Prof. Dr. Suat Çağlayan: "Bize PKK'lı diyenin..."

Milli Eğitim Bakanı Ömer Çelik, "66 aylık çocukların okula gönderilmesini istemeyenler PKK'lı" deyince, bir hayli anne babanın gururu incindi, canı...

Milli Eğitim Bakanı Ömer Çelik, "66 aylık çocukların okula gönderilmesini istemeyenler PKK'lı" deyince, bir hayli anne babanın

gururu incindi, canı acıdı...

Bunlardan biriyle konuşuyordum. Bakanın sözlerine çok kızmış, ne diyeceğini bilemez haldeydi.

İyi eğitimli olan bu babanın da 5.5 yaşında bir çocuğu varmış. "Çocuğumun çok iyi tanıyorum. Henüz okula başlayacak durumda değil. O bir oyun çocuğu," diyordu bana.

Ama doktora giderek bunun için rapor almayı da içine sindiremiyormuş.

"Ne yani," diyordu. "Hem bizi normal olmayan bir işe zorluyorlar, biz bu işe katılmayınca da, 'rapor alın ve çocuğunuzun normal olmadığını kanıtlayın' diyorlar. Bu bize ve çocuğumuza hakaret değil de nedir? Anormal olan kendileri!"

Kendine yapılanı içine sindirememişti. Köpürüyordu.

"Üstelik, onların sapık düşüncelerinin uygulayıcısı olmadığımız için bir de bize PKK'lı demek terbiyesizliğini gösteriyorlar. Bize PKK'lı diyenin..."

Bu sözler ağzından çıkınca yüzü kızarmıştı. Gözlerini önüne indirdi ve sadece cümlesini tamamlamak için olsa gerek, "...gözü çıksın," diyebildi.

****

66 aylık çocuğun babasının kızgınlığı geçecek gibi değildi.

"Başbakan'ın söyledikleri de yenir yutulur şeyler değil," dedi. "Çocuğunu bu yaşta okula göndermek istemeyen bizleri ihanetle suçladı. Neymiş, biz kendi çocuklarımıza 'geri zekalı'demiş oluyormuşuz. Lanet olsun böyle yöneticilere..."

****

Zaman hesabını bile cahilce yaparak, sapkın düşüncelerle çıkardıkları yasaya yanlışlıkla, "Okula başlama yaşı 6'dır (yani 72 aydır)" diye yazan...

Yasanın ardından çıkardıkları bir genelge ile 66 aylık çocukları okula almaya çalışan...

Ve, yasada yazılı olan 6 yıl (yani 72 ay) koşulu varken, genelgenin 66 ay uygulamasının geçersiz olacağını bilmeyen bir yönetimden ne beklenir!

****

Bu durumda olan ailelerin yapması gereken şey, yurttaşlık haklarına sahip çıkarak haklarını aramalarıdır.

Başbakanın kendilerine yaptığı hakaretleri de... MEB'ının kendilerini PKK'lı olmakla suçlamalarını da duymazdan gelsinler...

Hani, "Kötü söz sahibine..." diye özlü sözümüz vardır, işte öyle...

Ama yapmaları gerekeni de yapsınlar.

Önce, il veya ilçe milli eğitim müdürlüklerine bir itiraz dilekçesi versinler. Buradan alacakları ret yanıtı ile idare mahkemelerine dava

açsınlar...

Aldığımız bilgiye göre, neredeyse her il ve ilçede bazı avukatlar* ücretsiz olarak bu davaları takip etmeye hazırmış...

****

Yurtseverlik, yalnız konuşmakla olmaz. Elbette konuşmak da gereklidir. Ama o bir 'hatt-ı müdafaa'dır.

Yanlış ve sapkın uygulamalar karşısında yasaları sonuna kadar kullanmak ise çok daha geniş bir çevrede etkili olur. Ve bu bir 'sath-ı müdafaa' gibi değerlendirilebilir.

Not: Eğer isterlerse, bu davaları takip etmek isteyen avukatların adlarını duyurmaya hazırız.

Prof. Dr. Suat Çağlayan

Odatv.com

Prof. Dr. Suat Çağlayan PKK 66 ay milli eğitim bakanı arşiv