İktidarın deve kini bitmiyor… Yeni nesil işkence işte bu

Bilmem bu kaçıncı “söz bitti” lafını duyuşum ve söyleyişim...

Bilmem bu kaçıncı “söz bitti” lafını duyuşum ve söyleyişim.

Söz bittikçe yeni sözler üretmek zorundayız.

Bizde söz bitiyor ama iktidarda deve kini bitmiyor.

Bu kez nokta atışı ile kişiye özel, yeni tutuklanmış gazetecileri adres gösteren gece yarısı ekspresi pardon ekspresi değil gece yarısı baskını ile meclis çoğunluğuna güvenilerek akla hayale sığmayan şeyler gerçekleşti.

MİT Yasasının yaptırımları Türk ceza Kanununda değil özeli MİT kanununda yer almaktaydı. Bu nedenle de infaz sisteminde değişiklik yapan ve kısmi af getiren yasa tasarısında kapsam dışı suçlar arasında yer almıyordu.

Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç ve Murat Ağırel ile bazı gazetecilerin bu suç kapsamında tutuklanmış olması nedeniyle gazetecilerin infaz indiriminden yararlanmasını engelleyecek bir adım atıldı.

Bu infaz indirimi iki şekilde uygulanacaktı.

Hükmü verilmiş suçlarda verilen hüküm açısından infaz yargıçlıkları tarafından incelenerek infaz indirimi uygulanacak devam eden davalarda ise talep edilen cezanın alt ve üst sınırları arasında bir değerlendirme yaparak davanın esasını gören mahkemeler tarafından yapılacak değerlendirmelerle infaz indirimi nazara alınarak uygulama yapılabilecekti.

Şimdi özellikle Mart 2020’de tutuklanmış gazetecilerin bahara ulaşma ve özgürlük düşlerini karartmayı sağlamış oldular.

Biz Fetö yargısı içinde bataklık ile boğuşurken ruhlarını bile biliyorduk. Ne yapacaklarını neyi yapmayacaklarını biliyorduk. Adımız gibi emindik. AKP siyasetinin de ruhunu biliyoruz.

Kendilerine özgülenmiş radarlarının bulunduğunu, bu radarlara girilmesi halinde girenlerin başına neler geleceğini gerekirse meclisten kanun çıkaracaklarını biliyoruz ve bir hafta önce söyledik.

Dikensiz gül bahçesinde hayat sürmek istiyor bunlar.

Muhalefet olmasın, kimse çıkarlarına çomak sokmasın istiyor bunlar.

Muhalefet partileri olsun, konuşsun süs gibi. Kenarda köşede bir muhalefet var ve söylüyor işte, eleştiriyor. Ama başka kimse konuşmasın, kimse gerçekleri söylemesin istiyor bunlar…

Bu yazıyı yazdığım ana kadar MİT kanununa muhalefet suçu CMK 100. Maddesi içinde sayılan tutuklama yapılabileceği öngörülen katalog suçlardan sayılmıyordu.

Elleri değmişken bu değişikliği de yaparlar şimdi.

Bir de yeni düzenleme ile MİT’in cezaevinden tutuklu alıp 4 gün sorgulayıp gene getirme hakkı tanınan yeni düzenleme bile tüy dikti Ceza yargılama hukukunun üstüne. Tutuklular hapse atıldıkları zaman bile rahat bir nefes alamayacaklar.

Demokles’in kılıcı hep üzerlerinde asılı olacak ya, MİT gelip beni alacak korkusu yaşamayı sürdürecekler. Yeni nesil İŞKENCE bu…

Cezaevine girmekle kurtulamayacaksın bu adamların elinden…

Celal Ülgen

Odatv.com

celal ülgen arşiv