Yurtlarla ilgili skandal… Çocukların hayatı tehlikede

Üniversitelerin açılmasıyla birlikte, üniversite öğrencilerinin barınma sorunu ortaya çıktı.

Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı olan Kredi Yurtlar Kurumu’nun yurtları, öğrencilerinin taleplerini karşılayamaz hale geldi, özel yurtların fiyatları ise ailelerin bütçesini zorladı.

Muhalefet yeni yurtların yapılması gerektiğini ve mevcut yurt sayısının ihtiyacı karşılamaktan çok uzak olduğunu söylerken, AKP ise yurtları övüp eleştirilere tepki gösteriyor.

SAYIŞTAY’IN RAPORUNDA ÇARPICI TESPİTLER

Ülkenin çeşitli bölgelerinde, öğrencilerin “barınamıyoruz” eylemleri sürerken, Sayıştay’ın Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ilişkin 2020 denetim raporu yayımlandı.

Raporda, Bakanlığın öğrenci yurdu olarak kullanıma elverişli olmayan binaların kiralanmasına devam ettiği belirtildi.

Sayıştay denetçileri konuyla ilgili “Bakanlık tarafından geçmiş yıllarda kiralanan konut veya işyeri niteliğindeki bazı binaların, öğrenci yurdu olarak kullanımı uygun olmadığı halde, kira sözleşmelerinin feshedilmediği ve bazı sözleşmelerin süresinin uzatıldığı görülmüştür” ifadelerini kullandı.

Raporda, yurtların sağlaması gerektiği şartların yer aldığı yönetmelikler sıralandı ve “Konut ve işyeri binası olarak tasarlanmış binaların yurt olarak kullanılması, can ve mal güvenliği açısından tehlikeli olacaktır” denildi.

Bakanlığın, konut ve işyeri olarak yapılan binaları yurt binası olarak kullandığı ancak binalarda mevzuatın gerektirdiği fiziki ve teknik değişikliklerin yapılmadığı kaydedildi.

Raporda, kiralanan binaların yurt binalarının gerektirdiği koşulları sağlamasının mümkün olmadığı belirtildi ve şu ifadeler kullanıldı:

“Her ne kadar bu binaların iskân ruhsatlarının yurt binası olarak yenilenmesi şartı getirilse de, bu durum yurt binalarının bir bölümü için ekonomik, teknik ve yasal olarak mümkün görünmemektedir. Zira binalarda esaslı tadilatlarla bile düzeltilemeyecek, taşıyıcı sistem ve betonarme yapı farklılıkları bulunmaktadır. Kaldı ki, bu binalarda kullanımın gerektirdiği basit nitelikteki değişiklikler dahi halen yapılmamıştır. Dolayısıyla, yüksek maliyet ve uzun süre gerektiren imalatların yapılamayacağı ortadadır.”

BAKANLIK YANIT VERDİ: YURT NİTELİĞİ OLMAYAN BİNALAR KİRALANDI ANCAK…

Bakanlık ise Sayıştay denetçilerine verdiği yanıtta, 2013 yılında acil yurt ihtiyacının giderilmesi hedefiyle yurt olarak yapılmamış ve yurt niteliği taşımayan binaların öğrenci yurdu olarak kullanılmak üzere kiralandığı belirtildi. Bakanlık, binaların standartlara uygun yeni yurt binalarının temin edilmesi veya inşa edilmesi durumunda boşaltıldığı ve sözleşmelerinin yenilenmediği iddia etti.

SAYIŞTAY BAKANLIĞI YALANDI: KİRA SÖZLEŞMESİ YENİLEYEN ELVERİŞSİZ 169 BİNA VAR

Bakanlığın yanıtını Sayıştay denetçileri yalanladı.

Sayıştay denetçileri raporlarında şunları kaydetti:

“Bakanlıkça tarafımıza verilen somut veriler incelendiğinde; 2020 yılı içerisinde kapatılan toplam 24 adet yurt binasından, 11’inin sözleşme süresinin dolması, 12’sinin Bakanlık tarafından yeni bir yurt binası açılması ve yalnızca 1 binanın gerekli standartları sağlamaması nedeniyle kapatıldığı anlaşılmaktadır. Buna karşın, sözleşmesi bittiği halde kira sözleşmesi 1 ile 5 yıl arasında yenilenen kullanıma elverişli olmayan 169 adet bina/blok olduğu görülmektedir. Söz konusu sayının acil durum haliyle açıklanması mümkün değildir.

“YURT BİNALARINDA ÖĞRENCİ BARINDIRILMASI TELAFİ EDİLEMEYECEK ZARARLARA YOL AÇABİLECEKTİR”

Yukarıda da ayrıntılı olarak açıklanan deprem, yangın ve imar mevzuatlarının gerektirdiği teknik asgari koşulların sağlanamadığı yurt binalarında öğrenci barındırılması telafi edilemeyecek zararlara yol açabilecektir.

Hal böyle iken bu nitelikteki yurt binalarının kira sözleşmelerinin uzatılmaya devam edilmemesi zorunluluk haline gelmektedir. Bakanlığın alacağı kararlar ve belirleyeceği stratejiler ile ivedilikle bu nitelikteki binaların kullanımının en aza indirilmesi sağlanmalıdır.”

CHP’Lİ SÜMER ODATV’YE KONUŞTU: GENÇLERİMİZ GÖRMEZDEN GELİNDİ

Sayıştay raporunu Odatv’ye değerlendiren, KİT Komisyonu Üyesi CHP Adana Milletvekili Orhan Sümer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yurtlarla ilgili yaptığı açıklamaları eleştirdi.

Sümer, “Üniversite kazanan çocuklarımızın yurt sorunu artık tüm Türkiye’nin gündeminde. Sayın Cumhurbaşkanı yurt sorunu yok açıklamasında bulundu. Hatta Pandemi döneminde 8 kişilik odalarda kalmak zorunda kalan çocuklarımızı da görmezden gelerek ‘Bizim yurtlarımız 2 bilemedin 3 kişilik’ söyleminde bulundu. Banklarda yatmak zorunda kalan, özel yurtların fiyatlarına gücü yetmeyen gençlerimiz görmezden gelindi” dedi.

“ÇOCUKLARIMIZ ASGARİ ŞARTLARI SAĞLAMAYAN BİNALARDA KONAKLAMAK ZORUNDA BIRAKILIYOR”

“’Yeterince yurt var’ deniyor ama Sayıştay’ın Gençlik ve Spor Bakanlığı Raporu tam tersini söylüyor” diyen Orhan Sümer, şunları kaydetti:

“Bakanlık yurt sorununu çözmek için ihtiyaç halinde bina kiralamasına gidebiliyor. Ancak bu binaların belirli mevzuatlara uyması gerekiyor. Mevzuata uymayan binaların sözleşmesinin yenilenmemesi, yani bu binalarda öğrenci barınmaması gerekiyor.

Sayıştay raporuna göre kullanıma elverişli olmayan tam 169 adet bina ile sözleşme yenilenmiş. Çocuklarımız asgari şartları sağlamayan binalarda konaklamak zorunda bırakılıyor.

Yine Rapora göre ‘deprem, yangın ve imar mevzuatlarının gerektirdiği teknik asgari koşulların sağlanamadığı yurt binalarında öğrenci barındırılması telafi edilemeyecek zararlara yol açabilecektir’ deniyor.

Göz göre göre çocuklarımız riske atılıyor. Yeterince var denilen yurtların aslında yetersiz olduğunu, binaların konaklamaya imkan vermediğini Sayıştay’ın Raporu Belgeliyor.”

Sami Menteş

Odatv.com