Merakla bekliyorum

Ekonomi, sosyoloji, psikoloji, tarih, teoloji, siyaset gibi insanın muhatabı olan her şey ile ilişkisini araştıran...

Ekonomi, sosyoloji, psikoloji, tarih, teoloji, siyaset gibi insanın muhatabı olan her şey ile ilişkisini araştıran sosyal bilimler, toplumsal problemlere çözüm bulma misyonuyla hareket eder…

Türkiye'de üniversiteler, siyasi düşüncenin önemli kaynaklarından oldu/oluyor. Siyasi atmosferi etkiledi/etkilemeye devam ediyor…

İkinci Dünya Savaşı bitimiyle ABD, egemenlik kurma maksadıyla başlattığı Soğuk Savaş sürecinde sosyal bilimleri kökten değiştirdi. Dünyadaki güç dengelerini yeniden düzenlerken sosyal bilimleri araç olarak kullandı. Bunun startı Amerikan MIT Üniversitesi'nde 1950-51 yıllarında verildi. Sosyal bilimcilerin bir araya geldiği toplantılarda Soğuk Savaş için strateji-taktik projeler geliştirildi. Adı uygundu; “Truva Projesi”

Öncelikle üniversitelere, araştırma merkezlerine, vakıflara ve müttefik ülkelere büyük fon desteği verildi.

Örneğin, 1968 öğrenci hareketleri sonrasında 1970 yılı başından itibaren sosyolojiye aktarılan fonlarda çok ciddi artış yaptı.

Örneğin, 1964-69 yılları arasını kapsayan tutukluların, itirafçıların, saf değiştirenlerin moral motivasyonun araştıran Amerikan RAND Corporation'un, Motivasyon ve Moral Projesi desteklediği araştırmalardan biriydi.

Hepsinin özü şuydu:

Amerikan devleti (Rockefeller, Ford Vakfı vs.) tarafından fonlanan -üniversiteler gibi- “bilgi merkezleri” aracılığıyla bilgiyi yeniden üreterek değerini ve işlevini değiştirmek. Aynı zamanda kendi açısından yararlı olmayacağına inandığı bilginin üretimini engellemek. Bilginin sonuydu bu…

Hedef, siyasi düşüncenin-fikir hareketlerinin şekillendirilmesi idi. Başardılar.

Örneğin… Türkiye'ye Amerikan hocalar, uzmanlar ve Barış Gönüllüleri geldi. Türk öğretim üyeleri ABD'ye gönderilmeye başlandı. Genç üniversitelilere ABD burs verdi.

Öğrenim müfredatları değiştirildi. Öğrenim dili İngilizce olan Amerikan modeli yeni üniversiteler kuruldu. Vs.

★★★

Sonuçta… Üniversiteler yüksek öğrenime dönüştürüldü. Ezberci cahil hocalar-öğrenciler dönemi başladı. “Özgürlük” yalanıyla aydınlanma geleneği hapsedildi. Akıl, soru, eleştirel düşünce, kovuldu sosyal bilimlerden…

Düşünce hayatında Amerikan nüfuzunun artırılmasında Soğuk Savaşçı liberaller, tüm kesimlerden daha etkili oldu. Kitle iletişim araçları, papağan gibi tekrarlayan bu tercümeci çevreye açıldı …

Evet, algı yönetiminde başarılı oldular; Amerikan yaklaşımı, sosyal bilimlerde hayli belirleyici hale geldi…

Parantez açayım: Türkiye'ye 1930'larda gelen Alman akademisyenler ile ilgili onca çalışma-kitap varken, Soğuk Savaş döneminde sosyal bilimlerin Amerikan etkisine girmesi konusunda pek akademik inceleme yapılmadı.

Bugün… Soğuk Savaşın “doğurduğu” üniversitelerin yapıları ve çalışma araştırma alanlarının/akademik disiplinlerin içeriği aynen devam etmektedir. Soğuk Savaş bitti ama akademik tahakkümü sürüyor…

Bunun bir yansıması da siyasi alana oldu. Soğuk Savaş anlayışının Türk siyasi yaşamına/politik düşünceye etkisi bugün hâlâ yoğun.

Sosyal bilimci akademisyenlerin zihinlerinde/konuşmalarında/yazılarında Amerikancı Soğuk Savaş ideolojisinin izleri hâlâ mevcut. Maalesef bu çevreler -özellikle akademiye önem veren CHP gibi- siyasi partileri çok etkiliyor…

Tartışmamız gereken asıl konulardan biri budur!

Siyasi partiler, düşünsel genlerindeki Soğuk Savaş etkilerine artık eleştirel bakmak zorundadır.

Döne döne Amerikan ekolüyle yetişmiş sosyal bilimcilere başvurmak çıkmaz yoldur. Ekonomi-politik yeni düzen inşa etmek için öncelikle bu kamburdan kurtulmak elzemdir. Anlamaya gerek yok, artık biliyoruz: Krizlerle dolu, yıkıcı, işlevsiz, yoksulluk arttırıcı bu azgın piyasa düzeninin neyini anlayacağız.

Amaç, anlamak değil Amerikancı iradenin ortadan kaldırılması olmalıdır. İşe, Soğuk Savaş aptallaştırılmasından, ABD'nin hegemonik baskısından kurtulmakla başlanmalıdır…

Amerikancı sosyal bilimlere itaatkâr kalarak kurtuluş mümkün değildir.

İlk başta CHP, kurucu değerlerini hatırlamalıdır. 3 Aralık Manifestosunu merakla bekliyorum…

Soner Yalçın
Odatv.com

Merakla bekliyorum - Resim : 1