BU OLAY KENAN EVREN’İN HANGİ HİKAYESİNİ HATIRLATTI

Ekrem Dumanlı Oscar Haritası'nı açıkladı

Bugün Zaman Gazetesi’ni okumaya başladığımda ilginç bir şeyle karşılaştım.

Ekrem Dumanlı üstadımız gazetede “epik sinema” üzerine yazı yazmıştı.

Ekrem Dumanlı’nın “tasfiye olacak gazeteciler” konsepti ile yazdığı o ders veren üslubundan rahatsız olmuş iken Dumanlı’nın bu yazını okumak beni biraz kıllandırdı.

Dumanlı yazısında Türk sinemasının Oscar alması için yapılması gerekenlerin yol haritasını vermişti.

Bu konuyu yazmak lazım diye düşündüm. Bir fikir alışverişi yapayım diye Soner Yalçın’ı aradım.
Yalçın'a sordum; "ne yapalım" diye.
Önce bir kahkaha attı. Sonra dedi ki bana; dinle bak:

"Yıl 1982.
Mahmut diye -Allah rahmet eylesin- eski balet bir arkadaşım vardı.
Mahmut at yarışı oynardı. Aynı zamanda at yarışlarını telefonla yarış oynayan kahvelere canlı yayında anlattırdı.
Adam gibi adamdı. Neyse...
Bir gün....
Gazi Kupası koşulacak. Ankara Sakarya Caddesi'nde birahanedeyiz. Bu Gazi Koşusu'nda dönemin en iyi safkan atları koşar.
Birahanede bulunan yılların 'kurt' yarışçıları -atın adını şimdi hatırlamıyorum, 'Arkadaş' idi galiba...Arkadaş'a oynadılar.
Herkes Arkadaş isminde hemfikir.
Gazi Koşusu o yıllar TRT'den canlı da yayınlanıyor.
Atlar koşmaya başladı.
Ve büyük sürpriz, Arkadaş geçildi.
Yarışı Elliyeşiller'in atı Toraman kazandı.
Canlı yayında jokey ve atın sahibine ödülü dönemin (ki anımsayınız o sıkıyönetim günlerini) güçlü -kuvvetli Paşası Kenan Evren verecek.
Ödül töreni canlı yayında.
Kenan Evren jokeyi ve atın sahibini kutlamak için birkaç söz söyleyecek.
Aldı eline TRT mikrofonunu ve ilk sözü, 'Ben Toraman'ın birinci geleceğini tahmin etmiştim!' dedi.
O sırada...
Sakarya Caddesi'ndeki birahanede...
Canlı yayını izleyen...
Yılların at yarışı 'kurtları'...
Sanki bir yerden komut almışlar gibi, ayağa kalkıp TV ekranına şöyle haykırdılar:
'Ulan bunu da bilme be bunu da bilme!'
O yıllarda Kenan Evren maşallah her konuda uzmandı.
Ekrem Dumanlı'nın hali nedense bana bu olayı hatırlattı!”

Ben de bu hikayenin üzerine oturup da “epik sinema” üzerine Dumanlı’ya ne yazayım?

Hakikaten ne yazayım…

Epik sinemadan anladığınız bu mu üstad Dumanlı?

Size baştan “epik sinema” yı anlatmam lazım…

Türk sineması diye başlayıp, Çağrı filmiyle devam edip Ömer Muhtarla bitirdiniz “epik sinema” yı…

Ne diyeyim…

Bilmediğin halde çok şey biliyormuş gibi görünmek mi daha iyi, yoksa sadece bildiğin konularda konuşmak mı?

Ayhan Bozkurt

Odatv.com

ekrem dumanlı Nobel Haritası Kenan Evren arşiv