HDP’nin B planı ne

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kapatılmasına yönelik tartışma uzun süredir devam ediyor. Tartışmanın yanı sıra, Cumhur İttifakı’nın bileşeni de olan MHP, HDP’nin kapatılması yönünde arka arkaya söylemlerde bulundu.

Tam da MHP 13. Olağan Büyük Kurultayı öncesinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı.

Peki, HDP’nin kapatılması durumunda, TBMM’nin üçüncü büyük partisi konumunda olan HDP’li milletvekilleri ne yapacak?

Bu sorunun yanıtı, terör örgütü PKK’nın İmralı’daki lideri Abdullah Öcalan’ın 2013 ve 2014 yıllarında İmralı’da gerçekleşen görüşmelere ilişkin notların yer aldığı "Demokratik Kurtuluş ve Özgür Yaşamı İnşa" kitabında yer alıyor.

DTP’DEN HDP’YE GELEN SÜREÇ

Demokratik Toplum Partisi, 2009 yılında “Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı nitelikteki eylemlerin odağı haline geldiği” gerekçesi ile Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmıştı. Partinin Genel Başkanı Ahmet Türk ve Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk dahil 37 kişiye 5 yıl siyaset yasağı konmuş, Türk ve Tuğluk’un milletvekilliği de düşürülmüştü.

DTP’nin kapatılması için 2007 yılından açılan davanın hemen ardından, 2008 yılında yedek parti olarak Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) kuruldu. DTP kapatılınca, yasaklı olmayan milletvekilleri BDP’ye geçti.

2014 yılında ise BDP’li milletvekilleri bu kez, 2012 yılında kurulan Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) geçtiler.

BDP’nin adı ise, 2014 yılında Demokratik Bölgeler Partisi olarak değiştirildi.

HDP’NİN B PLANI DBP Mİ

24 Haziran 2018 tarihindeki milletvekili seçimlerinde HDP’den Diyarbakır Milletvekili seçilen Saliha Aydeniz, 2019 yılında partisinden istifa ederek DBP’ye geçmişti.

HDP’ye açılan kapatma davası sonrasında ise gözler bu kez DBP’ye çevrildi.

Daha önce parti kapatılmasına karşı yedek bir parti ile siyaset izleyen HDP’lilerin B planı olarak, partinin kapatılması durumunda DBP’ye geçecekleri iddia ediliyor.

Bu durum akıllara, DBP’nin nasıl kurulduğunu getirdi.

İMRALI’DA BELİRLENEN PARTİ

AKP ile HDP arasında başlayan “çözüm süreci” kapsamında, HDP’li milletvekilleri İmralı’daki Abdullah Öcalan’la belirli zaman aralıklarıyla görüşmeler yaptılar. Bu görüşmeler tarihe “İmralı Notları” olarak geçti ve “Demokratik Kurtuluş ve Özgür Yaşamı İnşa” kitabında görüşmelerin detaylarına yer verildi.

Öcalan’la yapılan görüşmelerde tüm siyasi süreç ve HDP’nin siyasi yönelimine karar verilirken, Demokratik Bölgeler Partisi’nin amacı da anlatıldı.

Öyle ki, Demokratik Bölgeler Partisi’nin logosunun, adının nasıl olacağına dahi Abdullah Öcalan karar verdi.

İmralı’da 15 Ağustos 2014 tarihinde yapılan görüşmenin ilgili bölümü şöyle:

“P. Buldan: Başkanım, Demokratik Bölgeler Partisi logo değişik­liği yapacak. Bu konuda bir öneriniz var mı?

A. Öcalan: Bunu bende düşünmüştüm, hatırlattığın için teşekkür ederim. Bir kadın figürü olabilir. İki elini açmış, elinde buğdayı tem- silen başak. Kadın çocuk tutar gibi başağı tutacak, yani ona en değerli varlığı gibi bakacak. Çünkü başağı kadın yarattı. Kadın kırmızı elbise giymiş, iki elinde başak san renkte, zemin de yeşil olabilir.

(Nasıl diye heyete sordu.)

P. Buldan: Biz de kendi aramızda buğday başağının anlamlı ola­cağını düşünmüştük.

A. Öcalan: Ama kadını düşünmediniz, değil mi?”

8 Mart 2014 tarihinde yapılan İmralı görüşmesinde ise, Abdullah Öcalan DBP için şu ifadeleri kullandı:

“A. Öcalan: BDP'nin yeniden yapılandırılmasını aslında seçiın sonrasında yapacaktım. Ama siz de diyorsunuz ya, seçim öncesi farklı gelişmeler olabilir, şimdi her ihtimale karşı ben bunları açıkla­yayım. BDP'nin yeniden yapılandırılması... Kandil de bahsetmişti. Almanya örneğinde CDU ve CSU örneğini vermişler. Bunlar tartışı­labilir. BDP'nin ismen de değişmesi lazım, Demokratik Bölgeler Par­tisi olması lazım. İsminin de, programının da böyle olması gerekir.”

Fethi Yılmaz

Odatv.com