Golan tartışmasına kaldığı yerden devam edelim

Rafael Sadi yazdı...

Sayın Muzaffer Ayhan Kara, ben size ve Sayın Ahmet Yavuz'a hitaben yazdığım yazımda polemik filan sürdürmüyorum, inandığım ve özgürce, medenice görüşlerimi dile getiriyorum.

Aynen sizin de bu hakka sahip olduğunuz gibi... Polemik diyerek görüşlerimi değersizleştiremezsiniz.

Bilgi kirliliği de yok, fiili durum aynen benim anlattığım gibidir. Aksi, yani tarihi gerçekleri eksik ve taraflı anlatmaktır bilgi kirliliği. Hatta fikir kirliliği demek daha doğru olur.

ANLAŞMA METNİNİ İYİCE OKUYUN

Sizin sıralamanız ile:

1- Evet Ortada fiili bir işgal var, ama sebebini ortaya koymadan işgal eden suçlu havasına giriyorsunuz. Halbuki İsrail'e saldıran ve yok etmek isteyen Suriye idi. İsrail'i sürekli taciz eden ve ateş eden Suriye olduğunu yazmıyorsunuz. Ben izah ettim ama İsrail işgalci ve haydut demekten de geri kalmıyorsunuz. Hissimiyim evet hissiyim. Olmaya da hakkım var. Ben bu iki güzide ülkenin vatandaşıyım ve iki ülkem arasındaki düşmanca ifadeler beni zıvanadan çıkartıyor.

2- ANLAŞMA OLDU FETİH...

Anlaşma anlaşmadır ve ingilizcesi de anlaşmadır, agreement...

Buyrun anlaşma metnini iyice okuyun. Kuvvetler ayrılmış ve iki tarafta imzalamıştır. Hiçbir maddesinde bu ayrılık ne zamana kadar sürecek ve ne zaman iade edileceği konusunda bir madde mevcut değildir.

Kaldı ki, Suriye'nin bugün bile İsrail'i yok etme hülyası sona ermiş değil. Hizbullah terör örgütü ve İran devletinin İsrail'i yok etme hülyalarına yataklık etmekte ve bu sayede de kendi yıktığı ülkeyi ve sarayını ayakta tutmaktadır. Golan tepeleri asla bu türden bir ülkeye geri verilemez. Siz adına ne derseniz deyin, fiili durum bu tehdittir. Bu sütünlar mahkeme odasında yazılmıyor. Gerçekleri anlatmaya izah etmeye çalışıyorum.

Muzaffer Bey "işgal" sözcüğü aşağılayıcı bir anlam içeriyor. "Fetih" daha onurlu bu yüzden biraz da renk katıyor yazıya... Sadece Osmanlı fetih yapacak değil ya Yahudiler de yapmış işte..

Esasını anlıyorsunuz işte, sürekli sizi rahatsız edenin cezası budur.

BM GÜVENİLİRLİĞİ İLE YOLA ÇIKARSAK YOLDA KALIRIZ

3- Birleşmiş Milletler'in işe yaradığını kimseye inandıramazsınız. Ben bu kurumun adını değiştirdim. Ve Birleşmiş Milletler yerine İsrail'e karşı Birleşmiş Milletler diyorum

Lütfen BM'nin Hamas saldırılarının hangisini kınadığını izah edin. Veya BM kararlarından hangisi Hizbullah'ı ve İran'ı eleştirmiş, ikaz etmiş dersiniz?

Veya bir sayın; BM'deki ülkelerin kaç tanesi Arap ülkesidir, kaç tane Yahudi ülkesi var. Kısaca BM güvenilirliği ile yola çıkarsak yolda kalırız. Örnek yeterli değil maalesef...

4- Sıcak takip hakkını kullandınız ve durum devam ediyor ne yapacaksınız. Tabii ki işgal edeceksiniz ve düşmanı evinizden uzaklaştıracaksınız. Bekleyin evinize gelsin. BM kızar veya siz kızmayasınız diye evin anahtarlarını da paspasın altına bırakalım isterseniz. Adamların niyeti bozuk niyeti halen de aynı kafa ile devam ediyorlar. Gazze'de de aynı durumdan nemalanan liderler var ve halkını düşünmeden İsrail ile kavga etmenin sefasını sürüyorlar. İsmail Haniye'nin Gazze sahilinde 13 adet villası vardı 4 yıl öncesinde. Halid Mashal'ın Tsuk Eytan operasyonu esnasındaki serveti 2.6 milyar dolar olarak açıklanmıştı. Ama Gazzeli halk sefalet içinde. Hepsi değil sadece yarısı...

Tsuk Eytan operasyonu sonrasında toplanan yardım parası 5.4 milyar dolar. Para nereye gitti; silahlara ve tüneller kazmaya. Kısaca hepsi çarçur edildi.

Kısaca anlatmak istediğimi anlıyorsunuzdur mutlaka, bıçak kemiğe dayanınca işgal de ilhak da Fetih de oluyor. Çare kalmıyor Muzaffer Bey...

İsrail Mısır'dan Sina yarımadasının tamamını aldı, işgal etti. Ama Rahmetli Enver Sedat gibi akıllı bir adam çıktı burada da, altı okka bir ilder vardı Menahem Begin barış yaptılar ve toprakları geri verdi İsrail. Gazze 67 savaşı öncesi Mısır toprağı idi. İsrail geri vermek istedi, Enver Sedat Gazze'yi karıştırırsanız barış suya düşer dedi. Almadı. Haklıydı. Gazze sakat yer. Halen sıkıntılı...

Çare kalmazsa olacağı da budur. Şu sıralarda bin tane çare aranıyor ama komşu huysuz...

BM KİMSEYİ KORUYAMAZ

5- İsrail sandığınızdan daha fazla, hatta çok daha fazla saygın bir ülkedir ve BM'nin saygın bir devleti olmaya ihtiyacı yoktur. Önce BM saygın bir kurum olsun, sonra düşünürüz. Saygın ve tarafsız olması gerek. İsrail BM'ye değil, kendi ordusuna ve gücüne güvenerek vatandaşlarının hayatını koruması gerektiğini gayet iyi biliyor. Aynen Türklerin başkasının ordusuna güvenmeden korunması gerektiğine inandığı gibi. BM kimseyi koruyamaz. İsrail ordusuna ve de vatandaşlarına ateş eden BM askerleri de gördük bu coğrafyada...

İsrail devletinin atması gereken adımlardan söz ettiniz. Atmadığı adımları izah ederseniz memnun olurum.

Gazze'den 2005 yılında bir tek asker ve bir tek İsrailli kalmamacasına çekildi İsrail. Eline ne geçti. Hamas ve 20 bin adet füze, havan topu, silahlı saldırı; toplam 2500 kadar İsrailli hayatını kaybetti son 13 senede...

Hangi barış süreci devam edebildi Filistinliler ile?

Size tavsiyem gelin İsrail'i ve Filistin şehirlerini gezin. Kim ne durumda görün. Gözlerinizle görün. Abu Mazen'in yaşadığı sarayı görün. Maaliyeti 27 milyon dolardır.

Ortada çok fazla para dönüyor. Barış yapmak özellikle Filistinli liderlerin ve yönetiminin işine gelmiyor. Demokratik ve şeffaf bir yönetim olursa nemalanamazlar. Bu nedenle İsrail ile kavga etmek durumundadırlar... İsrail'in atacağı adımlar hep sonuçsuz kalacaktır ve sonuç maalesef askeri çareye kalmaktadır.

6- Muzaffer Bey sanırım siz Yahudileri tanıyamadınız. İsraillileri de hiç tanımıyorsunuz. İsrail 52 senedir Golan tepelerinde güvenliği sağlamışken siz dediniz diye veya size hoş görünmek için tepelerden eski yerlerine dönecekler ve Suriye aşağıdaki yerleşim birimlerini bombalarsa sizin İsrail'i yazılı savunmanıza mazhar olacaklar. Allah razı olsun. Golan tepeleri konusu 52 sene önce kapanmıştır. Gerçek sahibi de bugün elinde bulundurandır. Bir önceki yazımda yazmıştım. Gücü olan varsa gelir alır diye. Kabadayıca ama ne yaparsın burası Ortadoğu komşularımız İsviçre veya İtalya değil.

ONU DA ELEŞTİRİN...

7- İsrail'in de talebi farklı değil. Öncelikle Filistinlilere de yazın İsrail devletini tanısınlar ve yaşama hakkını teslim etsinler, anlaşalım. İstemeyen onlar. Bakın Abu Mazen Kurulacak Filistin devletinde bir tane bile Yahudi yaşamayacak dedi. Onu da eleştirseniz biraz.

8- Muzaffer Bey, bana hissi diyorsunuz da kendiniz hissiz misiniz yani? Benzetme asla talihsiz değildir. Farklı durum yoktur. Ama siz Türk yapınca olur Yahudi yapınca olmaz mantığı ile düşünüyorsanız olmaz. Kıbrıs ile Golan arasında ne fark var? İkisi de işgal değil mi? Kıbrıs için de BM kararı yok mu, terk edin adayı diye. Ettik mi? Biz de mi haydutuz...

Suriye kanayan bir ülke, ne demeye girdik oraya... Tebrikler Erdoğan'ı eleştirdiniz. Ama Sayın Erdoğan'ın bilidiği ve sizin blmediğiniz ne durumlar vardır acaba. Ben de birçok konuda muhalifim, ama gayet iyi biliyorum bir devlet ve ordu zaruret olmadan sınır ötesi operasyon gerçekleştirmez. İsrail ile Türkiye komşuları ve terör örgütleri ile birebir benzer durumlar ile karşı karşıyadır. Ve iki ülkem de kendisini ve vatandaşlarını korumakla yükümlüdür.

Allah aşkına bunları görün hak hukuk ve BM kararları ile devletleri koruyamazlar. Vatandaşların güvenliğini koruyacak olan orduların gücü ve caydırıcılığıdır.

İsrail iki haftada bir İran'ın Suriye'deki silah depolarını havaya uçuruyor. Buna saldırgan da diyebilirsiniz, önleyici tedbir de... Dedim ya ne taraftan baktığınıza bağlıdır.

9- Yazımın başında bunun bir anlaşma olduğunu yazdım ve sözü edilen belgenin adı AGREEMENT- ANLAŞMA. Yoksa nedir ki?

10- Ben tekrar ediyorum burası Ortadoğu, sadece güç konuşur. Başka yasa yoktur. Karar okurlarındır.

Saygılarımla...

Rafael Sadi

Odatv.com

Kaynak

İsrail-Suriye Kuvvetlerinin Ayrılması Anlaşması-1974

31 Mayıs 1974- https://mfa.gov.il/mfa/foreignpolicy/peace/guide/pages/israel-syria%20separation%20of%20forces%20agreement%20-%201974.aspx

Israel-Syria Separation of Forces Agreement-1974

Golan tartışmasına kaldığı yerden devam edelim - Resim : 1

Golan tartışmasına kaldığı yerden devam edelim - Resim : 2

Golan tartışmasına kaldığı yerden devam edelim - Resim : 3

Golan tartışmasına kaldığı yerden devam edelim - Resim : 4

NOT: Ahmet Yavuz'un yazısını okumak için: http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1316875/Golan_kararinin_cagristirdiklari.html

Rafael Sadi odatv arşiv