AKP-Cemaat kavgası artık...

“Senin anan ayyaş!” “Nereden biliyorsun?” “Anam ananı meyhanede görmüş!” kıvamında. Cüneyt Ülsever yazdı...

Ahmet Davutoğlu 2013’de ABD/Pensilvanya’da Fethullah Gülen’i ziyaret etmiş. Bu ziyaret o dönem kamuya duyurulmadı. Nedense milletten gizlendi. İki yıl sonra “görüşme” ifşa edilince Başbakan bilgi vermek zorunda kaldı.

Başbakan 2013’te ABD Pensilvanya’da Fethullah Gülen ile yaptığı ve son günlerde gündeme getirilen görüşmesinin detaylarını Milliyet’e anlattı. Gülen’i, Eylül 2013’te, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve ile o tarihte Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın bilgisi dâhilinde ziyaret ettiğini belirtti.

Dedi ki:

“Elimizde istihbarat raporları var, neyi hedeflemekte olduklarını görüyorduk. Dışarıda ne çevirmekte olduğunu biliyorduk. Son bir hamle, çağrı yapmak istedik. Fırtına gelir ya, hissedersiniz... Meşruiyet çizgisi içinde kalınması ve Türkiye'ye dönmesini istedik.”

Erdoğan’ın 2013 yılı Mayıs ayında Gülen’e “dön!” çağrısı yaptığını anımsatan Davutoğlu, “Bunu iyi niyetimizle yaptık, sivil toplum alanında tutabilir miyiz diye yaptık”, dedi.

Devamında:

“Onlar (Cemaat) kaydetmeye meraklı, neyse kayıtları çıkarsınlar. Hayatta yalan söylemedim,” demekten kendisini alamadı.

“Hayatta yalan söylemedim!”, diyen Ahmet Davutoğlu’nu dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise yalanladı!

“Atatürk Havalimanı VIP Salonu’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, ‘Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bir açıklaması oldu. 2013 senesinde Fethullah Gülen’i ziyaret ettiğini ve bu konuda da sizin izniniz ve görüşünüzün alındığını söyledi. Buna ilişkin neler söyleyebilirsiniz?’ sorusu üzerine:

‘Benimle ilgili kısmında bir yanlışlık var. Ben sonradan öğrenmiştim’ yanıtını verdi. (odatv-02.05.2015)

Lafı kıvırmayalım. Gül’ün “yanlışlık var” sözleri diplomatik dilde esasen “yalan söylüyor” anlamındadır.

Bir (eski) Cumhurbaşkanı (eski) Dış İşleri Bakanı/(şimdiki) Başbakan’ı yalan söylemekle suçluyor!

Bu bir skandaldır!

“Hayatta yalan söylemedim” diyen Prof.Dr. Ahmet Davutoğlu’nu bizzat Abdullah Gül yalanlıyor!

Eski ABD Başkanı Bill Clinton zamanında Monica Lewinsky adlı genç bir Beyaz Saray stajyeri ile evlilik dışı cinsel ilişkiye girmekle suçlanmıştı. Clinton bu ilişkiyi önce halk önünde açıkça ret etti. Ancak soruşturma açıldı ve Büyük Jüri önünde hesap vermekten kurtulamadı. Amerikan Başkanı 1998 yılında Büyük Jüri önünde ne ile suçlandı, hatırlıyor musunuz?

Yalan söylemekle!

O tarihte ABD’li bir yargıçla sohbet ediyordum. Ben Clinton’un evlilik dışı ilişki (zina) ile suçlandığını zan etmiştim. Yargıç bana “ne münasebet Başkan’ın özel hayatı ABD halkını ilgilendirmez, bu mesele sadece ve sadece Bayan Clinton’ı ilgilendirir”, dedi.

Hiddetle bana:

“Başkan yalan söyledi”, diye çıkıştı. “Onun için hesap veriyor!”

Adeta bağırarak ilave etti:

“Bir Başkan kendisine bütün varlığını emanet eden ABD halkına yalan söyleyemez!”

Ülkenin çıkarları ile alakası olmayan bir çapkınlık macerasının inkârı ABD’de “yalan” olarak nitelendirildi ve Başkan Büyük Juri önünde hesap verdi!

AKP-Cemaat Kavgası artık midemi bulandırıyor.

Seviye o kadar düştü ki aralarındaki “gizli görüşmeyi” bir taraf yıllar sonra ifşa ediyor, “beraber yediler içtiler” kıvamında ifşaatlarda bulunuyor (Ekrem Dumanlı). Öbür taraf da derdest olunca:

“Uyarmaya gittim!”, deyiveriyor:

“Elimizde istihbarat raporları var, neyi hedeflemekte olduklarını görüyorduk. Dışarıda ne çevirmekte olduğunu biliyorduk.”

Neyin uyarısı? Madem elinde raporlar vardı, madem Hükümet olarak neyi hedeflemekte olduklarını görüyordunuz, madem dışarıda ne çevirmekte olduklarını biliyordunuz; ey Başbakan neden doğrudan hukuki işlemlere girişmedin?

Neden ve neyi pazarlık etmeye yeltendin?

Eylül 2013’de “gel kardeş kardeş ülkeyi üleşmeye devam edelim!” çağrısı sadece üç ay sonra (17/25 Aralık 2013) “Fethullah Gülen Terör Örgütü” suçlamasına dönüştü!

Malkara Keşan, hoppala Paşam!

Ekrem Dumanlı’nın deşifre ettiği “ahlaksız buluşma”ya Başbakan bir de suç ortakları aramış.

“11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve ile o tarihte Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın bilgisi dâhilinde ziyaret ettim”, diyor.

11. Cumhurbaşkanı da:

“Benimle ilgili kısmında bir yanlışlık var. Ben sonradan öğrenmiştim”, diyerek kendisini sıyırmaya çalışırken Başbakan’a “yalancı!” demek zorunda kalıyor

Aklım almıyor. Nasıl bir ilişkiler yumağı Türkiye’yi yönetiyor?

Ahlak bu seviyede sukut eder mi?

Bir ülkede Başbakan yalan söylerse geriye ne kalır?

AKP-Cemaat kavgası artık:

“Senin anan ayyaş!”

“Nereden biliyorsun?”

“Anam ananı meyhanede görmüş!” kıvamında yürütülüyor.

-----------------------------------------

Not: Fotoğraf sanatı meraklılarına duyuru:

Fotoğrafevi 2006 Ocak ayında Ara Güler’in Genel Yayın Yönetmenliği’nde açıldı. Türkiye’nin ilk ve tek foto röportaj dergisi İZ’i yayınlamaya başladı. Ödünsüz kalite ısrarından vazgeçmediği için günümüz dinamikleriyle ve popüler dijital ortamla baş edemedi ve 2014 yılında “49. Özel Ara Güler” sayısıyla yayın hayatına “virgül” koydu.

Eğer İZ’e abone olursanız dergi yaşayabilir. 1500 aboneye ulaşabilirlerse yayın hayatına tekrar “merhaba” diyecekler.

Ön abonelik için başvuru adresi: http://fotografevi.com/abonelik-formu.html)

[email protected]

Cüneyt Ülsever

Odatv.com

cüneyt ülsever AKP cemaat arşiv