Kaptan Beto’nun gözyaşları

Göztepe’nin kendi evindeki üç maçlık periyotta kendi kendisini nasıl ateşe attığını inanılmaz şekilde izledik. Kasımpaşa maçı zar zor berabere bitti...

Göztepe’nin kendi evindeki üç maçlık periyotta kendi kendisini nasıl ateşe attığını inanılmaz şekilde izledik. Kasımpaşa maçı zar zor berabere bitti. Daha doğrusu Beto Göztepe’yi ipten aldı son dakikalarda. Onun kopyası olan Akhisar maçında ise Beto da kurtaramadı Göztepe’yi ve 1-0’lık yenilgi geldi. Geride bıraktığımız cumartesi oynanan BB Erzurumspor maçı öncesinde ise tedirginlik, baskı ve stres yanında kadro eksikliği de vardı ve en önemlisi inanç zayıflamıştı. Gassama sakat, Titi sarı kart cezalısıydı. Yasin kasığından sakattı ve kulübeydi. Halil ve Alpaslan en çok lazım oldukları maçta kadro dışıydı! Sonuçta bu tablo skora yansıdı ve Göztepe yine evinde kaybederek adeta harakiri yaptı! Üç haftanın ikisinde çekiştiği Bursaspor yenilmiş, Göztepe de yenilmişti. 29. haftada Bursaspor iki puan bıraktı, Göztepe de nazire yaparcasına üç puan bıraktı! Bursaspor ile çekişirken kümede kalmak için Erzurumspor’u başına bela etti şimdi bir de! Akhisar evinde yenilmese ve galip gelse sonunculuğa yerleşecekti!

TALİHSİZ YASİN

BB Erzurumspor maçında adını anmaya değer üç futbolcu vardı. En başta Kaptan Beto. Sonra da Castro ve Yasin. Castro, hemen her maçtaki gibi canını dişine taktı. Yasin, ciddi bir sakatlığı olmasına ve tam iyileşmemesine karşın ikinci kırkbeş başında sahaya çıktı. Hemen de nefis bir frikik çekti; tam çataldan dönen o top ikinci yarı başında 47’de gol olsa belki herşey çok farklı gelişebilirdi. Taraftar da şahlanmıştı. Bir dakika sonra Yasin’in önüne bir top daha düştü yarım yamalak vurabildi ve yığılıp kaldı yere. Kasığındaki sakatlık nüksetti ve çok büyük üzüntüyle terketti sahayı. Formasını ters çevirerek kapattığı yüzü belki de gözyaşlarını saklamak içindi.

O GÖZYAŞLARI KARAKTERDİR

Kaptan Beto ise gözyaşlarını saklamadı, saklayamadı. Maç boyunca birkaç gollük şutu çıkaran, ikinci yarıda aynı zamanda kaleciden çok bir libero gibi oyuna katılan ve arkadaşlarını da ateşlemeye çalışan Beto son düdükle birlikte adeta yıkıldı ve gözyaşlarına boğuldu. Basın tribününden bile hüngür hüngür ağladığını gördük. Tribünler de onun gözyaşlarına “Beto” tezahüratıyla karşılık verdi uzun süre. Geçen sezondan bu yana kurtardığı penaltılarla ve karakteriyle, profeyonelliğiyle Göztepe camiasının, taraftarların gözbebeği olmuştu Beto ve döktüğü gözyaşları onun karakterini net olarak ortaya koymaya yetiyor da artıyordu. Tünele doğru yaklaşırken rakip takım teknik direktörü Hamza Hamzaoğlu da bu karakterli profesyonele sarılarak teselli etmeye çalıştı. Ve Beto, gözyaşlarıyla başı önde tünele girdi alkışlar, tezahüratlar arasında.

Kaptan Beto’nun gözyaşları - Resim : 1

TAMER HOCA’NIN İLK KEZ TELAFFUZ ETTİĞİ…

Tamer Hoca’nın yüzü bembeyazdı basın toplantısında. Göreve geldiğinde 8 haftada alınacak sonuçlarla Göztepe’nin bu periyotu lider kapatacağını vurgulamıştı fakat sonuncu kapattı! Olmadı, çok çalıştı ama gol bölgesindeki hareketler ve son vuruşta sıkıntı vardı. Artık son basın toplantısında söylemek zorunda kaldı; santrforlar yetersizdi. Kemal Özdeş’in belki de deplasmandaki 3-0’lık Ankaragücü maçına aldanıp birinci sınıf bir santrfor aldırmamasını işaret etti. Doğru, geçen başarılı sezonda Jahoviç ve Demba Ba vardı. Şimdiki üç santrforu toplasan onlardan biri etmezdi! İstatistikler herşeyi ortaya koyuyordu.

Tamer Hoca, arif olanın anlayacağı şekilde Göztepe düşse de PTT 1’de istendiği taktirde takımı çalıştırmaya devam edeceğinin de altını çizdi.

Evet, çünkü artık Göztepe’nin düşme olasılığı çoğaldı. Tamer Hoca da ilk kez bunu telaffuz etti. Ancak hala ümit var, hala canı çıkmış değil Göztepe’nin. Yeter ki Göztepe için her unsur kenetlensin.

KONFORMİST VE UMARSIZ FUTBOLCULAR

Kusura bakmasınlar; bazı futbolcular, hatta takımın en az yarısı fazla komformist! Olup bitenler umurlarında değil! Nerede o geçen sezonki Selçuk, Sabri… Hatta Erzurumspor’da Göztepe’ye karşı forma giyen Leo. Umarım Beto’nun gözyaşları, Yasin’in sakat sakat katkıda bulunmak için sahaya çıkması arkadaşlarına birşeyler anlatmıştır beş maç kala… Bir parça mahcup olmuşlardır!

DESTANLAR YÜREKLE, İNANÇLA YAZILIYOR

Beş maçlık periyotta tahmin ediyorum ki Göztepe her şeyiyle seferberlik ilan edecek ve varını yoğunu ortaya koyacak. Başkan Sepil ve yönetimden teknik heyete, ortaya futbol kadar karakter de koymak durumunda olan futbolculara ve on ikinci adama kadar… Sepil, öyle sanıyorum ki seferberliğin tam da göbeğinde olacak… PTT 1’de play-off’ta destan yazarak üçüncü takım olarak 14 yıl aradan sonra Süper Lig’e çıkmayı başaran Göztepe şimdi neden bir “kurtuluş destanı” yazmasın? Ama önce buna inanacak (Mümkünse sezon sonuna kadar mukaveleli profesyoneller Halil ve Alpaslan’dan takımın yararlanmasına taraftar “geçici af ilan ederek” sıcak bakacak). Çünkü destanlar sadece ayak ve kafayla yazılmıyor, driplingle, çalımla, şutla yazılmıyor; destanlar yürekle, inançla yazılıyor... Beto’ların gözyaşlarıyla yazılıyor…

Muzaffer Ayhan Kara

Odatv.com

Muzaffer Ayhan Kara odatv arşiv