Genelkurmay Yargıtay arası sadece 250 metre

4 gündür Yargıtay’da tarihi bir dava görülüyor. Asrın davası... Asrın iftirası... Asrın dijital darbesi... Sözde Balyoz darbe davası ya da TSK’nın...

4 gündür Yargıtay’da tarihi bir dava görülüyor.

Asrın davası... Asrın iftirası... Asrın dijital darbesi...

Sözde Balyoz darbe davası ya da TSK’nın belinin ortadan kırılması.

Tamı tamına 361 muvazzaf ve emekli rütbeli asker. Avukat Köksal Bayraktar’ın ifadesiyle, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne şerefle hizmet etmiş, hudutlarımızı beklemiş, Kıbrıs’a bayrağımızı dikmiş” askerler.

2 yıldır, 3 yıldır tutuklular. Öyle zalim bir muameleyle kafese kapatıldılar ki!.. Yine Köksal Bayraktar’ın sesi titreyerek, yürekleri sarsarak anlattığı, “Aslanlara yem edilen köleler” gibi.

Sadece milletimiz değil, anlı şanlı aydınlarımız, büyük büyük gazetecilerimiz Balyoz’un ne olduğunu ancak yandaş medyanın peşin infazlarıyla öğrendi. Gerçeği araştıran, feryatlara kulak verenlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmedi.

Tamam Silivri Ankara’ya çok uzaktı, 550 kilometreyi gitmek zordu. Daha önemli işleri vardı. İnsanların özgürlüklerinin çalınmasından daha önemli ne işleri olabilirse?!.

İşte dava Ankara’ya geldi. Ama şu 4 gün boyunca 15 dakikalığına da olsa Faruk Mangırcı hariç hiçbir TV veya gazetenin Ankara temsilcisi Yargıtay’a adım atmadı. Yeniçağ’dan Yavuz Selim Demirağ dışında hiçbir yazar görünmedi. Korktular mı, izin mi alamadılar, yoksa gerçeklerle yüzleşmekten mi kaçtılar? Kim bilir?

İlk gün CHP’den Emine Ülker Tarhan, Dilek Akagün Yılmaz ve 2 erkek milletvekili, ikinci gün Atilla Kart ve Umut Oran dışında milletvekili de gelmedi. Sonra niyeyse onların da ayağı kesildi.

Ya MHP? Efsane komutan Engin Alan halen bu partinin milletvekili. Bir tek kişi bile mi onun savunmasını merak etmez?

Oysa Meclis-Yargıtay arası sadece 300-350 metre!..

İlla da Genelkurmay. Yargıtay'a 250 metre uzakta. Terörle Mücadelenin polisleri bile bellerinde silahlarıyla duruşma salonundaydı, ama karargâhtan kimse görünmedi. Başlarına ne işler gelmişi öğrenme, olayın tüm fotoğrafını çekme isteğinden geçtim. Silah arkadaşlığının raconunu yerine getirmelerinden de... Perişanları oynayan, oraya korka korka gelen eşlere, çocuklara, kardeşlere teselli için de mi gönderecek kimseleri yoktu?!.

Gelseler, taşatıp kolları yorulmadan o kadar çok şey öğreneceklerdi ki!.. Kulaklarını dikmeleri yetecekti. 60 avukatın birlikte hazırladığı, genç avukat Kazım Yiğit Akalın’ın 2.5 gün boyunca müthiş bir anlatımla okuyup, yer yer canlandırdığı 404 sayfalık “Balyoz Davası Temyiz Dilekçesi” bir dilekçe değil, bu davadaki sahtecilik, komplo, oyun ve planların dört dörtlük belgesiydi. İnanmayacaksınız, ama mahkeme heyeti bile etkilendi, şaşırdı, “bu kadar da olamaz” dercesine dinledi.

Duruşma önümüzdeki hafta da devam edecek. İnşallah o zaman gelen olur.

Değilse; yazık ederler... Aydın sıfatına, gazeteciliğe, askerliğe rahmet okuturlar...

Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’e kucak dolusu sevgiler

Müyesser Yıldız

Odatv.com

genelkurmay Yargıtay balyoz davası arşiv