Erdoğan Davutoğlu'nu görevden alacak ama bunu bekliyor

Başbakan Erdoğan, Dışişleri bürokrasisini ve Türkiye’nin Dışişleri alanındaki müktesebatını bir yana iterek Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile birlikte kendisine göre bir eksen oluşturarak hayalci ve ayakları yere basmayan yeni bir yönelime girdi. Halbuki, AKP’nin ilk dönemlerinde bir eksen değişikliği ya da macera arayışı söz konusu değildi. Yaşar Yakış, Ali Babacan, Abdullah Gül hemen hemen Dışişleri bürokrasisi ile çalışıp Türkiye’nin geleneksel dış politikasını sürdürmüşlerdi büyük ölçüde.

Ahmet Davutoğlu, hayallerle dolu kitabını uygulama tahtasına çevirdi Türk dış politikasını! ‘Komşularla sıfır sorun’ diyerek bölge liderliği hayalleri kurdu ama sonunda gerçeklere tosladı! Çaresizlik yüzünden ‘Değerli yalnızlık’ ve ‘Komşularla değil, halklarla sıfır sorun’ noktasına geldiler… Suriye iç savaşında taraf olma noktasından, oyun kuruculuğu Rusya’ya kaptırınca ne yapacağını şaşırdılar. Kocaman ve ciddi aktörlerle dolu dünyayı küçümseyerek attıkları adımlarla ters köşe oldular… Ne var ki, Türkiye de kaybediyor bu süreçte, sadece AKP iktidarı değil… Tepkiler, Erdoğan’dan ve Davutoğlu’ndan, AKP iktidarından Türkiye’ye yönelmeye başladı artık.

AKP iktidarının Suriye ve Mısır’da da, Irak’ta da ABD ile makası açıldıkça açılıyor. AKP, Suriye’de Esad’ı ‘terörist’ görüp safdışı etmeye dayalı bir stratejide ısrar ederken, ABD yetkilileri kimyasal silahlar konusunda söz dinlediği için övüyor ve askeri bir müdahaleyi gündeminden çıkararak Cenevre’ye gönderme yapıyor. AKP, Mısır’da sadece Müslüman Kardeşler’in arkasında dururken, ABD ise Mısır yönetimiyle kapsamlı işbirliğini sürdüreceği taahhüdünde bulunuyor. Irak’ta da aynı… AKP, ABD’nin tam tersine uzun süredir Irak Merkezi Hükümeti ile sorunlu ve neredeyse ilişkisi kopuk.

NATO Üyesi Türkiye’nin izlediği dış siyasadaki bu makası nasıl izah edilmeli? Bir eksen kayması mı, yoksa değişikliği mi?.. Bir siyasal irade var işin içinde ve o da eksen değişikliği peşinde, çok açık… Batı’nın Başbakan Erdoğan’a tedirgin bakışı ve yerine AKP’de başka bir figür arama gayreti de bundan olsa gerek…

DAVUTOĞLU'NU ERDOĞAN GÖREVDEN ALACAK AMA UYGUN ZAMANI BEKLİYOR

Yalnız, ondan önce Davutoğlu’nun durumu ne olacak? Erdoğan, yerini korumak için izlenen dış siyasayı Davutoğlu’nun üzerine atıp aradan sıvışacak mı? Yoksa arkasında duracak mı sonuna kadar?

Şu sıralar, -aslında bir süredir- Ankara’da “Davutoğlu Toto” oynanıyor. Başbakan eğer Davutoğlu’nu görevden alsa, “CHP’den şahane bir gol yiyeceğini” düşünerek belki de istediği adımı atamıyor. Özellikle son Mısır ve Irak gezileri sonrasında kamuoyunda CHP’nin en başarılı gözüktüğü alan olan dış politika, AKP’nin de en zorlandığı ve kamuoyu araştırmalarında da gözüktüğü gibi politikalarını en zor izah edebildiği alan olma özelliğini taşıyor.

Cüneyt Ülsever, evvelsi günkü yazısının finalini şöyle yapmıştı: “Başıbozuk Suriye politikaları nedeniyle Obama’yı büyük sıkıntıya sokan, yeni ‘oyun kurucu’ Putin ile, yine Suriye meselesi yüzünden pişti olan, NATO teamülleri dışına çıkarak Çin’den (Afrika ülkeleri gibi) savunma sistemi almaya kalkan Türkiye; bir de İran, başta ABD olmak üzere, Batı ile arayı düzeltirse dünyada ne işe yarar, kendisini nereye yerleştirir, ben bilemiyorum.

Türkiye’nin çıkarlarından vazgeçtim, kendi çıkarı için; Başbakan, Ahmet Davutoğlu’nu ne zaman görevden alacak, merakla izliyorum.”

Güneri Civaoğlu da dünkü yazısında yalnızlıktan çıkış yolu için diyor ki; “Bu konumdan çıkış için kimileri ‘Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun gitmesi gerektiğini’ öne sürmekte.

‘Yeni bir başlangıç için yeni bakan’ formülü ucundan kıyısından işlenmekte. “

Aynı bakanla mevcut politikayı bir yana bırakıp başka bir poltikaya geçmek çok zor, bunun izahı daha da zor. O yüzden, belli ki Başbakan Erdoğan eninde sonunda Davutoğlu’ndan feragat ederek kendi önünü açmak isteyecek. İflas eden dış politikasında tek çıkar yol bu, öyle gözüküyor. ‘Değerli yalnızlık’, herkes gibi Erdoğan da iyi biliyor ki sadece ve sadece çaresizliğin geldiği bir noktayı işaret etmektedir.

Davutoğlu, gidicidir… Anlaşılan o ki, zamanlamasını ise Başbakan Erdoğan belirleyecektir gelişmelere göre… Bir de bakarsınız sözü edilen revizyonda toto Davutoğlu’na vurur! Bekleyip göreceğiz.