap Baharı/Türkiye Baharı türü bir...

Başından beri belirttiğim gibi bana göre Gezi Parkı Direnişi ile Suriye’deki iç-savaş arasında

bağlantı var. Arap Baharı/Türkiye Baharı türü bir benzerlikten bahsetmiyorum. Türkiye’nin Suriye politikası ile Türkiye’deki direniş arasındaki dolaylı ilişkiden bahsediyorum. Türkiye’deki direniş kendine özgü bir direniş ama bence Batı basınında ve özellikle ABD’de direnişin bu kadar köpürtülmesi ile Türkiye’nin Batı’ya rağmen sürdürdüğü “Suriye politikası” arasında bağ var.

Arada bağlantı var ama biz nerede ise Suriye’yi unuttuk. Son 20 gündür Suriye’yi konuşmuyoruz. Gazetelerde bir ara Reyhanlı’daki katliamın liderinin yakalandığına dair bir haber çıktı. Kişinin Esad’ın adamı olduğu iddia edildi. Ancak haber sabun köpüğü gibi hemen söndü. Suriye ile son 20 gündür pek ilgilenmiyoruz.

Görüşlerine büyük kıymet verdiğim Utku Çakırözer ABD’nin Suriye politikalarında Türkiye tezlerine uygun bazı düzenlemeler olacağına dair haberlerin çıkmasının ardından Cuma ve Cumartesi geceleri Başbakan’ın Gezi Temsilcileri ile görüşmesine dikkat çekti (Cumhuriyet-17.06.2013). Çakırözer arada bir bağlantı olabileceğini söylüyor. Belki de ABD’nin “bak ben senin dediklerine geliyorum, sen de dünya kamuoyunu rahatlat”, (mealen) demiş olabileceğini ima ediyor.

Nedir ABD’nin Suriye’de Türkiye’nin işine gelen politika değişiklikleri? ABD:

1)Esad’ın kimyasal silah kullandığını tespit ettiğini açıkladı.

2)Suriye’nin hava sahasının uçuşa kapatılmasına sıcak baktığını ima etti.

Gerçekten bu iki gelişme Türkiye’nin ekmeğine yağ sürer.

Ancak…

Bu gelişmelere bir taviz olarak RTE Gezi temsilcilerini kabul etmiş olabilir ama ertesinde Gezi Parkı’nı boşaltmak amacı ile aktivistlere yapılan olağanüstü saldırılar, AKP’nin hem Ankara, hem İstanbul mitinginde RTE’nin yaptığı hiddet ve şiddet dolu konuşmalar en azından “taviz”in kısa ömürlü olduğunu gösteriyor.

Ben Suriye’ye ABD veya AB kaynaklı bir saldırı/yaptırım olacağını düşünemiyorum.

Libya’dan çok farklı olarak Batı Suriye’ye hiçbir zaman doğrudan müdahale etmeyecektir.

Neden? İşin içinde Rusya var! İşin içinde 3. Dünya savaşına kadar gidebilecek bir restleşme var.

Suriye Rusya’nın nefes borusu!

Tarihi olarak Rusya “nefes alabilmek” için sürekli Akdeniz’e çıkmaya çalışmıştır. Rusya’nın Akdeniz’e çıkabileceği, dolayısı ile dünyaya açılabileceği tek kapı Boğazlardır. Boğazların sahibi de ABD’nin müttefiki Türkiye’dir. Ayrıca Türkiye güçlü bir ülkedir.

Bir dünya devi olarak denizde kendisini Karadeniz’e sıkışmış hisseden Rusya Akdeniz’de sadece bir adet askeri üsse sahiptir.

Bu üs de Suriye’nin Lazkiye’den sonra 2. büyük liman şehri olan Tartus’dur. Tartus’ta Rusya’nın savaş gemileri demirler, bakım görür, arada bir tatbikat yapar.

Rusya’nın Suriye’de resmi olarak 100.000 adet vatandaşı vardır. Bunlar çeşitli kritik görevleri ifa ederler.

Bunun içindir ki ABD bile Suriye’de Rusya’yı tatmin etmeyen hiçbir çözümün “çözüm” olamayacağını bilmektedir.

Mayıs’ta ABD’ye yaptığı “tenzil-i rütbe gezisi”nde ısrarla ve hatta hiddetle RTE’ye bu “gerçek” anlatılmıştır. O günden beri RTE Suriye konusunda sus-pustur.

Bu minval çerçevesinde Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, Ortadoğu ve Suriye konularının ele alınacağı görüşmelerde bulunmak üzere dün Rusya’ya gitti!

Rusya’da neler konuşulduğunu bugün-yarın Batı basınında okuruz!

Zaten bugün İrlanda’da başlayacak ve iki gün sürecek İngiltere Başbakanı David Cameron’un ev sahipliği yapacağı “G-8 2013 Zirvesi” ABD Başkanı Barack Obama, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yanı sıra Fransa, Almanya, İtalya, Japonya ve Kanada’nın liderlerini bir araya getiriyor.

Büyükler” ne konuşacaklarsa orada konuşacak ve kararlarını RTE’ye tebliğ edecekler!

Peki, neden ABD birdenbire Suriye’nin kimyasal silah kullandığı, gerekirse Suriye’nin hava sahasının uçuşa kapatılmasına sıcak bakacağı bilgisini dünyaya servis etti.

Zirvede Rusya karşısında “benim de elimde kartlar var” diyebilmek için!

Suriye’de ABD’nin elindeki en büyük silah direnişçiler! ABD onlara silah ve levazımat vererek direnişçilerin moralini yüksek tutmak istiyor. Bir yandan Türkiye’nin El-Kaide/El Nusra Cephesi gibi ABD karşıtı terörist örgütlere arka çıkmasından rahatsız oluyor, bir yandan da direnişçileri elindeki en büyük koz olarak görüyor!

Rusya’nın şiddetle ret ettiği “Esad kimyasal silah kullanıyor” iddiası veya “gerekirse hava sahasını kaparız” tehditleri Zirve öncesi Suriye’deki Esad karşıtı direnişçileri yanında ve moralli tutabilmek için ABD’nin etrafa yaydığı dedikodulardır!

RTE’nin bu günlerde Esad’ı falan düşünecek hali yok. O kendi derdinde!

Cüneyt Ülsever (Yurt)

Odatv.com

Türkiye esad arşiv