Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek

Elçin Demiröz yazdı...

94. Akademi ödüllerinin sahiplerini bulacağı Oscar töreninin gerçekleşmesine saatler kaldı. Amerika saatiyle 27 Mart Pazar günü 20:00’de başlayacak tören, Türkiye’de 28 Mart Pazartesi sabahının ilk saatlerinde TRT 2’den canlı olarak izlenebilecek.

Son yıllarda iyice kan kaybeden Oscar töreninin, bu sene kendini yeniden yaratmak gibi bir niyeti var. Bunun birincil nedeni ana akım sinema endüstrisinin artık gücünü iyice yitirmesi ve Akademi’nin de bunu kabul etmesi olarak gösteriliyor. Görünen o ki erkek ve beyaz egemen kadrolarla stüdyolardan çıkan ve büyük gişe hasılatı yapan filmler artık yerini başka bir anlayışa bırakmak zorunda. Şu an devran, film yaratıcılarının kalpten inandığı, daha düşük bütçeli işlere doğru dönüyor. Bunu da dijital platformların daha zahmetsiz yayılma gücü destekliyor. Haliyle de stüdyo filmleri daha önce benzeri görülmemiş şekilde daralırken, artık her tip ve giderek profesyonelleşen izleyici için farklı arayışlara cevap veren akıllı yapımlar dikkat çekiyor.

KENDİNİ YENİLİYOR

Bu sebeple Akademi de, sadece başını sallayan bir otorite olma tavrını bir kenara koydu ve sanatsal hırsı olan yeni filmlere yeşil ışık yakarak önde gelen film eleştirmenlerinin seçimlerini önceliğine aldı. Hatta almakla da kalmayıp bu topluluklar tarafından seçilen bazı filmleri (Drive My Car, Licorice Pizza) bu sene aday gösterdi. Dune, West Side Story, King Richard ve Belfast gibi adaylar da dönüşen sinema izleyicisini yeniden salonlara çağırırken Oscar’ın seçkisinde önemli bir görev üstlendi.

2014’ten bu yana giderek, 2021’den itibaren ise keskin şekilde izleyici kaybeden Oscar töreni sessiz kalamadığı bu değişimi kendini de yenileyerek karşılıyor. Öncelikle Oscar töreni 2002 yılından bu yana ilk kez evine yani Hollywood & Highland Center'daki Dolby Tiyatrosu’na dönüyor. Aralarında kurgu, prodüksiyon, ses, müzik, saç, makyaj ve kısa film dalında belgesel - animasyondan oluşan 8 kategorinin açıklanması canlı yayından çıkarılarak ödül töreninden bir saat önceye alınıyor ve izleyicinin ilgisini sonuna dek sağlayabilmek için törenin 3 saat içinde bitirilmesi planlanıyor. 3 yıldır sunucusu olmayan törenin bu seneki listesi oldukça zengin. Bill Murray, Lady Gaga, Kevin Costner, Samuel L. Jackson, Zoë Kravitz, Anthony Hopkins, Lily James, Mila Kunis, John Leguizamo, Simu Liu, Rami Malek, Lupita Nyong'o ve Rosie Perez gibi isimlerin sunuculuk yapması bekleniyor. Ayrıca bir diğer önemli değişiklik de izleyicinin oylarını dikkate alacak olan “fan-favorite film” kategorisinin katılmış olması. İzleyiciler 2021'in en sevdikleri filmi için #OscarsFanFavorite hashtag'iyle Twitter’da veya aynı ismi taşıyan web sitesinde oy kullanacaklar. Kazanan film tören sırasında canlı olarak açıklanacak.

TAHMİNLER

Oscar’ı bir yarış olarak düşündüğümüzde kesin olan tek şey, hiçbir şeyin kesin olmaması diyoruz ve tüm ayrıntıları göz önüne olarak bu yılın Oscar tahminlerini sunuyoruz.

Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek - Resim : 1

Bu kategorideki en parlak aday, harika bir film olmasa bile toksik hiper erkeklik, kadın düşmanlığı, homofobinin çok boyutlu zulmüyle yüzleşmesi ve Western mitolojisini eleştirmesi bakımından 12 dalda aday gösterilen ve birçok yarışmadan ödülle dönen The Power of the Dog gözüküyor. Yayımlandığı platform Netflix’in de Roma, Mank ve Irish Man’den sonra bu yapımla Oscar’a en çok yaklaştığı örnek olduğu söylenebilir. Ancak son günlerde bir başka aday CODA (Child of Deaf Adults) rüzgarları esmeye başladı. Geçtiğimiz günlerde Yapımcılar Birliği’nden En İyi Film ödülünü kazanan ve işitme engelli bir aileyi merkezine alarak işaret dili pratiğini duygusal bir evrende sunmayı başaran CODA aynı Parazit gibi bir sürpriz yapabilir görünüyor. Özellikle günümüz izleyicisini zayıflayan aile örgüsü üzerinden yakalayan yapım aslen bir Oscar filmi olmasa da, iyi işlenmiş, klasik sinema geleneğine uyan ama gerçeklik dozunu koruyan Amerikan filmlerinin pamuk şeker tadında bir örneği sayılabilir.

Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek - Resim : 2

Bu kategorideki en güçlü aday The Power of the Dog’un yönetmeni Jane Campion olarak gözüküyor. Campion 1994 yılında The Piano filmiyle yine bu dalda aday gösterilmiş ama ödülü Schindler’ın Listesi’nin yönetmeni Steven Spielberg’e kaptırmıştı. İlginçtir ki Spielberg bu sene, yine aynı kategoride West Side Story’nin yönetmeni olarak yarışıyor ama bu sefer rövanşı Campion’un alması daha muhtemel gözüküyor. Bu arada Campion bu dalda iki kez aday gösterilen ilk kadın yönetmen ünvanını taşıyor ve ödülü alması durumunda geçtiğimiz sene ödül alan Nomadland’in yönetmeni Chloé Zhao’dan sonra Oscar ödülü kazanan 2. kadın yönetmen olacak.

NADİREN GENÇ ERKEKLERE GİDİYOR

Bu arada ilginç bir not: Mart ayında açıklanan Critics’ Choice Awards (Eleştirmenlerin Seçimi) töreninde En İyi Yönetmen seçilen Campion, King Richards’ın yapımcıları olan tenis oyuncusu Williams kardeşlere atıfta bulunduğu konuşmasında çok eleştirilmişti. “Harikasınız. Ancak benim yapmam gerektiği gibi erkeklere karşı oynamıyorsunuz” söylemiyle aynı filmin de başlıklarından biri olduğu şekilde cinsiyetçilikle eleştirilen Campion daha sonra özür dilemişti ve ondan taraf esen rüzgarlar bu gafla birlikte biraz dönmüş, Coda’nın daha çok konuşulmasına olanak vermişti. Öte yandan “En İyi Film” dalında bir diğer güçlü rakip Coda’nın yönetmeni Sien Heder’in ise bu kategoride yarışmıyor olması da oldukça ilginç. Zira evren Campioun’un seçilmesi için yeterli dizaynı tamamlamış gözüküyor.

Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek - Resim : 3
Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek - Resim : 4
* Coda

En iyi erkek oyuncu Oscar'ı nadiren genç erkeklere gidiyor. King Richard rolünde Williams kardeşlerin babasını canlandıran Will Smith bu ödüle en yakın isim olarak gösteriliyor. “Ali” ve “Mutluluğun Peşinde” ile diğer iki adaylığı 30'larında bir süper starken gelen Smith şimdi 53 yaşında. Aradan geçen 20 yıl kendini kanıtlaması için epey fırsatı oldu ve artık Oscar için doğru bir zaman. Daha da önemlisi pürüzlü kenarlarını göstermesine izin veren bir baba rolünde film yıldızı performansı sunuyor. Kısaca Smith de aynı Campion gibi En İyi Erkek Oyuncu potansiyelini adaylığı açıklandığından beri koruyor.

Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek - Resim : 5
Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek - Resim : 6
* Will Smith

Bu yılın en muğlak kategorilerinden biri bu. Öncelikle “En İyi Kadın Oyuncu” adaylarının hiçbiri “En İyi Film” kategorisindeki adaylardan gelmiyor. Bu da aslında bize alanın ne kadar geniş olduğunu gösteriyor. Nadiren senkronize olan bu iki kategorinin son örneği 16 yıl aradan sonra geçtiğimiz sene, Frances McDormand’ın Nomadland’de aldığı ödüldü. Yeniden bu yıla dönersek, diğerlerinden küçük bir adım önde duruşuyla Chastain dikkat çekiyor. Gözden düşmüş Evangelist Tammy Faye Baker rolüyle Chastain, kısa zaman önce Screen Actors Guild ödülünü kazandı. Ancak onunla beraber Stewart ve Kidman da Akademi üyelerinin sevdiği türden biyografik performanslar sergiliyorlar. Colman ve Cruz ise Akademi’nin uluslararası demografisine büyük oranda hitap ediyor. Colman’ın tek şanssızlığı filminin 10 adaylığın 9’unu kaybetmesiyle oldu. Cruz’un da Parallel Mothers’da kendi tarihinin en güçlü performanslarından birini sergilemesi sebebiyle ödül bu iki oyuncu, Chastain veya Cruz’dan birinde kalabilir gibi gözüküyor.

İlginç notlar:

-Bu yılın adayları arasında en uzun süreye sahip olan film 179 dakikayla Drive My Car. Oscar tarihinde ise en uzun film, 1968 yılında En İyi Yabancı Film ödülünü kazanan ve 414 dakika, neredeyse 7 saatlik destansı bir süreye sahip Savaş ve Barış oldu. Onu En İyi Film dalında Oscar kazanan 238 dakikalık Rüzgar Gibi Geçti izliyor.

-Belfast’taki rolüyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında aday gösterilen 87 yaşındaki Judi Dench, ödülü kazanması durumunda oyunculuk kategorisindeki en yaşlı kazanan olabilir. Kazananlar arasındaki rekor, geçtiğimiz sene The Father’daki rolüyle Dench’ten 3 yaş küçük Anthony Hopkins’te bulunuyor.

-Bu yıl aday gösterilen oyuncuların bir kısmı çiftlerden oluşuyor, yani bir aile müsabakasına dönüşebilir. “Erkek” ve “Kadın” oyuncu kategorisinde Javier Bardem ile Penélope Cruz, destekleyici kategorilerde ise Kirzten Dunst ile Jesse Plemons’u görüyoruz.

-Bu yılki ödül yarışında siyah beyaz 4 film var. Belfast, Passing, C’mon C’Mon ve The Tragedy of Macbeth. Del Toro, Nightmare Alley’in siyah beyaz versiyonunu da yayınladı ancak “En İyi Film” dalında renkli versiyonu aday gösterildi.

-Bu senenin En İyi Film dalında en güçlü iki adayı olan The Power of the Dog ve Coda Netflix ve Apple Tv +’da yayımlanıyorlar. İkisinden birinin kazanması durumunda dijital dünyanın ilk Oscar’ı olacak.

Oscar küllerinden yeniden doğmaya çalışıyor… Pamuk şeker tadında örnek - Resim : 7
* The Power of the Dog

-Bugüne kadar En İyi Film dalında aday gösterilen filmlerde en çok performans gösteren aktris Cate Blanchett oldu. Bu yıl da iki farklı filmde Don’t Look Up ve Nightmare Alley’de yer alıyor. Yani Blanchett’ın Oscar adaylığına en çok uğur getiren oyuncu olduğunu söyleyebiliriz.

Elçin Demiröz

Odatv.com