CIA bu işin neresinde

Soner Yalçın yazdı: Aylardır Türkiye'de S-400 meselesini tartışıyoruz. Peki, CIA bu işin neresinde? S-400 alımı konusunda Türkiye'de ortalığı yıkanlara “sufle veren” kim?

Konuyu, CIA'ya getireceğim…

Konuyu, uçak-füze alımlarına getireceğim…

Önce şunu yazmalıyım:

Analitik düşünme, parçalardan yola çıkıp bütünü çözümlemek/geliştirmektir. Sorunun çıkış noktası, sebepleri, doğurduğu sonuçlar ve çözüm önerileri gibi soruna dair konular tek tek değerlendirip problemi ortadan kaldırılmaya çalışır…

-Analitik düşünme becerisi gelişmiş kişiler; sorgulayıcıdır, araştırmacıdır.

-Analitik düşünme becerisi gelişmiş kişiler; toplumsal olarak doğruluğu kabul görmüş bilgileri bile sorgulamaktan çekinmez. Doğrunun yer, zaman, duruma göre değişkenlik göstereceğini bilir…

Evet… Bilginin doğruluğuna kanaat getirmenin en iyi yolu analitik düşünme yapısıyla sorgulama yapmaktır. Aksi durumda bağnazlık, ezbercilik ve benzeri kabuller söz konusu olur. Sonuçta:

Sorgulama ve araştırma becerisine sahip olmayan toplumların olayları-kavramları doğru yorumlama işlevi de oldukça zayıftır. Rüzgâra kapılırlar…

İşte son yıllarda siyaset dünyasında gördüğümüz manzara budur.

İşte son yıllarda iktidarın yaptığı ve halen inatla sürdürdüğü birçok hatanın sebebi budur.

İşte son yıllarda muhalefetin iktidarın her icraatını eleştirmesinin-kötüleşmesinin sebebi budur.

Bağnazlık salt siyaseti değil, toplumsal kavrayışı da tahrip ediyor.

Şimdi geleyim CIA'ya…

Geleyim uçak-füze meselesine…

UÇAK KAÇIRAN CIA

Haberi bu 18 Şubat'ta Daily Mail yazdı:

CIA şeflerinden Jim Fees üç yıl önce öldü. Tek varisi olan kızı, babasının Soğuk Savaş döneminde aldığı madalyayı Londra'da açık artırmada 22 bin sterline sattı.

Haberin ilginç yanı, CIA ajanı Jim Fees, görevinin gizliliği gereği bu istihbarat başarı madalyasını evindeki resim tablosunun arkasına gizlemesiydi.

Haberde dikkatimi şu cümleler çekti:

Jim Fees 1977'de CIA Kahire Şefi idi. CIA Başkanı George Bush'un elinden madalyasını Mısır'da başardığı bir operasyon sonucu almıştı:

Sovyetler Birliği'nin, Mısır'a verdiği/sattığı “MIG-23” (NATO ismi, Flogger) savaş uçağını Mısır'dan ABD'ye kaçırılmasını organize etmişti! (MOSSAD da 1966'da “Diamond” operasyonuyla Suriye'den Sovyet MIG 21 kaçırmıştı!)

Tek motorlu, tek kişilik ve oldukça çevik MIG 23, 1968'de seri üretilmeye başlanmış ve başta ABD olmak üzere Batılıların çok ilgisini çekmişti. Kısa ve ham pistten dikine kalkabilme özelliğine de sahipti uçak.

MIG 23'ün Mısır'dan kaçırmasının sebebi uçağın sadece teknolojisi hakkında bilgi sahibi olmak değildi. Ki bu konuda neler yaptıkları kitap konusu olur.

ABD, gözdağı vermek için MIG 23 uçağı kaçırmıştı!

Mesele salt savaş üstünlüğü falan değildi; Mısır'a ve hayli bereketli pazarına -1957'den beri silah satan- Sovyetler Birliği'nin hâkim olmasını istemiyordu. (Aynı yıl Dünya Bankası ve IMF aracılığıyla temel gıda maddelerine verilen devlet sübvansiyonlarını sonlandırarak 70 kişinin ölümüne yol açan “ekmek isyanlarını” tertipledi. Mısır-Libya arasında savaş çıkardı.)

Amerikalıların derdi şuydu:

Sovyet desteği” ile başlayan silah satışı “Sovyet etkisine” evrilmiş ve Mısır'da “Sovyet nüfuzunun” artmasına dönüşmüştü.

ABD bundan çekiniyordu…

MIG 23 savaş uçağı bunun sembolüydü…

Gelelim ana konumuza:

HİNDİSTAN'A TEHDİT

S-400 (NATO ismi, SA-21 Growler)…

Rusya yapımı füze savunma sistemi.

1980'de geliştirilmeye başlandı; ve 2007'de üretildi. Hayali uçakları bile vurma kapasitesine sahip. Economist gibi Batı medyasına göre dünyadaki en iyi savunma sistemlerinden biri.

Rusya, Çin ve Türkiye'de var. Hindistan ile 2018'de anlaşma imzalandı; ön ödeme yapıldı. Teslimat bekleniyordu ama bu ülkede de “alıp-almama” konusunda tartışmalar çıktı/çıkarıldı. Bu sebeple, 2020'de yapılacak teslimat 2021'ye kaydırıldı!

Amerikan yönetimi bugün Hindistan'ı tehdit ediyor:

– “NATO üyesi Türkiye ile yaşadığımız ciddi tartışmaya bakıp, ders alın! En iyisi siz bizden General Atomics şirketi tarafından üretilen İHA alın. Lockheed Martin F-21 ve Boeing F/A-18 hayalet uçak alın!”

Gelelim sonuca:

Aylardır Türkiye'de S-400 meselesini tartışıyoruz.

Peki, CIA bu işin neresinde?

S-400 alımı konusunda Türkiye'de ortalığı yıkanlara “sufle veren” kim?

Kimler S-400'ü Türkiye'den “kaçırtmaya” çabalıyor…

Yani:

Bağnazlık, ezbercilik ancak analitik düşünme yapısıyla sorgulanırsa gerçeğe ulaşılır.

S-400 tartışmasına bu açıdan bakınız.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ.

Odatv.com

soner yalçın arşiv