TÜRK GERİCİLİĞİNİN ŞANLI TARİHİ: SiVAS MADIMAK

Sivas Katliamı'nda yakılıp, ağır yanıklarla acılar içinde 7 gün daha yaşamayı başaran büyük şair Metin Altıok'un kızı Zeynep Altıok'un yazısında...

Sivas Katliamı'nda yakılıp, ağır yanıklarla acılar içinde 7 gün daha yaşamayı başaran büyük şair Metin Altıok'un kızı Zeynep Altıok'un yazısında belirttiği gibi; insan kılığında binlerce zavallı güruhun "Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak!", "Ya Allah Bismillah! Allahü Ekber!" çığlıklanmalarıyla 35 insanı cayır cayır yakmalarını 8 saat boyunca elleri kolları bağlı seyretti Türkiye'yi yönetenler.

Şimdi ise bir kaç yüz insanın bu katliamı anmasını yasaklamaktan söz ediyorlar: Aman provakasyon olurmuş!

*

Bizim yakıcılarımız pek alıngandırlar!

Sivas Valisi Ali Kolat, Sivas katliamının yıldönümünde düzenlenecek anma etkinliğine izin vermeyeceğini çünkü "provakasyon" olabileceğini söyledi!

Öyle ki, bir bildiriden "provakasyon" oluyorlar ve dinlerini kurtarmak için insanları binalara kapatıp yakmaya, balta ve nacaklarla hamile kadınların karınlarını deşmeye ya da kendi arkadaşlarını domuz bağıyla işkenceyle öldürmeye, sonra yatak odasına gömüp betonlamaya ve üzerinde afiyetle uyumaya başlayabiliyorlar!

Böyle bir olayı yaşamış ilin valisi o sabah giyinip kuşanıp elinde karanfillerle anmaya katılması gerekirken şu işe bakın.

AKP'li Kültür Bakanı'nın Madımak Oteli'nin müze olmasını engellemesi ve buranın bir bölümünü "Özel İdare Bilim ve Kültür Merkezi" yapması ise tam da AKP tipi demokratlıktır!

Hele maktüllerin arasına katillerin isim plaketlerini sıkıştırıvermesi tam bir komedi. 

*

20 yüzyılın Türkiyesinde 8 saat boyunca gözü dönmüş dinci bir güruh 35 insanı diri diri yaktı!

İlmek ilmek örülmüş Türk gericiliğinin tarihi eylemlerinden bir dönüm noktasıydı 1993 Sıvas Madımak Katliamı.

Türkiye yalnızca 9 yıllık AKP iktidarıyla dönüştürülmüyor. On yıllardır bu mücadeleyi sürdürüyorlar. Sivas gibi Alevilerin, yani "demokrat" insanların yaşadığı bir merkezi bu katliamla darmaduman etti ve gericiliğin kalesi haline getiridi.

Katillerin avukatlarından bazılarının, herkesin yakından tanıdığı Şevket Kazan ve AKP kurucularından -ve her daim bakan- Hayati Yazıcı'nın olması tesadüf olabilir mi?

Türk gericiliği, Türk devrimiyle kaybettiği mevzileri ele geçirmek için, ilerleyişini engellediğine/engelleyeceğine inandığı insanları bazen tek tek öldürerek, bazen toplu katliamlarla yakarak, yıkarak katlederek uzun ve kanlı bir yoldan geldi. Sivas Katliamı bunun için yapıldı; Prof. Bahriye Üçok, Turan Dursun, Prof. Muammer Aksoy bu ilerleyiş için katledildiler.

Bugünün sağcı iktidar(lar)ı, Hizbullah'tan ANAP ve Adalet Partisi tabanına kadar Türk sağının büyük koalisyonunun binbir çeşit mücadelesinin toplamı bir sürecin sonuç ürünüdür. (Örneğin AP Eğitim Bakanı Ali Naili Erdem'i anımsayın!)

Otaçağdan çıkıp gelmiş zihniyetin on yıllardır süren her türlü yeraltı ve yerüstü faaliyetinin, çağımızda gericiliği besleyen en büyük güç olan emperyalistlerle koalisyonundan ortaya çık(arıl)mış korkunç bir güçle karşı karşıyayız.

İslamcılık -islam değil- akla hayale gelmeyecek politik manevraları benimsemiş iki yüzlü davranışların, maddi çıkarın, kendisi gibi düşünmeyeni kesen, kendi faşizmine ise en küçük direniş karşısında mazlum rolüne soyunan halk düşmanı bir ideolojidir.

İşte iki katili hemencecik mazlum ilan ettiler!

*

Ankara 1 No'lu DGM'nin "Sivas Katliamı" ile ilgili gerekçeli kararı şöyledir: "Kutsal kitaplarda bile, değil bir insanı, bir karıncayı yakarak öldürmek en büyük günah sayılmıştır. 35 kişi yanarak ölürken sanıkların vicdanlarında en ufak bir acıma hissi uyanmamıştır.' İçlerindeki bu kin, nefret, Cumhuriyete, Atatürk'e, onun devrimlerinedir. Türkiye'nin aydınlık yüzlü insanları, Sivas Katliamını hiçbir zaman unutmamalı, unutturmamalıdır."

DGM bile, bugün Madımak Oteli'ni gülünç şekillere sokan AKP'nin Kültür Bakanından daha demokratmış!

Ahmet Yıldız
Odatv.com

madımak katliamı sivas arşiv