Darbenin anatomisi

Soner Yalçın yazdı: "SSCB yıkılınca partiden 'sosyalist' adı çıkarıldı. İsim sürekli değişti; sonunda 'Birlik Dayanışma ve Kalkınma Partisi' oldu! Ülkenin adı bile Burma idi, Myanmar oldu..."

Aung San (1915-1947)…

Burmalı idi.

Sosyalistti. İngiliz karşıtı olduğu için üniversiteden atıldı.

Halkın Devrimci Partisi'ni kurdu.

İkinci Dünya Savaşı'nda Japon Ordusu içinde yer alan Burma Bağımsızlık Ordusu'na komutanlık etti.

Japonlar, Burma'da faşist hükümet kurdu. Aung San hükümette yer alsa da, Burma Ulusal Ordusu, Burma Komünist Partisi ve Halkın Devrimci Partisi arasında gizli toplantılar yaparak Japonya'ya karşı “Anti-Faşist Halkın Özgürlük İttifakı”nı kurdu. (Daha sonra ismi Sosyalist Parti'ye dönüştü.)

Ülkesine bağımsızlığını 27 Ocak 1947'de kazandırıp başbakan olduktan altı ay sonra suikastle öldürüldü.

Saldırıyı kim tertipledi? Burma Komünist Partisi, Aung San'ın kendileriyle “birleşik cephe hükümeti” oluşturmak için görüştüğünü, suikastın bunu önlemek için yapıldığını iddia etti. Saldırıyı soruşturan Aung San'ın İngiliz avukatı F. Henry ve özel dedektif F. Collins de öldürüldü. İngiliz BBC kanalı 1997'de suikastın 50. yıldönümünde yayınladığı belgeselde saldırı silahlarını İngilizlerin verdiğini ortaya çıkardı.

Aung San…

Bugün ülkesinde Milletin Babası olarak kabul ediliyor…

Kızı, babasından daha çok tanındı dünyada…

KIZININ YOLU BAŞKA

Babası öldürüldüğünde Suu Kyi iki yaşındaydı…

Annesi Khin Kyi politikacıydı. Bağımsızlık sonrası parlamentoda bulundu. Burma'nın 1953'te ilk Sosyal Refah Bakanı; ve ilk kadın diplomatı olarak 1960'da Hindistan Büyükelçisi oldu.

İşte… Böyle bir baba ve annesin kızı Suu Kyi, (ki teyzesinin eşi Thakin Than Tun komünist parti lideriydi) Hindistan'da Metodist İngiliz Lisesi'nde okudu, Delhi Üniversitesi'ni bitirdi. Oxford/ Aziz Hugh's Üniversitesi'nden mezun oldu. Felsefe, politika ve ekonomi okudu…

Birleşmiş Milletler'de çalıştı. Tibet kültürü üzerine çalışan Dr. Michael Aris ile 1972'de evlendi. Oğulları oldu; Alexander ve Kim.

İngiltere ve Hindistan'da öğretim üyeliği yaptı. Felç geçiren annesine bakmak için 1988'de Burma'ya döndü. Tesadüf müydü?

Askeri darbeyle 1962'den beri ülkeyi yöneten, “Ne ABD ne SSCB” diyen Bağlantısızlar Hareketi üyesi Sosyalist Program Partisi lideri General Ne Win, 8 Ağustos 1988'deki “8-8-88 Ayaklaması” sonucu istifa etti.

Dünyada küreselleşme rüzgârı esiyordu: Kamulaştırma, sağlık hizmetlerinin bedava olması, okuma seferberliği, toprak ağalığı ve tefeciliği yok eden yasalar çıkarma, toprak reformu yapma artık Burma'da önemsenmiyordu. Herkes, bir günde zengin olma hayali kuruyordu…

Bunu sağlayacak kişi Batı'dan gelen “Teyze/Daw” idi: Suu Kyi

MÜSLÜMAN AÇILIMI

Suu Kyi bir anda Burma'da neoliberalizmin sembol ismi oldu. Anayasa reformu, küreselleşme, demokratikleşme mesajları verdi. Ulusal Demokrasi İttifakı'nı kurdu. “Ilımlı Budizmin” demokrasiye uygunluğunu dile getirdi. Bir dönem ülkeye girmesi yasaklanan Hıristiyan Evangelistler ile işbirliği yaptı.

Sosyalist Program Parti üyesi General Saw Maung gelişmelerden rahatsızlık duyup 1988'de darbe yaptı. Ancak.

Devir değişiyordu:

SSCB yıkılınca partiden “sosyalist” adı çıkarıldı. İsim sürekli değişti; sonunda “Birlik Dayanışma ve Kalkınma Partisi” oldu!

Ülkenin adı bile Burma idi, Myanmar oldu.

Yeni yönetim, Suu Kyi'den ülkeyi terk etmesini istedi, ret yanıtı alınca ev hapsine attı.

Bu, Kyi'nin Batı'da tanınmasına yol açtı. Sakharov Ödülü, Olof Palme Ödülü, Nobel Barış Ödülü ve Amerikan Kongresi oybirliğiyle Altın Madalya Ödülü verildi. Amerikan Freedom House'dan İngiliz Chatham House'a kadar ödül vermeyen kalmadı…

Kyi'nin Batı'daki lobi faaliyetlerini yürütenlerden biri ağabeyi Amerikan vatandaşı mühendis Aung San Oo idi.

Uzatmayayım.

Kyi'nin ev hapsi sona erince ilk ziyaretçisi ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton oldu. Ardından Başkan Obama evine gitti. David Cameron, Suu Kyi'yi ziyaret ederek 1950'lerden beri Burma'ya giden ilk İngiliz başbakanı oldu.

Kyi, 2012'deki seçimde meclise girdi. 2015'de seçimi ardından dışişleri bakanlığı gibi çeşitli bakanlıklar ve “Başbakan”/Devlet Danışmanlığı yaptı.

Parantez açmalıyım; iktidara gelmeden önce “Müslüman Açılımı” yapacağını söyledi. İktidara gelince Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti artırdı.

Suu Kyi'ye “babasının askerleri” bu hafta başında darbe yapınca, Uygur Türklerini savunanlar haberi “demokrasiye darbe” diye verdi!

Hz. Ali'nin sözüdür:

Cahilin cahilliğini kanıtlamak kolaydır; fakat ona itiraf ettirmek güçtür.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Soner Yalçın

Odatv.com

Darbenin anatomisi - Resim : 1

arşiv