Bu yazdığım suç mu

“Birileri” tıpkı FETÖ döneminde olduğu gibi gerçek gazetecilerin yazmasının-konuşmasının önüne geçmek istiyor. Büyük hatadır...

Odatv her dönem neden hedef?

Nazım Hikmet'ten Aziz Nesin'e hepsinin başına aynı olay geldi:

Yazılamayanı yazarsanız, söylenemeyeni söylerseniz “nişan tahtası” yapılırsınız.

Odatv'nin haber yapması istenmiyor.

Size tek örnek vereyim:

Haberiniz vardır; PKK üst düzey yönetici Kasım Engin öldürüldü.

Medya haberlerine göre, Kasım Engin, 25 Mayıs 2020 günü PKK yayın organına demeç verirken MİT-Sinyal İstihbaratı Başkanlığı ile Dış Operasyonlar Başkanlığı- yerini -Kandil eteklerindeki Bradost- tespit etti.

TSK başarılı askeri operasyonla bombaladı.

Tarihin garip cilvesi:

Kasım Engin, Almanya'da üniversitede elektrik-elektronik okudu ve bu alanda mastır yaparken 1989'da PKK'ya katıldı. Elektronik konusunda uzman olmasına rağmen böylesine hatayı nasıl yaptı?

Kırmızı bültenle aranan başına 10 milyon ödül konan PKK yöneticisinin ölümü üzerine yorum yazmak suç mu?

Mesela… İddiaya göre Kasım Engin Hollanda'daki Fırat Haber Ajansı (ANF) ile görüşürken yeri tespit edildi. Fakat. ANF diyor ki, “Biz o röportajı 25 Mayıs'tan sekiz gün önce yaptık!”

Şunu biliyoruz; PKK dünyanın en yalancı terör örgütüdür; kuşkusuz ANF yalan söylüyor olabilir. Ya doğru ise?

Devam edeyim:

“YENİ AÇILIM”

Öldürülen Kasım Engin, 2012'de PKK Merkez Komitesi üyeliğine getirildi. Mayıs 2020'de ise bu görevine ek olarak PKK Yürütme Komitesi üyesi oldu. Yani, PKK içindeki statüsü çok arttı. Bu ne anlama geliyor?

Kasım Engin, Alevi ve babası Maraşlı Türkmen dedesi idi. Bunu şundan yazdım:

PKK içinde Barzani'ye yakın olan Sünni -PKK askeri kanat sorumlusu- Murat Karayılan ile bu ilişkiyi sorgulayan -üst siyasi bürodaki- Kasım Engin gibi yöneticiler arasında ayrılık var mı? Evet.

Öcalancı Kasım Engin grubu “çözümü” Türkiye içinde mi arıyor? Çünkü: PKK yönetiminde “halkı kırdıracağı” için hendek savaşı stratejisine karşı çıkan Kasım Engin ile bu tür şiddet içeren askeri yöntemleri savunanlar arasında görüş farklılığı mı vardı? Evet.

Bugünlerde… Barzani ve James Jeffrey gibi Amerikalılar eliyle “yeni açılım” gündeme getirilirken/ “açılımcılar” ortaya çıkarken Kasım Engin'in ortadan kaldırılması ne anlama geliyor? Öcalan'ı PKK içinde güçsüzleştirmek olabilir mi? O halde şunu sorabilir miyiz:

Kasım Engin PKK içinden alınan istihbarat bilgisiyle mi öldürüldü? Bilgiyi kim ne amaçla verildi? Vs.

Bu soruları sormak suç mu?

Oysa. Devletlerin istihbarat kurumları bilgilerini medya gibi açık kaynaklardan edinir. PKK konusunda gazeteciler haber yazmayacak- siyasi değerlendirmeler yapmayacaksa istihbarat kurumları bundan zararlı çıkmaz mı? Ki gazetecinin görevi -haberi bilgiyi nereden alırsa alsın- kamuoyunu aydınlatmak değil midir?

Şuraya geleceğim:

DEMEÇ GAZETECİLİĞİ

Müyesser Yıldız'ın tutuklanması Türkiye'de milattır. Muhtemelen irtibat kurması için “görevlendirilen” -psikolojik tedavi gören- bir astsubayın söylediklerini not eden Müyesser Yıldız, bu habercilik eylemi sebebiyle nasıl tutuklanır?

İşin özünde gazetecilik hapse atılarak tehlikeli bir süreç başlatıldı. Artık… Gazeteci hangi haberi yapacağını -istibdat döneminde olduğu gibi- devlete mi soracak? Bu sebeple sert bir örnek yazdım:

PKK konusunda haber-analizler artık suç kapsamında mı? Kuşkusuz… Kendine karşı silahlı kalkışma yapan -PKK gibi- her terör örgütüyle devlet mücadele eder. Ama… İktidar gazetecinin eline “kelepçe” vurarak, açık kaynakları yok ederek “açılım masallarına” yine kanmaz mı?

Birileri” tıpkı FETÖ döneminde olduğu gibi gerçek gazetecilerin yazmasının-konuşmasının önüne geçmek istiyor. Büyük hatadır:

Bırakınız yazalım…

Bırakınız konuşalım…

Bu ülke menfaatinedir.

Barışları tutuklamak doğru değildir…

Müyesser Yıldız'ı tutuklamak doğru değildir…

Odatv'yi kapatmak doğru değildir…

Anlatmadan-yazmadan-yorumlamadan gazetecilik olmaz.

PKK yönetimi içindeki çatışmaları yazmak nasıl suç olur? Tek yanlı haber doğru değerlendirme yapmayı güçleştirir.

Gazetecilik, hürriyetin ayrılmaz parçasıdır. Bilgi-haber olmayan yerde cehalet olur.

Gazeteciliği özgürleştirin…

Ülkenin Odatv'ye ve Barışlara, Müyesser'e ihtiyacı var; bunu iktidarın kavraması gerekiyor.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ.

Odatv.com

soner yalçın arşiv