Moda'da neler oluyor

Moda’nın başı beladan kurtulmuyor bir türlü… Önce belediye yönetimin değişmesiyle oluşan geçici boşluktan yararlanan arsız ve türedi işletmeciler Moda Caddesi’nin ve bağlı birçok sokağın altını üstüne getirdi. Sokakta ve apartmanların önünde gece geç saatlere kadar arsızca içki ve uyuşturucu tüketilmesi Modalılar için hayatı çekilemez hale getirdi.

MODA EZİLMEMELİ, BURADAKİ YAŞAM SABOTE OLMAMALI

Beyoğlu’ndaki AKP belediyesinin masa yasağı nedeniyle Kadıköy’ün; Çarşı’nın ve Moda’nın-Bahariye’nin kültürüne yabancı piyasa işletmecilerinin buralara hızla kayması, gereksinimlere seslenen alışıldık esnaf kombinasyonunu yükselen kiralar nedeniyle kaçırdığı gibi, üç nesildir, iki nesildir ya da on yıllardır burada yaşayan Modalıları da huzursuz etti.

Modalılar tepkilerini birkaç kez kamuoyuna ve basına açıklamalarla duyurdular, imza kampanyaları açtılar; kaymakamla, emniyet müdürüyle, belediye başkanıyla görüştüler ve sıkıntılarını ortaya koydular.

SORUN ÜZERİNE SORUN, RUHSATLANDIRMA POLİTİKASI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Şu anda da Kadife Sokak sorununu çözmek ve sokakta, apartman önlerinde içki-uyuşturucu kullanımının önüne geçilmesi bir yana, Moda Caddesi ve bağlı sokaklarda yeni içki ruhsatları veriliyor. Türedi kahveler, geleneksel esnafı bitiriyor. Kasap kapanıyor, kitapçı ve sahaf kapanıyor, antikacı kapanıyor… Yerlerine ya bar ya da zamane kahvesi geliyor. Yani, hayat Modalılara darlaşırken, tamamen dışarıdan gelenlerin tüketimine dönük adı konulmamış bir yendien yapılanma gerçekleşiyor.

Bu tablo karşısında Modalılar haklı olarak Kadıköy Belediyesi’nin ruhsatlandırma politikasını gözden geçirmesini istiyor. Belediye şunu unutmamalı; Moda, bir “meskun mahal”. Burada insanlar yaşıyor. Moda, Beyoğlu gibi iş hanlarının olduğu, meskun mahalden azade bir yer değil… O zaman, haliyle Modalıların bu isyanını dikkate alarak, meskun mahal niteliğini göz ardı etmemek gerekiyor.

DOĞAL AFET TOPLANMA MERKEZİNE SABOTAJ

Bütün bu gelişmelerin ortasında Moda’ya bir “bomba” daha düştü! Bayram tatilinin bittiği gün, tatilin en ölü zamanında ve yazın tam ortasında Kadıköy Kaymakamlığı’nca Doğal Afet Toplanma Alanı ilan edilen ve mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olan, üzerinde bir cami, muhtarlık ve otopark ile halı saha bulunan alanın geri kalanına da güya otopark yapmak için kiracı tarafından dozer sokulmak istendi. Dozerin girmesine neden olan ise, 2006’dan bu yana ruhsat vermeyen Büyükşehir Belediyesi’nin nedense 22 Temmuz’da verdiği ruhsat; buna istinaden de ortaklarından birisi “Ofluyum, RTE için gerekirse ölürüm!” diyen şirkete hemen ertesi gün de Kadıköy Belediyesi’nin “zemin düzenlemesi” adı altında verdiği “izin belgesi”…

OFLUYMUŞ VE BAŞBAKAN İÇİN ÖLÜRMÜŞ!

Tabii, dozeri getiren şirket ortakları arazide sadece sabahın dokuzunda kedilerin olacağını düşünmüş olmalılar! Fakat evdeki hesapları çarşıya uymadı; apartmanlardan fırlayan Modalılar; Moda Muhtar Meclisi ve işbirliği yaptığı Moda’daki dernek mensupları, Caferağa Dayanışması mensupları derhal dozerin karşısına dikilerek püskürttüler…

Bu arazideki bostan faaliyeti hızlandırıldı, nöbet başladı, süreci durdurmaya dönük forumlar ve etkin bir imza kampanyası da…

Öğleden sonra kiracı şirket ortakları geldi alana ve muhtarlığa davet edilerek uyarıldılar ve bu alanın doğal afet toplanma merkezi olduğu, aynı zamanda Vakıflara da vakfeden tarafından bostan-gül bahçesi olarak kullanılmak üzere vakfedildiği, Vakıfların bu amaca uygun olmayan bir şekilde bu alanı kiraya veremeyeceği ModaMuhtarMeclisi ve Caferağa Dayanışması’nca deklare edildi.

MODALILAR, KADIKÖY BELEDİYESİ’NDEN FARKLI BİR DURUŞ BEKLİYOR; KADIKÖY DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMASINI İSTİYOR

Aynı gün akşamüzeri de Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Moda Muhtar Meclisi’nin davetiyle alana gelerek durumu gördü. (O anda henüz Kadıköy Belediyesi’nin izin belgesi ortada yoktu ve bu konuda başkan tarafından bir bilgi verilmedi izinleri olduğuna dair.) Başkan, Modalıların karşı çıktığı bir konuda farklı bir adım atmasının söz konusu olamayacağını belirterek bostana fidan ve sulama için tankerle su gönderilmesi konusunda talimat da verdi. Ancak, akşam ilerleyen saatlerde Kadıköy Belediyesi Fen İşleri Müdürü’nün imzasıyla verilen “izin belgesi” ortaya çıktı. Bunun üzerine aranan başkan yardımcısı, “Fen İşleri Müdürü’nün konuyu bilmeden imza atmış olabileceğini” öne sürdü.

MODA’DAKİ “PIRLANTA ARAZİ”DE SON DURUM

Bu gelişme karşısında, Modalılarca Kadıköy Belediyesi’nin bu izni geri çekmesi istendi. Mimarlar Odası’nın tepkisi, Modalıların yoğun tepkisi, basının ilgisi karşısında şimdilik bir girişimde bulunamıyor kiracı şirket… Fakat, bu yazının yazıldığı şu an itibarıyla da ne Büyükşehir ruhsatı iptal etmiş durumda ne de Kadıköy Belediyesi verdiği izin belgesini…

Moda Muhtar Meclisi-Caferağa Dayanışması-Moda’daki 9 dernek idare mahkemesinde yürütmeyi durdurma davası açmak için hazırlıklarını son aşamaya getirdi. Hem stantlarda hem de chang.org’da imza kampanyaları sürüyor. Toplanan imza sayısı beş bini bulmak üzere… Muhtarlık da Belediyelere dilekçe vermek için harekete geçti. Alanda bostan faaliyeti, çeşitli aktiviteler, imza kampanyası, akşamları ortak mutfak, film gösterimi vs. sürüyor.

Modalılar, Büyükşehirin ruhsatı, Kadıköy’ün de izni iptal ettiği yazıları da bir an önce görmek istiyor. Modalılar, Moda’da atılan önce kendilerinin dinlenilmesini de istiyor; “ben yaptım oldu” havası Moda’ya ters… Moda’da çok ciddi bir “birey” iklimi var ve akıl birikimi de var… Yanlış hesap Moda’da direkten döner, bunu herkesin iyi bilmesi gerekiyor. Özellikle kampanyası sırasında bir iş yapmadan önce ilgili muhitteki yurttaşlara gideceğini, danışacağını deklare eden Kadıköy Belediye Başkanı Nuhoğlu’nu Moda’yı fazlasıyla temsil eden Moda Muhtar Meclisi (seçilmiş temsilciler)-Moda’daki dokuz adet dernek (tamamı) ve Caferağa Dayanışması’nın oluşturduğu platformla istişare ederek adım attığında Moda-Bahariye-Tarihi Çarşı-Mühürdar civarında sıkıntısız ve verimli çalışmalara imza atacağını hatırlatmak isterim. Ki, kendisine son derece yardımcı olacak, katkıda bulunacak insan kaynağı vardır Moda’da…

Bostan’la ilgili gelişmeleri öncesi ve bugünüyle, zamana uzanacak yanlarıyla ele almayı, yetkilere yol göstermeyi, kamuoyunu aydınlatmayı sürdüreceğiz. Şimdilik bu kadar.

Muzaffer Ayhan Kara

Odatv.com