Özgen Acar yanılıyor

"En iyisi, belki belleğe güvenmemek ve bir dönüp bakmak ya da yakındaki bir dostla paslaşmak, yazıyı acele yazmamak… Bu vesileyle üstada her zaman yararlandığım nice yazı yılları diliyorum..."

Özgen Acar üstadın bugün Cumhuriyet’teki köşesinde yer alan “Atatürk’e Nobel Adaylığı” başlıklı oldukça da yararlandığım yazısında bir paragrafta üç çarpıcı sıkıntı var. Bilgi kirliliği oluşmaması ve yayılmaması adına düzeltme yapma gereği hissettim. Üstatları düzeltmek iyi bir duygu değil ama buna mecburum.

Söz konusu paragraf şöyle:

“Atatürk, görüşmeyi mükemmel biçimde Yunanca yapmıştı… Bugün Türkiye’de, pek çok kişi, Atatürk’ün Yunanca konuştuğunu bilmez… Selanik doğumlu Atatürk, ilk tahsillerini Yunanistan’da yaptıktan 18 yıl sonra Türkiye’ye gelmişti…”

ÜÇ MADDEDE İTİRAZ

Bir: Atatürk, Venizelos ile görüşmeyi Yunanca yapmış olamaz, çünkü bu diplomatik teamüllere aykırı. Mutlaka tercüman vardır arada. Olsa olsa iki taraf da birbirine kendi dillerinde belki asıl resmi görüşme öncesi ve sonrası küçük cümleler kurmuşlardır.

İki: Atatürk’ün mükemmel olmasa da belli bir ölçüde Yunanca bildiği sicillerinde yazmaktadır. Bunu meraklısı ve ilgilisi bilir. Örneğin, Atatürk, Bulgarca da bilir belli ölçüde.

Üç: Atatürk’ün ilk tahsillerini Yunanistan’da yapmadı! Selanik, o sırada bir Osmanlı ve Türk şehriydi. Haliyle bir Osmanlı şehri olan Selanik’ten yine bir Osmanlı şehri olan İstanbul’a gelmişti.

En iyisi, belki belleğe güvenmemek ve bir dönüp bakmak ya da yakındaki bir dostla paslaşmak, yazıyı acele yazmamak… Bu vesileyle üstada her zaman yararlandığım nice yazı yılları diliyorum.

M. Ayhan Kara

Odatv.com

yunanca Yunanistan Atatürk Özgen Acar