Paris paraya doyamadı

Elif Aktuğ yazdı...

Aslında bu konuda yazacak en son kişi ben olabilirim ama öyle cazip öyle derin öyle anlamsız ki, okudukça içinde kayboluyorum.

NFT'nin bir sanat dalı ya da sanatın bir biçimi olmasını evet anlamsız buluyor(d)um, geri kafalıyım kabul. Bugün gelinen noktada, bal gibi de sanat işte; gelişmeleri izledikçe, haberleri okudukça, heykellere bakıp "bu da sanat mı" diyen gerici abiler gibi oldum, ya da soyut sanatla ilk kez karşılaşan teyzeler gibiyim, "Çocuğum ne şimdi bu, karman çorman bir şeyler çizmişsin, yapsana bir sürahiyle yanında üzüm salkımı"...

BİZZAT SANATIN GÖBEĞİNDEYDİM

Zamanında (2017) İstanbul'da Cihargir imparatorluğunda sanat galerisi açıp sergiler yapmış biriyim, yanlış anlaşılmasın. Memlekette sanata verilen değeri bizzat gördüm, elimdeki şahane Komet'leri, Ergin İnan'ları, Devrim Erbil'leri, Balaban'ları satarken, nasıl pazarlıkların döndüğüne şahit oldum. Ressam tanıdım bu arada, tüccar tanıdım simsar tanıdım aracı tanıdım, koleksiyoner adı altında elindekine konmak (çökmek desem daha doğru, konjonktüre de uygun olur) isteyen düzenbaz tanıdım; galericilerin ve aslında hepsinin dümenlerini gözlerim fal taşı gibi açılarak izledim; sanat ve yalan kavramların nasıl iç içe olduğunu deneyimledim. Sonuçta sanattan değil ama sanatın içindeki herkesten soğuyarak vazgeçtim resimden heykelden, dedim "Bana ne, sanat sanat içindir zaten"... Sayıları bir elin parmaklarını geçmeyen ressamların, gerçekten de dünya çapında yetenekli ve yaratıcı olanların nasıl çabaladıklarını ve önlerinin asla açılamayacağı bir güzel anladım ve kapattım galerimi...

ANLAMAK İSTİYORUM, CİDDEN

Bugün NFT var. Bizim simsarlar dümenbazlar ne yapacak acaba, işe ne aşamada dahil olup, üçe aldığını on üçe kime kakal.. ay pardon, satacak...

Galericilik yapmanın kabzımallıktan bir farkı olmadığını öğrenmem oldukça pahalıya patladı ama olsun insan dediğin, nasıl derler hımmm deneyimleye deneyimleye diyelim...

NFT'ye sıcağım artık. Yakınım...

Hem NFT'ye karşı durmak, kavramaya çalışmak da ne? Adamlar günde 4 milyon dolar kazanmaktan bahsediyor. Belki de işin sanat kısmı değil de milyon dolar kısmı almıştır aklımı başımdan. Mümkün...

The Guardian'da okuduğum makalede, geçinmek için, günü kurtarmak için borç harç didinen bir sanatçının eserlerinin milyon dolarlara, hem de saniyeler içinde satıldığını okudum. NFT'lere en çok para ödeyenlerden biri de kült ikon Paris Hilton'muş, iyi mi?

Paris paraya doyamadı - Resim : 1
- Craig Robinson illustrasyonu, Getty Images, The Guardian

Satın aldığı eserleri sergilediği bir dijital ekran kurmuş evine, döne döne gösteriyormuş Pariscik, takdir ettim.

Makalenin yazarı Paris Hilton ile Miami'de düzenlenen bir Bitcoin konferansının ardından konuşmuş, müşterilerin VİP bilete 25 bin dolar ödediği bir davetten bahsediyorum.

Paris paraya doyamadı - Resim : 2
Paris Hilton'un NFT'si

PARIS PARAYA DOYAMADI, ANLADIĞIM BU

Paris'in Beverly Hills'teki malikanesinde sanatçı Blake Kathryn ile birlikte oluşturdukları NFT gösteren ekranlardaki eserlerden biri, iyonik bir sütunun üstüneki çivava görüntüsü, ölen köpeğinin anısına yaptırmış eseri. Kendisini bulutların üstünde bir Barbie olarak gösteren Iconic Crypto Queen adını verdiği NFT'yi geçtiğimiz Nisan'da 1 milyon doların üstünde bir rakam satmış. (Burada kafam allak bullak oluyor işte, hem satmış eseri hem de sergileyebiliyor, eh ben de ekran görüntüsü alıp telefonumda taşıyabilirim; ne oldu peki, satın alanın avantajı ne? Tablo değil heykel değil, görüntü görüntü! Paris ara beni anlat bacım, yoruldum senin paranı, sanatını, köpeciğini falan konuşmaktan)

Paris paraya doyamadı - Resim : 3
* Iconic Crypto

Okudukça sinirlendiğim, yazdıkça daha da sinirlendiğim bir konunun içindeyim ama yılmadım henüz, devam ediyorum... 2016'dan beri kripto para işindeymiş para kazanmalara doyamayan Parisimiz, 150'den fazla NFT satmış bu arada.

Neyse ki benim gibi düşünenler de var. Sanat eleştirmeni Waldemar Januszczak ve sanatçı David Hockney de şöyle düşünüyor: NFT pazarı, yarattıkalrı sanat olarak değerlendiremeyecek, çevreye zarar veren, ahlaki açıdan iflas etmiş, para avcılarının yuvasıdır...

Non fungible token, NFT, bir çok insan tıpkı benim gibi anlamaya çalışıyor, hem kavramı hem de NFT'nin anlamını. Non fungible/değiştirilemez ne demek, değişebilir ne demek, nereden alınır nereden satılır, kim uydurdu bütün bunları, insanlar neden inandı ve ne ara bu denli yüksek meblağda konuşulan paralara gelindi?

GAZINIZ VARSA KAYDEDİN, LAZIM OLABİLİR, ALICI HAZIR!

Kripto para ödenerek alınan ve satılan herhangi bir dijital dosyanın eklendiği, jpeg görüntüsü, bir video bir şarkı da olabilir; işte bunların eklendiği bir sahiplik sertifikası, böyle açıklayabiliyoruz NFT'yi.

Temmuz 2021'in ilk yarısında NFT satışlarından 2 milyar dolardan fazla gelir elde edilmiş. Şaka gibi görünse de, koskoca Christie's ve Sothebys de işin içine girdi, düşünsenize en eski sanat galerileri bunlar, dünyanın en önemli eserlerinin sergilendiği satıldığı yerler. Karşı koyamadılar teknolojiye ve kendi müzayedelerinde NFT'lere ev sahipliği yapmaya başladılar.

Makalede okuduğum tuhaflıklar aktarmaya devam ediyorum. Mart'ta Beeple olarak tanınan sanatçı Mike Winklemann'ın, önceki sanat eserlerinin bir kolajı New York Christie's'de 69,3 milyon dolara satılmış.

Paris paraya doyamadı - Resim : 4
* Beeples Everyday

Bir zamanların top modeli Kate Moss, kendi gif'ini 17 bin dolara satmış, twitter CEO'su Jack Dorsey ilk tweet'indeki resmi 2.9 milyon dolara satmış. Ay bayılmayın daha da acayibini yazıyorum: Brooklyn'li bir film yönetmeni, bir takım sesleri kaydettiği ses dosyasını 85 dolara satmış. Eh ucuz 85 dolar, demeyin. Ses dosyasındaki ses, gaz çıkarırken kaydettiği seslermiş. Ama adam satmış işte, alan olmuş!

Trevor Jones, İngiliz; bugün en başarılı NFT'ci olarak kabul ediliyor. "Beş yıl önce borç alıp geçinmeye çalışırken, bugün milyonlar kazanıyorum "diyen biri var demiştim ya, hah işte bu! Bitcoin Angel adlı eseri 3 milyona satılmış, ama şunu söylemem lazım, gerçekten de güzel, kriptom olsa acımam...

Paris paraya doyamadı - Resim : 5
* Bıtcoin Angel

Nihayetinde geldiğim nokta şu, birileri çok akıllı, birileri çok yetenekli ve birileri nereye harcayacağını şaşırmış derecede paralı, aşşşırı zengin!

Para harcamanın ve kazanmanın en alaycı yoluyla mı tanıştık sizce, yoksa gerçekten kalıcı ve hayati bir kültürle karşılaştık da haberimiz yok?

Bana sorarsanız birileri bizimle dalga geçiyor, al işte içimdeki teyze yeniden canlandı...

Elif Aktuğ

Odatv.com

paris