RTÜK'te bir skandal daha

Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) özel hattan televizyon yöneticilerine gönderdiği mektupta, yangın yayınlarıyla ilgili tehditte bulundu...

RTÜK'te bir skandal daha

Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) özel hattan televizyon yöneticilerine gönderdiği mektupta, yangın yayınlarıyla ilgili tehditte bulundu. Tehdide rağmen yayınlarına devam eden televizyon kanallarına ceza için toplanacak RTÜK toplantısı öncesi yeni bir gelişme yaşandı.

HANGİ GEREKÇEYLE

RTÜK Üyesi İlhan Taşcı, "ihsası rey" (oyunun rengini belli etme) bahanesiyle toplantıya alınmadığını açıkladı.

Taşçı'nın mesajı şöyle:

"Bugün Üst Kurulda, beni 'ihsası reyde' bulunmakla suçlayan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in teklifiyle toplantıya katılmam engellendi ve salondan ayrılmak zorunda bırakıldım Gerekçe yangın haberlerine sansürü kamuoyuna duyurmak! Konuya ilişkin birazdan ayrıntılı açıklama yapacağım."

ODATV'YE AÇIKLAMA

Odatv'ye yaptığı açıklamada Taşçı dünkü paylaşımları gerekçesiyle toplantıya alınmadığını vurgulayarak "Tek gerekçe kamuoyunu bilgilendirmem... Toplantıya alınmamanın hukuki bir dayanağı yok. Bu karar yok hükmündedir" dedi.

TAŞÇI DÜN YAZMIŞTI

RTÜK'ün dün muhalif medyaya ceza keseceğini açıklayan Taşçı'nın mesajları şöyle:

"RTÜK, “yangınları göstermeyin” talimatına uymadıkları gerekçesiyle Fox TV, Halk TV, Habertürk, KRT ve Tele1 kanallarına idari para cezasını yarınki Üst Kurul toplantısında görüşecek. Siz misiniz RTÜK’ün “sansür” talimatını yok sayıp halkı doğru bilgilendiren! Daha bitmedi.... RTÜK ve Başkanı Ebubekir Şahin’i yangınları sansürleme çabası nedeniyle eleştirel haber yapan Fox TV, KRT, Halk TV, Tele1 ve TR35 kanalına da para cezası Üst Kurulda karara bağlanacak. RTÜK’ün basın ve halkın haber alma özgürlüğüne bakışı yarın bir kez daha test edilecek."

TOPLANTIYI ANLATTI

RTÜK üyesi Okan Konuralp da karara tepki gösterdi. "RTÜK’ün bugünkü toplantısı, çökmekte olan bir siyasi iradenin hezeyanlarına sahne oldu" ifadelerini kullanan Konuralp toplantıya dair şunları yazdı:

"Kurul üyemiz İlhan Taşçı, ishas-ı rey yaptığı gerekçesiyle, -Ebubekir Şahin’in talebiyle- oy çokluğuyla toplantıdan çıkartıldı. Bu karar kurulun hukuk tanımaz hezeyanlarının ilk örneğiydi.

Devamında, Muhabirinin 'O kadar hızlı geliyor ki alevler, kabus gibi…' ifadesini de kullandığı canlı yayını nedeniyle FOXTv’ye para cezası verdi.

RTÜK, Ebubekir Şahin’in “Yangın haberlerine sansür” talimatına yönelik -aralarında CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun “Ağır sansür altındayız” tepkisinin de olduğu- açıklamaları, yorumlarıyla haberleştiren kanalları da cezalandırdı; yani doğrudan siyasilere de sansür uyguladı.

RTÜK, Fatih Altaylı’nın aşı karşıtlığını hiçbir bilimsel veriye dayanmaksızın sürdürenlere yönelik tepkisi nedeniyle Habertürk’ü de cezalandırdı. Aşı karşıtları eminim “RTÜK’ün bu akıl/ bilim dışı desteğini” unutmayacaktır!!!

CHP Milletvekili Atila Sertel’in Mehmet Barlas hakkındaki sözlerine de siper olan RTÜK, sansür talimatına tepkiler de dahil orman yangınlarıyla ilgili yayınları nedeniyle 6 kanala, toplam 17 dosyadan oy çokluğuyla ceza verdi.

Son sözüm şu olsun: Doğru durduğumuz için eğriler belasını bulmaktadır ki bela da 'İçinden çıkılması güç durum' demektir. Biten bir dönemin hezeyanlarına kapılmadan hep birlikte yolumuza devam edeceğiz; 'Herkes için adalet' diyerek. Kimsenin şüphesi olmasın, başaracağız…"

BİR AÇIKLAMA DAHA

Öte yandan Taşcı, ilerleyen dakikalarda yazılı bir açıklamada bulundu.

Taşçı'nın açıklaması şöyle:

"Bugün Üst Kurul toplantısında, beni “ihsası reyde” bulunmakla suçlayan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in teklifi, AKP ve MHP kontenjanından seçilen üyelerin oylarıyla toplantıya katılmam engellendi ve salondan ayrılmak zorunda bırakıldım. Bunun gerekçe ise yangın haberlerine “özel hat” üzerinden sansür girişimini deşifre etmem ve yangın haberleriyle ilgili bugünkü Üst Kurul toplantısında ceza isteminin görüşüleceğini kamuoyuyla paylaşmam. Bu, iktidarın ülkedeki antidemokratik ve hukuka aykırı uygulamalarıyla uyumlu bir karardır.

Sosyal medya hesabım üzerinden dün yaptığım bilgilendirmede, RTÜK’ün talimatına rağmen yangına ilişkin haber ve görüntüleri paylaşan Fox TV, Habertürk, Halk TV, Tele 1 ve KRT hakkında ceza isteminin karara bağlanacağını duyurmuştum. Ne yönde bir karar çıkacağına, benim nasıl oy kullanacağıma ilişkin en ufak bir imada dahi bulunmadığım yaptığım paylaşımda açıkça görülecektir.

HABER ALMA HAKKI

Ayrıca, RTÜK Yasasının 38. Maddesinin 4. Fıkrası; Üyelerin kurumla ilgili gizlilik taşıyan bilgileri ve yayıncılara ait sırları açıklamasını yasaklar. Yasanın 40. Maddesinin 5. Fıkrasında da Üst Kurul toplantılarındaki müzakerelerin gizli olduğu hüküm altına alınmıştır. Müzakerelerin gizliliği kuralına her zaman özen göstermişimdir. Elbette çoğunluğun görüşüne katılmadığım toplantılarda alınan kararlarla ilgili karşı oyumu kamuoyuna duyuruyorum, zaten aleni bu kararlar RTÜK’ün internet sayfasında da yayınlanmaktadır.

RTÜK Üyesi olarak benim sorumluluğum, halkın haber alma hakkına ilişkin iktidarın RTÜK eliyle koymaya çalıştığı kısıtlamalara karşı çıkmaktır. Bu yöndeki düşüncelerimi ve eylemlerimi kamu yararı doğrultusunda toplumla paylaşmak da bu sorumluluğumun ve görevimin bir parçasıdır. Ne RTÜK Yasası’nda ne de başkaca bir mevzuatta benim bu özgürlüğümü kısıtlayacak bir düzenleme ve hüküm yoktur.

BU ÇABA BEYHUDEDİR

RTÜK Yasası’nın tek istisnası müzakerelerin gizliliği kuralıdır. Bu kuralı ihlal ettiğimi RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin bile dile getiremedi, getiremez de. Varsa öyle bir iddiası buyursun kanıtlasın. Dolayısıyla benim hangi hukuki gerekçeyle bugünkü Üst Kurul toplantısına katılmamın ve görevimi yerine getirmemin engellendiğini açıklama sorumluluğu RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’e aittir.

Anlaşılan iktidarın RTÜK aracılığıyla son dönemde giderek artan antidemokratik karar ve eylemlerini kamuoyuyla paylaşıyor; kapalı kapılar ardından yürüttükleri işlemleri deşifre ediyor olmamdan rahatsızlık duyuluyor.

RTÜK’te kimi zaman talimatla, kimi zaman “kişiye özel” mesajlarla televizyon yayınlarının içeriğine yönelik müdahalelerini deşifre etmem ve kamuoyunun tüm bu olup bitenlerden haberdar olması, hukuka aykırı uygulamaların ortaya dökülmesi bugünkü toplantıda benimle ilgili alınan keyfi kararda etkili olmuştur.

Susturamıyoruz, o halde Üst Kurul toplantısına katılmasını engelleyip, sesini keselim, böylece kamuoyunu da aydınlatmasını önlemiş oluruz çabası. Bu çaba beyhudedir.

YOK HÜKMÜNDEDİR

Ben 84 milyon yurttaşın haber alma hakkını korumak için susmayacağım, hukuk çerçevesinde mücadelemi sürdürüp, halkımızı bilgilendirmeye devam edeceğim.

Sayısal çoğunluğunu kullanarak, hukukun arkasından dolanarak alınan kararlarla RTÜK’te devam eden baskıcı, sansürcü eylem ve kararlarını kamuoyu dikkatinden, bilgisinden kaçırmaya çalışan bu zihniyete karşı sesimi daha da yükselterek, karşı durmayı sürdüreceğim. Hukuktan yoksun, keyfi bu karar benim için yok hükmündedir. Ve bunu yargıda tescil ettirmek için gerekli girişimlerde bulunacağım."

RTÜK ÖNÜNDE AÇIKLAMA

Taşcı, RTÜK’ün diğer CHP kontenjanından seçilen üyesi Okan Konuralp ile birlikte kurul toplantısından sonra, RTÜK önünde basın açıklaması yaptı. Taşcı, özetle şunları söyledi:

“Geçen hafta, RTÜK Başkanı tarafından, televizyonların yöneticilerine özel bir hat üzerinden sansür talimatı içeren, yangınları göstermemeleri yönünde bir metni deşifre etmiştim. Bu, RTÜK içerisinde ve belli çevrelerde bir rahatsızlık yarattı. Bunu zaten biz o günden beri sonuna kadar yaşadık, kurum içinde. Görünen o ki birilerinin, yangınlar sürerken, Türkiye cayır cayır yanarken bu görüntülerin halka ulaştırılmasının, halkın haber alma hakkının önüne geçilmesi için ciddi çaba bir sarf ettiği anlaşılıyor.

Bugün Üst Kurul gündemi görüşmelerine başladıktan sonra, idari dosyaların görüşmeleri tamamlandıktan sonra RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, bir gündem dışı söz alarak, benim dün yapmış olduğum kimi paylaşımlarla ihsas-ı reyde bulunduğum iddiasında bulunarak, bu müzakerelere katılmamam yönünde teklifte bulunup oylamak istedi. Ben buna itiraz ettim. Çünkü, hele hele bir üst kurul, anayasal bir üst kurulun çalışmaları, birilerinin keyfiyeti ile alınacak kararlarla şekillendirilemez. Çünkü RTÜK’ün kendi yasası, sadece ama sadece Üst Kurul üyeleri için tek bir kısıtlama getirmiştir. Bu da yapılan müzakerelerin içeriğinin kamuoyuyla paylaşılmasıdır. Onun dışında, Üst Kurul’un görüşeceği konuların paylaşılmasına ilişkin kısıtlama yoktur.

“SANSÜRÜ DEŞİFRE ETTİĞİM İÇİN, ONUN RÖVANŞI…”

Dün yapmış olduğum paylaşımların içeriğine baktığınızda; yangın görüntülerinin sansürlenmesi isteğine uymayan yayıncılar ile ilgili dosyaların görüşüleceğine ilişkin, bir kamuoyunu bilgilendirme açıklamasıydı. Üst Kurul’un alacağı kararlarla ya da üyelerin kullanacağı oylarla ilgili en ufak bir imada dahi bulunmamama rağmen, geçtiğimiz hafta sansürü deşifre ettiğim için onun rövanşını, sosyal medya paylaşımlarımla gerekçelendirip ‘ihsası rey’ dedi.

“BAĞLAYICI OLAN MEVZUATTIR”

RTÜK Kanunu’nun hiçbir yerinde, ihsas-ı reyde bulunma ile ilgili bir yasaklama, kısıtlama hükmü yoktur. Bunu hatırlattım, bu maddeyi göstermesini istedim. Birilerinin kişisel, keyfi tutumu ile biz hareket edemeyiz. Bağlayıcı olan mevzuattır. Böyle bir hüküm yasada olmamasına rağmen, bir oldubittiye getirerek, Kurul’daki sayısal çoğunluğunu da arkasına alarak, hukukun da arkasından dolanarak benim müzakerelere katılmamın engellenmesine dönük oylama yapmıştır. Oylama sonucunda 6 üyenin oyuyla, müzakere salonundan ayrılmam yönünde karar alınmıştır. Toplantı salonunu terk etmek zorunda bırakıldım.

Burası RTÜK. Varlık nedeni şudur: Basın özgürlüğünü, ifade özgürlüğü, düşünce özgürlüğünü korumak ve geliştirmekle sorumlu kılınmış bir üstü kuruldur burası. Burada bireysel bir mücadele vermiyorum.

“BUNUN ADI SANSÜRDÜR, SUÇTUR”

Keyfi olarak, kamuoyunun bazı gerçekleri görmesini engellemek için, birilerinin beceriksizliğini görmemek için yayınlara müdahale ediyorsanız bunun adı sansürdür, suçtur. Buradaki anlayış şudur; Kurul toplantısına katılmalarına engellersek, Kurul içindeki yapılan görüşmeleri kamuoyu bilmezse, her şey oldubittiyle kapalı kapılar ardından devam eder. Bildiğimizi okuruz, istediğimiz gibi burayı yönetiriz anlayışı. Bunun hukukta, hukuk devletinde asla ve asla karşılığı yoktur.

“SUSMAYACAĞIM, BİLDİKLERİNİ YAPSINLAR”

RTÜK üyeleri olarak, basın özgürlüğünü, yurttaşlarımızın haber alma hakkını koruyamayacaksak varlık nedenimiz tartışmalı bir noktaya taşınır. RTÜK, halkın haber alma hakkının mücadelesinin, hukuki kavgasının verileceği yerdir. Yasa dışı yollarla bu mücadelenin engellenmesi mümkün değildir. Bundan sonra susmayacağım, onlar bildiklerin yapsınlar. Kıblemiz hukuktur, hakikattir; gazetecilerin önündeki engellerin kaldırılması için mücadele vermektir.

“YARGIYA BAŞVURACAĞIM”

Yangın gösterilmediği zaman, cayır cayır yanan Türkiye gerçeği ortadan kalkacak mı? ‘Yangınları göstermeyin, korkutucu.’ Yangın zaten korkutucu bir görüntüdür. Haberin de ta kendisidir. Dünyanın her yerinde de bu bir haberdir. ‘Bu haberi yapmayın’ demek, bunun bizler tarafından kamuoyuna duyurulmuş olması, bir sorumluluktur, görevdir. Bugün benimle ilgili alınmış olan karar, hukuken yok hükmündedir. Yok hükmündeki bu kararın ispatı için de en kısa sürede hazırlıklarımı tamamlayarak, yargıya başvuracağımı da duyurmak istiyorum.”

“GEMİ BATIYOR, YAPABİLECEKLERİ HİÇBİR ŞEY YOK”

RTÜK Üyesi Okan Konuralp ise şunları söyledi:

“İçeride bazı gerilimli anlar oldu. Fakat biz bunu kamuoyuna yaptığımız açıklamalarla da kısmen paylaştık. Çökmekte olan bir siyasi irade ile karşı karşıyayız. Bu irade bunları neden yapmaya tenezzül ediyor, düşünülmesi gereken konu budur. Çöküyor oldukları için, başaramadıkları için, iyi gazetecilik yapan kanallar sussun, halkın haber alma özgürlüğünden yana olan programlar sussun amacıyla böyle baskı yaratmaya çalışıyorlar.

Umutsuzluğa, karamsar olmaya gerek yok. Beceremedikleri için bunları yapıyorlar. Liyakatsizliğe ve kibre bulanmış vaziyetteler. Ünlü bir kitap vardır, ‘Gemi Batıyor, Seyreden Kimse Yok.’ Evet, gemi batıyor ve yapabilecekleri hiçbir şey yok. Halkımız, izleyicilerimiz, demokrasiden yana olanlar müsterih olsun. En kısa sürede Türkiye, özgür yayıncılığın, basın özgürlüğünün, fikir ve ifade özgürlüğünün en üst düzeyde yaşandığı bir ülkeye dönüşecektir.”

Odatv.com

rtük İlhan Taşçı ebubekir şahin yangın orman