"Dünyanın en büyük ahmaklık projesi Türkiye’de"
Yusuf Yavuz yazdı
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Artvin’in Yusufeli ilçesinde yapımı devam eden ve 10 köyle birlikte bir ilçeyi de sulara gömecek olan Yusufeli Barajı’yla ilgili yaptığı açıklamada, su altında kalacak olan Yusufeli ilçesinin taşınması için ilk kazmanın vurulduğunu söyledi. Yeni Yusufeli’nin muhteşem bir şehir olacağını öne süren Bakan Eroğlu, “Yusufeli İlçemiz yeni yerinde göl manzaralı olacak” ifadelerini kullanırken, Yusufeli’nin taşınmasıyla ilgili yerleşim projesi için görevlendirilen ancak baraj projesinin hatalarını görünce girişimden vazgeçilmesi için raporlar ve kitaplar yazarak yetkilileri uyaran İnşaat Yük. Müh. Naci Özen, “Yusufeli ilçesinin yeni yerleşim yerini haritaya çizen benim. ‘Yusufeli Barajı’ rezaletini öğrenince artık yeni yerleşim yerini aklımdan attım. Yusufeli Barajı dünyanın en büyük ahmaklık eserlerinden biridir” görüşünü savundu.
BAKAN EROĞLU: ‘ÇILGIN AKAN ÇORUH’A YENİ GERDANLIK TAKIYORUZ!’
Orman ve Su İleri Bakanı Veysel Eroğlu, DSİ tarafından yapımı sürdürülen Artvin’deki Yusufeli Barajı’yla ilgili açıklama yaptı. 10 köyle birlikte barajın suları altında kalacak olan Yusufeli ilçesinin taşınması için ilk kazmanın vurulduğunu söyleyen Bakan Eroğlu, Çoruh Nehri’nin daha önce çılgınca ve boşa aktığını öne sürerek, “Çoruh’ta Muratlı, Borçka ile Deriner Barajı ve HES’i inşa ederek halkımızın hizmetine sunduk. Şimdi ise Türkiye’nin en çılgın akan bu nehrine yeni bir gerdanlık daha takıyoruz. DSİ tarafından yapımı devam eden Yusufeli Barajı ve HES projesi tamamlandığında Türkiye’nin en yüksek, Dünyada ise kendi kategorisinde 270 metre yüksekliği ile Çin’de yer alan Xiowan (292 m) ve Gürcistan’da yer alan Inguri (272 m) barajlarından sonra en yüksek 3. baraj olacak” dedi.
‘YENİ YUSUFELİ GÖL MANZARALI VE EN GÜZEL İLÇE OLACAK’
Artvin’in 70 km güney batısında yer alan Yusufeli Barajı ve HES’in yıllık 1 milyar 827 milyon kilowatt.saat enerji üreteceğini dile getiren Bakan Eroğlu, barajın ekonomiye yılda 400 milyon lira katkı sağlayacağını söyledi. Yusufeli Barajı ve HES’in göl alanı içerisinde kalacak olan Yusufeli ilçe merkezinin yeniden inşa edilmesi için ilk kazmanın vurulduğunu belirten Bakan Eroğlu, Yansıtıcılar ve Sakut Deresi olarak belirlenen yeni yerleşim alanında çalışmaların başladığını dile getirdi. Yeni yapılacak olan Yusufeli’ni en güzel ilçe haline getireceklerini söyleyen Bakan Eroğlu, “Şu anki Yusufeli’nin yerleşim yerinden daha uygun bir yerde ilçeyi yeniden inşa edeceğiz. Yeni yerinde göl manzaralı Yusufeli, ekonomisi, ekolojisi, sosyal yapısının daha modern hale gelmesiyle daha da gelişecek” diye konuştu.
ÖZEN: ‘YUSUFELİ BARAJI DÜNYANIN EN BÜYÜK AHMAKLIK ESERİDİR’
Bakan Eroğlu’nun açıklamasının ardından konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Yusufelili İnşaat Yüksek Mühendisi ve ‘Kusursuz Enerji Planı’ kitabının yazarı olan ve Mazlum Çoruh olarak anılan Naci Özen ise “Yusufeli Barajı dünyanın en büyük ahmaklık eserlerinden biridir” dedi.
‘YUSUFELİ’NİN YENİ YERİNİ HARİTAYA ÇİZEN BENİM, REZALETİ ÖĞRENİNCE AKLIMDAN ATTIM’
Bakan Eroğlu’nun ‘muhteşem bir şehir inşa edeceğiz’ sözlerini sert dile eleştiren Mazlum Çoruh, “Hükümetin Yusufeli İlçesinin yeni yerleşim yerini haritaya çizen benim. ‘Yusufeli Barajı’ rezaletini öğrenince artık yeni yerleşim yerini aklımdan attım. Bir Yusufelili olarak elbette ki sorumluluk taşıdım; yeri geldikçe ilgilendim. Bu yerleşim yeri, konunun uzmanlarınca, jeoloji mühendislerince, kabul edilmemiştir. Çünkü heyelana hazır bir arazi olduğu tespit edilmiştir. Esasen Çoruh havzasında tarihte, 1960’larda Yusufeli’nde, büyük heyelanlar olmuştur. Jeologların ‘heyelana hazır’ dediği bir yerde yerleşim yeri yapmaya kalkışmak, toplu kıyıma alt yapı hazırlamaktan başka bir şey ifade etmez. Sadece, o iş için seçilenlerin cebine kamunun boşa giden paralarını koyar. Bonus’u doğayı bozmaktır; vahşettir. Orada yerleşim yeri için ısrar edenlerin, aklının ve vicdanının incelenmeye alınması gerekir. İlginç sonuçlar çıkabilir” görüşünü dile getirdi.
‘SAYIN EROĞLU YA HESAP BİLMİYOR YA DA DOLDURUŞA GELİYOR’
Bu ülkede ‘ben yurtseverim’ diyen herkesin, diplomasını alırken yemin etmiş inşaat mühendislerinin, ekonomistlerin, ülkeyi ve kurumlarını yönetenlerin okuması ve cevap vermeleri için bir kere daha projeye yönelik uyarılarını sıralayacağını kaydeden Çoruh, şunları söyledi: “Dünyada baraj kenarında muhteşem yerleşim yeri görülmemiştir. Barajların, görev yapsın yapmasın, etrafı mikrop yuvasıdır. Yeni bakterilerin üreme sahasıdır. Karbondioksit ve metan gazı üretim alanıdır. Yusufeli Barajının yıllık 400 milyon lira gelir getireceğini söylemek için üç halden birine duçar olmak gerekir: Hesap bilmemek, kamuyu yanlış bilgilendirmekten fayda görmek, ummak ve birilerinin dolduruşuna gelmektir. Sayın Eroğlu ya hesap bilmiyor veya başka bir arızası var. Tarladaki domatesi, Etilerdeki lüks manavdaki fiyattan satmaya çalışıyordur. Bunu domates üreticisi yapmaz. Başka bir açıklaması olan beri gelsin. Bu barajlı santral iddia edilen enerjiyi, her yıl, asla ve asla, üretemeyecektir. Bunun gerekçeleri yıllardır söylenmiş hesabıyla herkese gösterilmiştir.
‘ÜRETİME GEÇEN BARAJLARDAKİ DURUM UTANÇ VERİCİ’
Üretime geçen Muratlı, Borçka ve Deriner barajlı santrallarında durum beklenenden, yıllardır haykırılan değerlerden daha utanç vericidir. En yukarıdaki Deriner, 2014 yılında 1.150 milyon kilovatsaat enerji üretmiştir. Proje iddiası, 2 137 milyon kilovatsaat’tı. Yusufeli santralından geçecek su, Deriner’den geçen sudan (120/154=0,78) beşte dördü oranından daha azdır. Derinerin net düşü yüksekliği Yusufeli santralından 2 metre daha azdır. Bunun sonuca tesiri yüzde 1 civarındadır. Bu durumda Yusufeli santralında üretilebilecek enerji aynı yıl akışında Derinerinkinin yüzde 79’u civarında olacaktır. Bunun karşılığı, (1 150x 0,79 =) 910 milyon kilovatsaat’tır. Bu miktarı geçemez. Suların çok olduğu yıllarda bu rakam 1,1 milyar kilovatsaat’ çıkabilir. Yanılmayalım; size her yıl bu kadar olacakmış gibi satacaklardır.
‘YUSUFELİ BARAJI İÇİNDE KALACAK YOLCUSU OLMAYAN OTEL GİBİ’
Yusufeli Barajı’nın içinde bekletecek su olmadığı yönündeki iddialarını yineleyen Çoruh, “bu barajın enerji üretimine katkısı yoktur, büyük zararı vardır. Bunun sebebini, kendisi, fizik dersinden sınıfı normal bir talebe olarak geçmişse bilir. Barajlar hizmetlerini su bekleterek yaparlar. İçinde bekletecek suyu olmayan barajın elektrik üretiminde hizmeti olabilir mi? Olur diyen bir Allahın kulu varsa beri gelsin. İçinde yolcu kalmayan otelin gelirinden bahsedilebilir mi? Yok. Ama masrafı, yapılış giderleri vardır. Yusufeli Barajı da içinde kalacak yolcusu olmayan otel gibidir. Gelirinden bahsetmenin adını siz koyun” görüşünü dile getirdi.
‘BARAJLARIN YÜKSEKLİĞİ AHMAKLARI KANDIRMAK İÇİN KULANILIYOR’
Barajların yüksekliğinin ahmakları kandırmak için pazarlama tekniği ve aracı olarak kullanıldığını öne süren Çoruh, “Barajlar rantabilitesiyle değerlendirilir; onurlu yönetici ve ayık toplum, barajların yüksekliğinden mutluluk duymaz. Çoruh Enerji Planı elektrik üretmek için yapılmamıştır. 15 adet barajdan 11 adedinin içinde bekletecek su yoktur. Bu durumu, 8 yıldır haykırdık. Yapılanlar, ülkeyi borca batırmak, havzayı insandan boşaltmak; coğrafyamızı yırtmak içindir. Yaşananlar aynen öyledir. Şimdi takke düştü, yorgan kaydı, kel göründü, kabak göründü. Bakan Eroğlu, yıllarca sesime, çığlıklarıma kulaklarını tıkadı. Kendisine verilen görevi yaptı, yapıyor. Bütün yurtseverleri hesap sormaya bir kere daha çağırıyorum. Bu mahkemeler bile gerçeği öğrenince şaşıracaklardır. Susmak bu büyük melanete yol vermektir. Takdir, aklı, vicdanı ve yurttaşlık bilinci olanlara bırakılmıştır” ifadelerini kulandı.
Odatv.com
