Soner Yalçın yazdı: Gülüşmeler, şakalar eşliğinde üç genci idama gönderenler kimlerdi

“Adalet Partisi oylarına bir mümin olarak nasıl ihanet ettin? Onu da söyle.” (Gülüşmeler, DP sıralarından alkışlar.) Üç gencin idam oylamasında oluyordu bunlar! Ve oylamaya geçildi…

Meclis gündeminde milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması oylaması var. Bundan 44 yıl önce… TBMM genel kurulu, 24 Nisan 1972 tarihinde çok gergin geçen bir toplantıya tanık oldu. O gün Meclis’te lehte veya aleyhte karar verenler bu günü hiçbir zaman unutamadı. Çünkü söz konusu olan, yirmili yaşlardaki üç üniversiteli gencin ölüm kararıydı…

O gün…

TBMM’de 450 milletvekilinin 323’ü genel kurul salonundaydı.

Oturumun konusu şuydu:

1) Erzurum Ihça Nahiyesi Özlük Köyü, Cemil oğlu Mukaddes’ten doğma 1947 doğumlu Deniz Gezmiş;

2) Yozgat iline bağlı Çekerek İlçesi Kuşsaray Köyü, Beşir oğlu Mediha’dan doğma 1947 doğumlu Yusuf Aslan;

3) Kayseri Sarız ilçesi Bahçeli Mahallesi, Hıdır oğlu Selver’den doğma 1949 doğumlu Hüseyin İnan hakkındaki ölüm cezası oylanacaktı…

Meclis gergindi…

İlk sözü usule ilişkin itirazı olan CHP Milletvekili Bülent Ecevit aldı: “İlke olarak ölüm cezalarıyla ilgili görüşme maddesinin bu kadar öncelikle, ivedilikle bir an önce görüşülmek…

Sadık Tekin Müftüoğlu: İvedilik yok.

Bülent Ecevit (Devamla): Görüşülmek istenmesini doğru bulmam. Çünkü ölüm cezasını gerektiren konular, üzerinde uzun uzadıya düşünmeyi, vicdan muhasebesi yapmayı gerektiren konulandır. (AP sıralarından “Ne vicdanı?” sesleri.)

Bülent Ecevit (Devamla): Aleyhinde konuşmamın bir başka nedeni, TBMM Adalet Komisyonu’nda, ölüm cezalarının kaldırılmasını isteyen iki kanun önerisi görüşülmüştür.

Orhan Cemal Fersoy: Anayasa var, Anayasa.

Soner Yalçın yazdı: Gülüşmeler, şakalar eşliğinde üç genci idama gönderenler kimlerdi - Resim : 1

Bülent Ecevit (Devamla):Biri, Selâhattin Hakkı Esatoğlu tarafından hazırlanmış olan ve yaklaşık olarak bundan iki yıl kadar önce verilmiş bir kanun önergesi; öbürü de, Sayın Celâl Kargılı’nın verdiği kanun önerisi… Meclis huzurunda ölüm cezasının kaldırılmasını öneren kanun teklifleri bulunduğu sırada, onlar görüşülmeden, ölüm cezalarıyla ilgili mazbataların görüşülmesini asla doğru bulmuyorum. (AP sıralarından müdahaleler.)

Başkan: Müdahale buyurmayın, müdahale etmeyin efendim. Genel Kurul’dan sükuneti rica edeceğim efendim. Sayın Kargılı buyurun, takrir aleyhinde.

Celal Kargılı: Adalet Komisyonu Başkanı dün bize, kanun teklifimiz hakkındaki komisyon raporunu Meclis Başkanlığı’na sunulduğunu bildirmiştir. Bu durum karşısında teklifimizin; Meclis Genel Kurulu’nda idam cezalarının infazıyla ilgili tasarının görüşülmesinden önce görüşülmesinin sayısız hukukî ve kamu vicdanı yararı vardır.

Yanıt AP’den Kemal Bağcıoğlu’dan geldi:

“Şerefli Türk Ordusu’nun örfî idare mahkemeleri tarafından idamlarına karar verilmiş Deniz Gezmiş ve diğer arkadaşının ölüm cezasının yerine getirilmesi rejimle ilgili bir asayiş meselesidir. Bunun öncelikle görüşmesinde millî menfaatler vardır. (AP sıralarından “Bravo” sesleri.)

Kürsüye Dışişleri Bakanı Halûk Bayülken gelip noktayı koydu:

“Hükümetimiz, ‘idam cezası kaldırılsın’ diye bir teklif verme niyetinde değildir. (AP ve DP sıralarından alkışlar.)

Meclis idamları esas hakkında görüşmeye başladı…

POLİS-ASKER ÖLDÜRMEDİLER

Meclis Başkanı, CHP Milletvekili Mevlüt Ocakçıoğlu’nun esas hakkındaki şerhini okuttu:

“Bu delikanlılar Amerikalıları kaçırdılar, fakat çağrıya uydular, öldürmediler ve ailelerine iade ettiler. Bunlar tek polis-asker öldürmedi. Bu gençler, bankalardaki paraları aldılar, soydular; ancak nefislerine kullanmadılar. Banka kredileri yolsuzluğunu ve kitabına uydurularak yapılan soygunları protesto etmek için soydular. Hareketlerinde bir hunharlık, bir şenaat derecesi görülmemektedir.”

Partileri grupları adına ilk sözü DP Milletvekili Nuri Eroğan aldı:

“Şayet bu melunların hayatlarının bağışlanması yolunda el kaldıracak olanlar bulunursa, bunlar bilsinler ki; tarih, bu ellerin sahiplerini son müstakil Türk Devleti’ni yok etmeye matuf olarak kabul edecek ve Türklük onları hiçbir zaman affetmeyecektir. (DP sıralarından alkışlar)

AYBAR’A SALDIRI

Türkiye İşçi Partisi’nden TBMM’ye giren; ancak partiden ayrılan Mehmet Ali Aybar genel kurula şöyle hitap etti:

“Ölüm cezaları uygulanmamalı denilirken kimse, bunların cezasız kalmasını, serbest bırakılmalarını önermiyor. Bu suçları neden işlemişler, bu noktaya nasıl, neden gelmişlerdir? Gençler, kurtuluşun sol’da olduğuna inandıkları halde, sola hayat hakkı tanınmamasını, sol’un boyuna kanun dışına itelenmesini gösterebiliriz. Türkiye İşçi Partisi (TİP) serüvenlerine kısaca bir göz atmak, bize bu konuda bir fikir verecektir. (AP sıralarından “Ne alâkası var bunun” sesleri.)

Mehmet Ali Aybar (Devamla): TİP’e ilk saldırı 1962’de İstanbul’da yapıldı. Beyaz Saray’daki anayasa toplantısı zorla dağıtılmak istendi. Sonra Gültepe, Gaziantep, Adana, Akhisar, İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir, Ödemiş baskınları oldu. Kaç kere üyeler, yöneticiler linç edilmek tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

Rasim Cinisli: Orada müseccel komünistler vardı. (Gürültüler, “indirin şunu” sesleri.)

Musa Doğan: Senin kafan sakat, kafan.

Başkan: Lütfen müdahale etmeyin de dinleyelim efendim.

Ahmet Buldanlı: Komünisttir bunlar.

Mehmet Ali Aybar (Devamla): Geçen 10 yıl zarfında, soldan en ufak bir saldırı gelmemiştir. (AP sıralarından “tuh sana, yuh sana” sesleri).

Mehmet Ali Aybar: Faşizm, irtica açıkça himaye görüyordu. Bir partinin komando yetiştirme kampları açmasına göz yumuluyor ve soldan kelle isteyen toplu namazlar tertipleniyordu.

Musa Doğan: Senin kelleni uçurmadılar.

Mehmet Ali Aybar: Grev yaptılar diye Zonguldak’ta işçiler kurşunlatıldı. Derken, İstanbul’da Kanlı Pazar, Konya, Kayseri olayları, Ümran Öktem olayları oldu. Meydanlarda, yurtlarda sol öğrenci avı yapılıyor, katiller bulunamıyordu. Endonezya’daki gibi bir katliam hazırlandığı söyleniyor; bazı gazeteler bunu açıkça yazıyorlardı. Bu olaylar zincirinin baskı ve etkisiyle solcu gençler önce nefislerini korumak için silâhlanmak zorunda kaldılar; ve silâhlı eylem fikrine daha sonra gelindiği anlaşılmaktadır. Türkiye’de oyun içinde oyun oynanıyordu; ve sol, oyuna getiriliyordu. Durumun böyle olduğunu bile bile üç genci ipe gönderecek misiniz? (AP sıralarından, “Göndereceğiz” sesleri).

Soner Yalçın yazdı: Gülüşmeler, şakalar eşliğinde üç genci idama gönderenler kimlerdi - Resim : 2

Fuat Azmioğlu:Mahkeme kararlarına aykırı konuşuyor.

(AP sıralarından “Onun bir ismi de Aybarof” sesleri)

İlhan Egemen Darendelioğlu: Bir de kızıl bayrak getirsin oraya, öyle konuşsun. Açıkça komünizm propagandası yapıyor, komünistleri müdafaa ediyor.

Mehmet Ali Aybar: Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın sehpada sallanan naaşları milletimizi ikiye ayırmamalıdır. (AP ve DP sıralarından gürültüler ve sıra kapaklarını vurmalar).

Musa Doğan: Bir milletin içine Nazım Hikmet’i soktunuz onun için ikiye ayırıyorsunuz.

Başkan: Sayın Çiloğlu çok rica ederim, Sayın Darendelioğlu çok rica edeceğim. (DP sıralarından kürsüye yürümeler.)

Soner Yalçın yazdı: Gülüşmeler, şakalar eşliğinde üç genci idama gönderenler kimlerdi - Resim : 3

Mehmet Ali Aybar tartışmalar ardından kürsüden indi.

Kargaşalıktan sonra kürsüye DP grubu adına Cevat Önder geldi:

Demin burada kuzu postuna bürünmüş bir kurdun…

Ali Yılmaz: Kuzu değil, komünist.

Cevat Önder: Konuşması olmasa idi huzurunuzu işgal etmeyecektim. Üç kişi hakkında verilen idam cezası, şerefli sıkıyönetim mahkemeleri tarafından verilmiştir. Komünistlerle beraber miyiz, değil miyiz? Bunu ortaya koymak mecburiyetindeyiz. (DP sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)

ŞAKA YAPARAK OYLANDI

CHP grubu adına Necdet Uğur şöyle konuştu:

“Bu üç kişi suçlu mudur, değil midir? Bunun tartışmasını yapmamalıyız. Bilirsiniz ki, Meclisler mahkeme değillerdir. On sene sonra, yirmi sene sonra, bu toplumdaki bizim yerimizde oturacaklar, eğer bir başka türlü bakacaklarsa bu olaylara, onların elinden niçin bu hakkı alıyoruz da, birtakım insanları ölüm cezasına gönderiyoruz? ‘Bir gün affedilecekler’ diyorsunuz. Arkadaşlar, eğer Türkiye’nin Yüce Meclis’i bir gün onları affetme noktasına gelecekse, siz geleceğe ipotek koyma hakkını nereden alırsınız?.. (CHP sıralarından “Bravo” sesleri ve alkışlar, AP sıralarından gürültüler ve müdahaleler…)

Adalet Partisi grubu adına Seyfi Öztürk’ün konuşması milletvekillerini tahrik etti ve Meclis’teki gerilimi iyice artırdı.

Sonra…

Milli Güven Partisi grubu adına Emin Paksüt konuştu.

Adalet Komisyonu Başkanı İsmail Hakkı Tekinel konuştu.

Başbakan Nihat Erim konuştu.

Konuşmalar sürdü. Laf atmalar sürdü…Tartışmalar sürdü.

Ve en acısı, kimi zaman gülündü:

AP’den ayrılıp Erbakan’ın MNP’sine gitmiş Hüsamettin Akmumcu’ya şaka yapıldı:

Sabri Keskin: Pusulayı oku, pusulayı oku…

Hüsamettin Akmumcu: Pusulayı mı oku diyorsunuz? Onu da okuyayım;

“Adalet Partisi oylarına bir mümin olarak nasıl ihanet ettin? Onu da söyle.” (Gülüşmeler, DP sıralarından alkışlar.)

Üç gencin idam oylamasında oluyordu bunlar!

Ve oylamaya geçildi…

Eller kalktı…

O ELLER HALA HAVADA ASILI

Sonuçta…

450 milletvekilinden 323 kişi oylamaya katıldı.

Kabul edenler: 273 (28’i CHP’liydi)

Reddedenler: 48

Çekimser: 2

Oya katılmayanlar: 118 (66’sı CHP’liydi)

Açık üyelik: 9

“İdam edilsinler” diye el kaldıranların eli; aradan bunca yıl geçmesine rağmen hâlâ havada asılıdır. Vicdanlarının rahatsız olduğunu düşünüyorum.

Soner Yalçın yazdı: Gülüşmeler, şakalar eşliğinde üç genci idama gönderenler kimlerdi - Resim : 4

Kimdi bu milletvekilleri:

Cevdet Akçalı, Fazıl Güleç, Selahattin Kılıç, Melih Kemal Küçüktepepınar, Cavit Oral, Ahmet Topaloğlu, Emir H. Postacı, Kemal Satır, Turgut Topaloğlu, Alpaslan Türkeş, Hüsamettin Uslu, M. Zeki Adıyaman, Ali Avni Turanlı, Hasan Dinçer, Hamdi Hamamcıoğlu, Ali İhsan Ulubahşi, Kazım Uysal, Yavuz Acar, Salih Aygün, Orhan Alp, Oğuz Aygün, Musa Kazım Coşkun, Orhan Eren, İ. Sıtkı Hatipoğlu, Mustafa Maden, H. Turgut Toker, Ferhat Nuri Yıldırım, Aydın Yalçın, Şerafettin Yıldırım, Mustafa Kemal Yılmaz, Hasan Akçalıoğlu, İhsan Ataöv, Süleyman Çiloğlu, Ömer Eken, Rafet Eker, Hasan Ali Gülcan, Mustafa Rona, İsmet Sezgin, Fikret Turhangil, Nahit Menteşe, İbrahim Aytaç, Cihat Bilgehan, M, Şükrü Çavdaroğlu, Kemal Erdem, Ahmet İhsan Kırımlı, M. Nurettin Sandıkçıoğlu, Osman Tarı, Şadi Binay, Mehmet Sıddık Aydar, Mehmet Bilgin, Nihat Bayramoğlu, Halil İbrahim Cop, Ahmet Çakmak, M. Şükrü Kıyıkoğlu, Barlas Küntay, A. Mukadder Çiloğlu, Mehmet Özbey, Cemal Külahlı, Ertuğrul Mat, Kasım Önadım, Mustafa Tayyar, Mehmet Turgut, Ahmet Türkel, E. Kemal Bağcıoğlu, Zekiye Gülsen, Mesut Hulki Önür, Refet Sezgin, Nuretin Ok, Yakup Çağlayan, Kemal Demirer, Abdurrahman Güler, İhsan Tombuş, Arslan Topçubaşı, Sami Arslan, Mehmet Emin Durul, Hasan Korkmazcan, Ali Uslu, Hasan Değer, Behzat Eğilli, Abdüllatif Ensarioğlu, Necmettin Gönenç, Sabahattin Savcı, Nazif Yıldırım, İlhami Ertem, Rasim Cinisli, Samet Güldoğan, Hayrettin Hanağası, Hüsamettin Atabeyli, Sabahattin Aras, Turhan Bilgin, Rıfkı Danışman, Naci Gacıroğlu, Cevat Önder, Mehmet İsmet Angı, Orhan Oğuz, Şevket Asbuzoğlu, Seyfi Öztürk, M. Şemsettin Sönmez, Ali İhsan Göğüş, İ. Hüseyin İnceoğlu, Mehmet Kılıç, Erdem Ocak, Mehmet Lütfi Söylemez, Mustafa Kemal Çilesiz, Nizamettin Erkmen, Hidayet İpek, Abdullah İzmen, İ. Kayhan Naiboğlu, E. Emin Turgutalp, Necati Alp, Mustafa Kahraman, Nurettin Özdemir, Ekrem Saatçi, Halil Akgöl, Talat Köseoğlu, Hüsnü Özkan, Ali Yılmaz, Ali İhsan Balım, Süleyman Demirel, Yusuf Uysal, Mazhar Arıkan, Kadir Çetin, Cavit Okyayuz, Turhan Özgüner, Sadettin Bilgiç, İbrahim Abak, İsmail Arar, Ferruh Bozbeyli, Tekin Erer, Nuri Eroğan, Orhan Cemal Fersoy, İlhan Egemen Darendelioğlu, Hasan Güngör, Mustafa Fevzi Güngör, A. Şeref Laç, Osman Özer, Akgün Silivrili, İsmail Hakkı Tekinel, Naime İkbal Tokgöz, A. Turgut Topaloğlu, Hasan Türkay, Mehmet Yardımcı, Şevket Adalan, Mustafa Akan, Şükrü Akkan, Muzaffer Fazlı Arınç, Burhanettin Asutay, Münir Daldal, Ali Nailli Erdem, İhsan Gürşan, Nihad Kürşad, Akın Özdemir, Orhan Demir Sorguç, Latif Aküzüm, İsmail Hakkı Alaca, Mustafa Doğan, Kemal Kaya, Veyis Koçulu, Osman Yeltekin, Orhan Deniz, Sabri Keskin, Mustafa Toçular, Hasan Tosyalı, M. Şevket Doğan, Turhan Feyzioğlu, Hayrettin Nakiboğlu, Vedat Ali Özkan, Enver Turgut, Mehmet Türkmenoğlu, Mehmet Atagün, Feyzullah Çarıkçı, Hasan Korkut, Cevat Eroğlu, Mustafa Kemal Güneş, Cevat Ademoğlu, Vehbi Engiz, Sabri Yahşi, İrfan Baran, Bahri Dağdaş, Mustafa Kubilay İmer, İhsan Kabadayı, Necati Kalaycıoğlu, Etem Kılıçoğlu, Baha Müdderrisoğlu, Tahsin Yılmaz Öztuna, Faruk Sükan, Ahmet Fuat Azmioğlu, Vefa Tanır, Ali Erbek, Mesut Erez, İlhan Aksoy, Ahmet Karaaslan, İsmail Hakkı Şengüler, Ertuğrul Akça, Mustafa Orhan Daut, C. Selçuk Gümüşpala, Hilmi Okçu, Vehbi Sınmaz, Kamil Şahinoğlu, Önal Şakar, Atilla İmamoğlu, Veysi Kadıoğlu, M. Zekeriya Kürşad, Esat Kemal Aybar, Abdürrahim Türk, Abdülkadir Kermooğlu, Abdülkadir Özmen, Adnan Akarca, Mualla Akarca, Ahmet Buldanlı, İzzet Oktay, Nimet Ağaoğlu, Kasım Emre, Hüsamettin Başer, Esat Kıratlıoğlu, M. Naci Çerezci, H. Avni Kavurmacıoğlu, M. Nuri Domanoğlu, Haydar Özalp, Ata Bodur, Cengiz Ekinci, Hamdi Mağden, Kemal Şensoy, Hasan Basri Albayrak, Erol Akçal, Salih Zeki Köseoğlu, Yaşar Bir, Nuri Bayar, Güngör Hun, M. Vedat Önsal, Mustafa Boyar, Talat Asal, Doğan Kitaplı, Nafiz Yavuz Kurt, Hüseyin Özalp, Bahattin Uzunoğlu, İsmet Yalçıner, Zeki Çeliker, Mehmet Nebi Oktay, Hilmi Biçer, Kadir Eroğan, Tevfik Koraltan, Yusuf Ziya Önder, Enver Akova, Orhan Öztrak, İsmet Hilmi Balcı, Osman Hacıbaloğlu(...)

Soner Yalçın yazdı: Gülüşmeler, şakalar eşliğinde üç genci idama gönderenler kimlerdi - Resim : 5

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Odatv.com

Soner Yalçın yazdı: Gülüşmeler, şakalar eşliğinde üç genci idama gönderenler kimlerdi - Resim : 6

deniz gezmiş yusuf aslan hüseyin inan idam arşiv