Aradan binlerce yıl geçti değişmedi... Zeus'un tecavüzü gibi

Prof. Dr. Suat Çağlayan yazdı...

Uzunköprü’de ateşe verilen ve teraziyi tuttuğu eli koparılan Adalet Tanrıçası Themis’in heykelini duymuşsunuzdur.

Bu saçmalığı mitolojik magazinle lezzetlendirerek, dünden bugüne Adalet Tanrıçası’nın neler çektiğini anlatmak istiyorum.

Adalet Tanrıçası olarak bilinen Themis, bir elinde terazi diğer elinde kılıç ve gözleri bantlı olarak betimlenir. (Güya terazi; hakkın eşit olarak dağıtılmasını, kılıç; adaletin keskin olarak korunacağını, gözlerin bağlı olması da; adaletin dağıtılışı sırasında hiç kimseden etkilenilmeyeceğini gösterirmiş!)

Her ne kadar mitolojik olarak doğal ya da tanrısal adaletin simgesi olsa da bugün, dünyasal adaletin simgesi olarak kullanılmaktadır.

Bunun için, adaletle ilgili tüm kurum ve kuruluşların sayfalarında Themis’in resmi bulunur, kimi kurumlarda da onu betimleyen heykeller vardır.

Aradan binlerce yıl geçti değişmedi... Zeus'un tecavüzü gibi - Resim : 1

ZEUS’LA BAŞLADI THEMİS TECAVÜZÜ

Tanrıça Themis, mitolojik dönemden başlayarak bugüne kadar büyük saldırılara uğradı. Çünkü adaleti korumak ve hakkı savunmak o gün bu gündür en dertli ve zor konulardan biri olmuştur.

Neler çekmiş, neler!

Tanrı ve tanrıçaların yaşadığı Olimpos’ta hakkında sürekli dedikodular çıkarılmıştır. Zeus ve çevresi, Themis’i değersizleştirerek onun kişiliğinde adalete olan güveni yerle bir etmiştir.

Ancak ilginçtir Themis, Zeus’un yozlaştırmaya çalıştığı düzene bir Adalet Tanrıçası olarak ses çıkarmamış, hatta daha da ileri giderek tecavüzcüsü olan Zeus’la yakınlık bile kurmuştur. (Kim bilir belki de bir tür Stokholm Sendromu bile yaşamış olabilir. Hani bir kadının saldırganına aşık olması türünden bir ilişki!)

ZEUS’UN TACİZİNE SES ÇIKARMIYOR

O dönemin Baştanrısı Zeus’un Adalet Tanrıçası’na yaptıklarını duyan Olimpos’un tanrı ve tanrıçalarının gözü Themis’in üzerindeydi. Böyle olunca da Themis ve Zeus uzun süre saklayamadılar bu ilişkiyi.

Çünkü tanrısal doğurganlıkla Adalet Tanrıçası, Zeus’tan çok sayıda çocuk doğurdu. Hepsi kız olan bu çocukların üçü Moira yani Yazgı Tanrıçaları, diğer üçü ise Hora yani Zaman Tanrıçaları olarak adlandırıldı. Aslında başka Themis’in başka çocukları olduğundan da söz edilmektedir ama bunları şimdilik geçelim.

Kızlarına Yazgı Tanrıçaları adını Zeus vermiş olmalıydı.

“Bu senin yazgın Themis! Benim tecavüzlerime katlanmak ve bu çocukları doğurmak zorundasın!” demek istemiştir herhalde!

Bunu tam olarak bilmiyoruz ama bilinen şey, Themis’in Zeus’a karşı koyamadığı ve -bir süre- onun tecavüzlerine katlandığıdır. Biraz rahatına düşkün -ya da korkak- bir tanrıça olmalı ki, bir Prometeus kadar olamamış, gördüğü haksızlıklara katlanmıştır. Bununla da kalmamış, Zeus’un toplantılarında onun hukuk danışmanı gibi katılarak Olimpos’taki despot Tanrısal yönetimin bir parçası olmuştur.

THEMİS’İN BUGÜNÜ

Aradan binlerce yıl geçti. Dünyanın birçok ülkesinde farklı tiplerde Zeus’lar türedi!

Ve her despot yönetimin başında bulunan Zeus’ların yanında, onun uygulamalarına hukuksal kılıflar bulan Themis’ler ortaya çıkmış.

Yeni Zeus’lar kimi zaman Olimpos’taki despottan bile ileri gitmişler, Olimpos’un Zeus’u bile Themis’in gözlerini bağlamazken onlar - kendi talimatları tam olarak uygulansın diye- Adalet Tanrıçası’nın gözlerini bağlamışlar.

Gözleri bağlı olan Themis’in, çağdaş Zeus’ların isteklerinin dışına çıkamayacağı düşünülmüş olmalı.

YAKILAN, KOLU KIRILAN, TERAZİSİ DÜŞEN THEMİS

Zeus’un Themis’e yaptıkları, bugünkü Zeus’ların Adalet’e yaptıklarından elbette çok daha azdı!

Çünkü Olimpos’un Tanrılar Tanrısı Zeus’un Adalet Tanrıçası’na yaptıkları kendisiyle sınırlıydı. Oysa bugünün Zeus’ları Adalet Tanrıçasını seks kölesine çevirmiş durumda!

Şöyle ki,

Themis’in simgelediği adalet artık sadece bir kişi tarafından değil, o kişinin geniş çevresinde yer alan yöneticiler, tarikatlar, hukukçular ve daha binlerce yandaş tarafından ayaklar altına alınıyor.

Bu kadar tecavüzcüsü olunca insanın aklına başka bir yorum geliyor;

Belki de Themis’in gözleri, “tecavüzcüsünü görmesin!” diye bağlanmıştır, kim bilir!

Bu konuyu şiirleştiren Sunay Akın, bakınız ne diyor:

Beyaz Adam

Özgürlük gibi adaleti de

Bir kadın heykeliyle simgeledi

Ama elinde terazi tutan zavallı kadın

Gözleri bağlı olduğu için

Kendisine tecavüz edenin

Kim olduğunu göremedi!

TECAVÜZLER TANRIÇASI THEMİS

Themis heykelini yakmaya kalkan saldırgan cahiller, ağababaları Zeus’ların, Adalet Tanrıçası Themis’e zaten saldırmakta olduklarını bilmiyor olmalıydılar.

Başımızdaki Zeus’lar, çok sinirlenmişlerdir Themis’i yakmaya kalkanlara…

Çünkü onlar sessiz sedasız ve sürekli olarak Adalet Tanrıçasına olmadık şeyler yaparken, sen işgüzarlık yaparak kadını yakacak, kolunu kıracak ve terazisini yerlere atacaksın!

Ve böylece herkesin dikkatini ‘adalet tecavüzcülerine’ çekeceksin!

Bırakalım insanların dikkatini, ya kadın uyanır da bantlı olan gözlerini açar ve başını arkaya çevirerek kendisine tecavüz eden Zeus yandaşlarını görürse…

Ve o gün kendine gelir de bir Prometeus cesaretiyle Zeus’un peşine düşerek elindeki kılıcı kullanmaya kalkarsa…

Ve her taraftan duyulacak şekilde;

“Yeter artık!” diye çığlık atarak adaletten umudunu kesmeyenleri harekete geçirirse…

Söyleyin bakalım, kim kurtarır despot iklimin Zeus’luğuna soyunanları…

Prof. Dr. Suat Çağlayan

Odatv.com

suat çağlayan Edirne heykele saldırı Uzunköprü adalet tanrıçası themis zeus