Doğu Berlin’de Castro'yu karşılayan Türk diplomat

E. Büyükelçi Ergun, “Bizim Yoldaşlar” başlıklı bölümde zamanın illegal Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Laz İsmail’le (İ. Bilen) karşılaşmalarını satırlara şöyle döküyor...

E.Büyükelçi Uğur Ergun, Dışişlerine girdiğinin üçüncü yılında 28 Şubat 1975’te üç buçuk yıl süreyle görev yapacağı yeni açılan Demokratik Alman Cumhuriyeti’ndeki Büyükelçiliğimize atanır. O zaman 2. Dünya Savaşı sonrasından itibaren Batı ve Doğu Almanya olarak Almanya ikiye ayrıldığı gibi, Berlin de ünlü duvarla Doğu Berlin ve Batı Berlin olarak ikiye ayrılmış haldedir ve Doğu Berlin de Varşova Paktı’na bağlı Demokratik Alman Cumhuriyeti’nin başkentidir. Ergun, gri ve donuk Doğu Berlin’deki büyükelçilikten her gün Batı Berlin’e geçerek monotonluktan uzaklaşmaktadır ama Doğu Berlin’i de yaşamaktadır görevi nedeniyle.

E. Büyükelçi Ergun, diplomatlıkta sebat etmeyen ve mesleğin ilk basamaklarında Dışişleri’nden ayrılıp iş dünyasını seçen Mehmet Öğütçü ile birlikte imza attığı ve Destek Yayınları’ndan çıkan “Bir Başkadır Diplomatların Dünyası” adlı kitapta 70’lerin iki kutuplu dünyasının Doğu Berlin’inde yaşadığı ilginç gelişmeleri de anlatıyor.

E. Büyükelçi Ergun, “Bizim Yoldaşlar” başlıklı bölümde zamanın illegal Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Laz İsmail’le (İ. Bilen) karşılaşmalarını satırlara şöyle döküyor:

TKP ASANSÖRDE

“1976 yılında Doğu Berlin’de Avrupa Ülkeleri Komünist Partileri Kongresi toplandı. Toplantıyı büyükelçilik adına benim izlemem öngörülmüş ve toplantının yapılacağı Cumhuriyet Sarayı’na girebilmem için kimlik bilgilerim ve arabamın plakası Doğu Alman yetkililerine bildirilmişti. Toplantıdan kısa bir süre önce satın aldığım Amerikan otomobilin üzerinde hala Amerikan (New Jersey) plakası vardı. (…)

Kongrenin açıldığı gün (öğleden sonra saat 5’te) Cumhuriyet Sarayı’nın park yerine girdiğimde benim arabadaki New Jersey plakasını gören Doğu Alman görevlilerin gözleri fal taşı gibi açılmış, kimliğimi gördükten sonra beni park yerine yönlendirmişlerdi. Toplantı binasına girmek üzere olan delegelerin de gözlerinin benim arabanın plakaları üzerinde olduğunu hissediyordum.

Bu arada, arabamdan inerken ellerinde Batı Berlin’in ünlü büyük mağazası Kadewe’nin plastik torbaları olan bir delege grubu dikkatimi çekti. Bilahare Türkçe konuşmaları doğal olarak hayretimi mucip oldu. Aynı asansöre binip onlara “İyi günler” deyince çok şaşırdılar. Ben kendimi takdim ettim, onlar kendilerini takdim etmeden, “İyi günler” diye karşılık verdiler. Esasen kendilerini takdim etmelerine pek de gerek yoktu. Doğu Almanya’nın Leipzig şehrinde üslenen Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyeleri olduğunu tahmin etmek pek de zor değildi. En yaşlı olanını fotoğraflarından tanımıştım. Parti lideri Laz İsmail lakaplı İsmail Bilen’di. (…)”

BİR MASAL GİBİ

E. Büyükelçi Ergun’dan kitapta daha pek çok renkli ve ilginç anekdot yer alıyor ama Doğu Berlin’de yaşananlar bir başka. Kitap yayınlanmadan çok daha önce Ergun’dan dinlediğim hikayeler kitapta Ergun’un kaleminden sürükleyici şekilde anlatılıyor. Doğu Berlin’de Küba’nın efsanevi lideri Fidel Castro’yla karşılaşmasından tutun da Yunanistan Komünist Partisi başkanının kızını evinde ağırlamasına kadar yakası açılmadık anektotları kitapta okumak mümkün.

Tabii Berlin Duvarı 1989’da yıkıldı. İki Almanya birleşti. Bir Doğu Alman olan Merkel, birleşen Almanya’nın 16 yıl başbakanlığını yaptı. 1970’lerden, Ergun’un Doğu Berlin yıllarından bu yana 46 yıl geçti, köprülerinden altından çok su aktı. Şimdi yıllar sonra Doğu Berlin’de Ergun’un yaşadıkları adeta bir masal gibi.

KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Muzaffer Ayhan Kara

Odatv.com