Erdoğan’ın Cumhuriyet’e bir özür borcu yok mu

Erdoğan’ın; İnönü’ye, Bayar’a ve Mehmetçik’e bir özür borcu yok mu? ...

Erdoğan’ın; İnönü’ye, Bayar’a ve Mehmetçik’e bir özür borcu yok mu?

Erdoğan’ın; CHP’ye bir özür borcu yok mu?

Neden mi özür borcu var?

4 yıl önce “özür dilediği” bir olaydan dolayı “özür borcu” var!

Kafanız mı karıştı?..

Tarih: 23 Kasım 2011.

Erdoğan henüz cumhurbaşkanı değildi.

AKP Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında Dersim meselesi üzerine şöyle konuştu:

“Evet değerli arkadaşlarım, sayısı bugün dahi bilinmeyen, tahmin edilen binlerce insan, kadın ve çocuk katlediliyor, yuvalar yıkılıyor, binlerce insan batıya göç ettiriliyor…

Dersim yakın tarihimizdeki en acı en trajik olaylardan biridir. Bu kanlı eserin sahibi olan CHP’dir. CHP’nin Tunceli milletvekilleridir. Tunceli kökenli Genel Başkanı’dır…

Kılıçdaroğlu nereye kaçıyorsun. Bunlardan nasıl sıyrılacaksın. Ben mi özür dileyeceğim, sen mi özür dileyeceksin. Devlet adına özür dilemek gerekiyorsa böyle bir literatür varsa, ben özür dilerim, diliyorum. Ancak CHP zihniyeti adına özür dilemesi gereken varsa güya ‘yeni CHP’nin genel başkanıyım’ diyorsun sensin. Hadi onurunu kurtar bakalım…”

Erdoğan’ın devlet adına özür dilemesi üzerine salondakiler tarafından ayakta alkışlandı.

Erdoğan, Dersim ile ilgili Meclis’te çıkışlarda bulunan AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner’e dönerek “Mehmetçiğim sen de bu işlere daha fazla girme. Yeter o kadar” dedi.

Bitmedi….

CHP’NİN ONUR’U

Tarih: 8 Kasım 2014.

Başbakan Davutoğlu, “4. Uluslararası Hacıbektaş Aşure Günü” etkinliğinin açılış töreninde şöyle konuştu:

“Çünkü o (Dersim) katliam kime karşı yapılmış olursa olsun gerçekten bir Kerbela idi. Modern bir Kerbela idi. Biz ona açık yüreklilikle karşı çıktık. Bir tek canın, bir tek tenindeki tek bir tüy zarar görecekse bizim için her makam ve her mevki boştur.”

Evet…

Erdoğan ve Davutoğlu’nun bu sözleri alkış alırken, bir CHP’li büyük saldırılara hedef oldu.

Tarih: 10 Kasım 2009

TBMM’de “Kürt Açılımı” konusunda CHP adına söz alan Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen şöyle konuştu:

“Değerli arkadaşlarım ‘Analar ağlamasın’ diyorlar. Maalesef, bu ülkenin anaları çok ağladı. Tarihimiz boyunca çok şehit verdik. Çanakkale Savaşı’nda 200 bin şehidimiz var. Hepsinin anası ağladı. Bir kişi çıkıp da ‘Analar ağlamasın. Biz bu savaştan vazgeçelim’ demedi. Kurtuluş Savaşı’nda analar ağlamadı mı?

Kimse çıkıp da ‘Analar ağlamasın. Biz şu Yunanlılarla anlaşalım’ dedi mi? Şeyh Sait isyanında analar ağlamadı mı? Dersim isyanında analar ağlamadı mı? Kıbrıs’ta analar ağlamadı mı? Bir tek kişi Türkiye’de çıkıp da ‘Analar ağlamasın diye, bu mücadeleyi durduralım’ dedi mi? Dünyada diyen var mı? Amerika’da bir saat içinde 3 bin kişiyi öldürdü teröristler. Bir Amerikalı devlet adamı çıkıp da ‘Aman, analar ağlamasın. Şu teröristlerle bir uzlaşalım’ dedi mi? İlk (AKP) siz diyorsunuz.”

Onur Öymen’in bu sözlerinden sonra “fırtına” çıktı; “vay efendim Dersim’de analar ağlasın” nasıl denirmiş?

Öymen’in ne dediği ortadaydı ama dinleyen kimdi?

AKP yandaş ve Cemaatçi medyayla kamuoyunu o kadar etkiledi ki -Kılıçdaroğlu da dahil- kimileri Öymen’in istifası istendi!

Gelelim sonuca…

KİM HAKLI ÇIKTI

Dersimliler niye ayaklandı?

Ülkenin batısını; siyasi, iktisadi ve kültürel olarak modernize eden Cumhuriyet yönetimi, artık ülkenin doğusuna da el attı. Cumhuriyet bölgedeki yoksulluğu-geri kalmışlığı ortadan kaldırmak; ağa ve şeyhlerin hüküm sürdüğü feodalizmi tasfiye etmek istedi.

Dersim’in “özerk” istemine dokundurmak istemeyen yani; Cumhuriyet’in öğretmenini, doktorunu, askerini ve kurumlarını istemeyerek feodal düzenin sürmesinden yana olanlar isyan çıkardı.

“Hendek” kazmadılar ama köprü yaktılar.

Mehmetçik’i katlettiler.

Ankara’daki bazı bürokrat ve siyasilerin Osmanlı döneminden kalma, “Sünniler devlete bağlıdır, Aleviler kötülüklerin başlıca nedenidir. Zaten, 1861’den beri Dersim’e sürekli askeri harekatlar düzenleniyor, sorunu kökten çözelim” şeklindeki Alevi düşmanlığıyla yaptıkları yönlendirmeleri sonucu Dersim isyanı acıyla bastırıldı.

Dersim hâlâ içimizde yaradır.

Ancak…

Bu şunu sormamıza engel değildir:

Dersim’den özür dileyenler bugün Diyarbakır’da, Cizre’de, Nusaybin’de ne yapıyor?

Madem Dersim hataydı; Diyarbakır, Cizre, Nusaybin ne?

İkisinin de talepleri aynı değil mi?

Yine bir ayaklanma yok mu?

Yine iç savaş yaşanmıyor mu?

Yine devleti istemiyorlar…

Peki…

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Odatv.com

Erdoğan’ın Cumhuriyet’e bir özür borcu yok mu - Resim : 1

Erdoğan’ın Cumhuriyet’e bir özür borcu yok mu - Resim : 2

arşiv