Barış Terkoğlu'na anlamlı mektup... Kaçıncı madalyan bu
M. Ayhan Kara yazdı...
Bugün İbrahim Aktaş aradı. Kendisinin Bornova Belediyesi’nde bir görevi var ve aynı zamanda yerel 9 Eylül gazetesinin yazarı… Meğer Barış Terkoğlu’na iletilmek üzere bir mektup kaleme almış ve bir de şiir yazmış Barış’a ithafen. Mektubu Terkoğlu’nun eşine ilettim ama herkesin o mektubu ve içindeki şiiri okumasını istedim. Sözünü ettiği 24 Ocak 2019’daki Uğur Mumcu panelinde Barış Terkoğlu ve Işık Kansu ile aynı masayı paylaşmıştık, Hakan Dirik de kolaylaştırıcıydı. Akşam da mektubu yazan Aktaş’ın da içinde olduğu güzel anlar paylaşmıştık hep birlikte…
İşte o mektuptan bir bölüm ve o şiir…
“METASTAZ KİTABINIZI BİR NEFESTE OKUYANLARDANIM”
“Sevgili Barış Terkoğlu,
(…) Aynı ortamın aynı havasını soluduğumuz tek an, tüm hayatlarımız boyunca sadece bir kereydi ve Bornova Belediyesi Kültür Merkezi salonunda, bir Uğur Mumcu panelinde siz de panelistler arasındaydınız ve biz katılımcılara, aydınlık ile kuşandığına inandığım Uğur Mumcu’yu, hem de ülkemizin karanlığına karışanlar ile ilgili araştırmalarınızdan ve benzer konulardan anlatmıştınız.
Bu arada Metastaz kitabınızı bir nefeste okuyanlardanım. Sizin Cumhuriyet’teki ve Odatv’deki yazılarınızı da okumaya çalışanlardanım. Bu satırların elbet ki, edebi bir ehemmiyeti olmayacağının farkında olmamla beraber, cennet vatanımız, Türkiye’miz üzerine ısrarla çökertilmeye çalışılan karanlıklara karşı, bir ışık olmak adına verdiğiniz mücadelelerde de yalnız olmadığınızın tarafınızca bilinmesinin önemli olacağının ve bu önemin, bugün belki dört duvar arasında sizlere az da olsa derman yaratacağının ümidindeyim.
Amcazadem Tuğrul Keskin’in “Sussam Gönül Razı Değil” adlı kitabında yer alan bir denemesinden çok etkilendiğimi ve bu satırların biraz da oradan esinlenerek döküldüğünü bilmeniz gerek (…). Ben de eğer kabul ederseniz, birkaç satır karaladım gelecekteki, özlemini duyduğumuz aydınlık Türkiye Cumhuriyeti yarınlarının şerefine…”
KORKUSUZ
-Barış Terkoğlu’na ithafen-
"Biliyorum, korkusuzsun
Basmazdın karanlığın damarına
Başı pus
Başı duman
Görmez göz, her yanı hayın
Savaşmazdın, zirvesiyle karanlık dağın
Taştan, tuğladan
Korkuluklar ve ranzadan
Kaçıncı madalyan bu?
Boynundaki urgan olsa ne
Biliyorum, korkusuzsun
Sen de bil, korkmuyoruz
Elinden allı –ballısı alınmış
Bir çocuk hevesi değil ki
Memleket sevdası bu
Aydınlık yarın
Ve özgür ülke
Barış içinde
Barış için de…
(Nisan 2020, Bornova)"
Muzaffer Ayhan Kara
Odatv.com