RTE’nin ağababası ABD

Yalakalıkta sınır tanımayan gazetecilere alıştık. Star, Yeni Şafak, Akit, Sabah ve Milliyet’te (hâşâ bu gazetenin eski yazarlarını kast etmiyorum)...

Yalakalıkta sınır tanımayan gazetecilere alıştık. Star, Yeni Şafak, Akit, Sabah ve Milliyet’te (hâşâ bu gazetenin eski yazarlarını kast etmiyorum) mukim bazı gazetecilerin RTE’nin vücudunda yakaladıkları organı yalamalarına, sadece 2 yıl önce sövdükleri RTE’ye şimdilerde methiyeler düzmelerine, yalakalık uğruna yalan söylemelerine, ona buna çamur atmalarına, utanmadan ve sıkılmadan röportajlarda söylenen sözleri tahrif etmelerine, söylenmemiş sözleri söyletmelerine, gazetecilik tarihine geçecek üfürük deyimler uydurmalarına (“milk port”-süt liman) artık alıştık.

Türk medyasında haysiyetsizlik bir norm oldu.

***

Benim hala alışmakta güçlük çektiğim konu ise yalakalıkta sınır tanımayan siyasetçiler oluyor. Bu ülkede ABD ile iyi geçinmeden siyaset yapmanın zor olduğunu kabul edenlerdenim. Ancak, ABD’ye yaranma yarışının bu kadar pespaye hale geldiği bir dönem hatırlamıyorum.

“Dünyada bi-polar dönem sona ermiştir, biz dış işlerinin eski monşerleri gibi ABD’nin peşine takılmayacağız, dünyaya kendi ağırlığımız koyacağız” diyerek yola çıkan Hükümet şimdilerde ABD’nin dizinin dibinden ayrılmıyor!

Ötesi, komşusunu ABD’ye vurdurmak için çırpınıyor, kıvranıyor.

***

Bülent Arınç ünlü 1 Mart tezkeresi 2003’de TBMM’de ret edildiği gün Meclis’in Başkanı idi. Tezkerenin TBMM’de ret edilmesini Hıristiyan dünyanın Müslüman dünyayı vurmasına engel olan “milli iradenin zaferi” olarak ilan etmişti.

Aynı Arınç şimdi ise utanmadan ve sıkılmadan aynen şöyle diyor:

“Bir yaptırım veya bir müdahale veya bir cezalandırma olacaksa Esad rejimine karşı, kimyasal silah kullananlara kaşı, bunu ABD yapacak gibi görünüyor”.

Bülent Arınç bir zamanlar saygı duyduğum siyasilerden birisi idi.

Arınç’ın ağababası RTE. RTE’nin ağababası ABD!

Erdoğan’a yağ çekmek uğruna Türkiye Cumhuriyeti’nin ABD karşısında bu kadar küçük duruma düşürmesine çok ama çok kızdım.

Bülent Arınç’ın söyledikleri mealen şudur:

“Bizim Başbakan Mısır ve Suriye konusunda çığırından çıktı. Ancak, her iki konuda da tek başına yaptırıma kalkmaya maçası yetmiyor. Malum, ABD’den çekiniyor. Tabiri caiz ise ödü kopuyor. Ama bizim adımıza Hıristiyan ABD Müslüman Suriye’yi vurursa bize sadece minnet duygularımızı ifade etmek düşer.”

***

Arınç yıllar sonra 1 Mart Tezkeresi ile ilgili tavrını: ‘’Ben TBMM Başkanı olduğum için oy kullanmadım. Kullanabilseydim hayır verirdim. Türkiye’de devlet olduğunu anlattık. Şahsiyetli olursanız güçlü olursunuz’’ diye özetlemişti.

Şimdi ise Suriye’ye saldırmak adına 4 Ekim sonrası gerekecek yeni tezkere için tavrını şöyle açıklıyor:

“CHP karşı çıkar. MHP’de umarım karşı çıkar. Ağızlarının çalımına bakarsak onlar da böyle bir operasyonun içerisinde Türkiye’nin yer almasını istemiyor olabilirler. Gücümüz yeterse biz çıkarırız. Böyle bir koalisyonun içerisinde yer alırız.”

***

-Nereden nereye geldin be Arınç!

-Ne yap’can be mecbuur!

Cüneyt Ülsever/Yurt

Odatv.com

arşiv