Aydın Doğan 28 Şubat davası sanığı mı oluyor

Müyesser Yıldız yazdı: Aydın Doğan 28 Şubat davası sanığı mı oluyor

Bir dönemin Genelkurmay karargâhının topyekûn yargılandığı 28 Şubat davasının görülmesine 6-9 Ekim tarihlerinde devam edilecek.

Bu davadaki tuhaflıklar saymakla bitmez.

Kovuşturma süreci dahil davanın 5 yıldır sürmesi...

İddianameyi hazırlayan savcının, Kozmik Oda'yı usulsüz aratan savcı olması...

Dönemin en önemli tanıkları Şevket Kazan, Meral Akşener, Turhan Tayan gibi isimlerin, “Bu hükümete karşı darbe değildi” demesine rağmen, “darbe” davası olarak görülmesi...

Tansu Çiller'in bir türlü ifadesinin alınamaması...

O dönem çocuk olmalarına rağmen Erdoğan'ın kızlarının davaya müdahilliğinin kabul edilmesi...

Sanıkların daha önce bilişim uzmanlarına incelettirdiği ve “sahtelikler” tespit edilen davanın en önemli delili 5 nolu CD'nin bilirkişi incelemesi için Bilkent ve Hacettepe Üniversitelerinin isim vermemesi, bunun üzerine Mahkemenin daha geçen ay ODTÜ'den bilirkişi isteyip, 60 gün süre tanıması, bir anlamda incelemenin bu duruşmaya yetişemeyecek olması...

Dava delili bazı belgeler ile 5 nolu CD'yi Savcılığa veren en önemli tanık Tamer Tatar'ın sanıklardan kaçması veya kaçırılması gibi...

En önemli tanık, YAŞ kararıyla TSK'dan ilişiği kesilen Tamer Tatar'la ilgili yeni bir gelişme var, önce onu aktarayım.

Daha önce yazdık; Mahkemenin Tamer Tatar'a gönderdiği tebligatlar bir türlü kendisine ulaşmadı. Çünkü Savcılığa verdiği adreste bulunamıyordu.

Haziran'daki son duruşmada Mahkeme, “Kolluk kuvvetlerinin Tamer Tatar'ın adresini tespit etmesini, bulunduğunda da duruşma günü beklenmeden ifadesinin bulunduğu adrese göre alınmasını” kararlaştırdı.

Bunun üzerine sanıklardan emekli Albay İsrafil Aydın, duruşmadan 2 gün sonra İstanbul'daki arkadaşlarının da yardımıyla Dr. Tamer Tatar'ın İstanbul'da bir cerrahi merkezinde çalıştığını tespit etti. Öyle ki, gidenler Tatar'a muayene oldu, reçete yazdırdı.

Sonrasında İsrafil Aydın mahkemeye başvurup, Tatar'ın adresini ve kartvizitini teslim ederek, ifadesinin SEGBİS yöntemiyle değil, duruşmaya getirilerek alınmasını ve çapraz sorgusunun yapılması için dilekçe verdi.

Ancak Mahkeme, 22 Temmuz'da İstanbul Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne bir yazı göndererek, Tamer Tatar'ın ifadesinin 6 Ekim'de SEGBİS'le alınmasını istedi.

Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi ise hemen ertesi gün verdiği cevapta, o tarihte 21 duruşma olduğu için bu talebin yerine getirilemeyeceğini bildirdi.

İsrafil Aydın yeniden mahkemeye müracaat edip, “Neden SEGBİS'te ısrar edildiğini” sordu. “Bu konu takdirimizde, nasıl istersek öyle ifade alırız” cevabı verildi.

Bu arada mahkeme geçen ay Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne bir yazı daha yazıp, Tamer Tatar'ın ifadesinin yine SEGBİS yöntemiyle 7 Ekim'de, yani duruşmanın ikinci günü alınmasını rica etti.

İlginç olan SEGBİS yönteminde ısrardan ziyade şu; Tebligat yazısında sanık İsrafil Aydın'ın tespit ettiği değil, yine Tamer Tatar'ın daha önce bir türlü bulunamadığı adresler bildirildi.

AYDIN DOĞAN'IN KELEPÇESİ

28 Şubat davasına sadece 1 hafta kaldı.

Hemen öncesinde Erdoğan'ın yeni eğitim-öğretim yılı vesilesiyle yaptığı konuşmada;

28 Şubat sürecini hatırlatıp;

Türkiye 8 yıllık kesintisiz eğitim garabetini yaşadı... Adeta şah damarımızı kestiler... Kız evlâtlarımız üzerindeki baş örtüsü baskısını kaldırdık...” demesi,

O zaman 600 bin olan İmam-Hatip öğrenci sayısının 60 bine düştüğünü hatırlatması,

Kat sayı uygulamasına vurgu yapması,

Ve iktidarı destekleyen bir gazetenin bugün Aydın Doğan'ın fotomontaj kelepçeli bir fotoğrafını kullanması,

Davadaki bu tuhaflıklar ve uzatmalarla da birleştirilince, akla iktidarın yıllardır özellikle seçim dönemlerinden hemen önce dillendirdiği o hedef akla geliyor; 28 Şubat davasını Aydın Doğan ve medyasına dayandırmanın ayak sesleri duyuluyor!..

Müyesser Yıldız

Odatv.com

Müyesser Yıldız Aydın Doğan 28 şubat davası sanık arşiv