Gübre ve kıtlık uyarısı yaptı... "Saklı Seçilmişler" haklı çıktı

İklim kriziyle mücadele için liderlere fosil yakıt şirketlerine vergi uygulanması çağrısında da bulunan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, gübre ve kıtlık uyarısı yaptı...

Gübre ve kıtlık uyarısı yaptı... "Saklı Seçilmişler" haklı çıktı

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM 77. Genel Kurulu görüşmelerinin açılışında, "Bir an önce harekete geçilmezse, küresel gübre kıtlığı hızla küresel gıda kıtlığına dönüşecek" uyarısı yaptı.

Genel Sekreter Antonio Guterres, şöyle devam etti:

"Çoğu Afrika'da 1,6 milyar insanın bulunduğu yaklaşık 94 ülke korkunç bir fırtınayla karşı karşıya. Salgının ekonomik ve sosyal yansımaları, yükselen gıda ve enerji fiyatları, artan borç yükü, hızla tırmanan enflasyon ve finansmana erişim eksikliği gibi krizler peş peşe birbirini besliyor, eşitsizlikleri artırıyor, zorluklar yaratıyor, enerji geçişini geciktiriyor ve küresel finansal çöküşü tehdit ediyor. Toplumsal huzursuzluklar kaçınılmaz ve çatışma çok uzak değil ama böyle olmak zorunda da değil. Aşırı yoksulluğun, yokluğun veya açlığın olmadığı bir dünya hayal etmek imkansız değil."

İklim kriziyle mücadele için liderlere fosil yakıt şirketlerine vergi uygulanması çağrısında da bulunan Guterres, "Dünyamız fosil yakıtlara bağımlı halde ve müdahale zamanı geldi. Fosil yakıt şirketlerinden hesap sormalıyız" diye konuştu.

SAKLI SEÇİLMİŞLER HAKLI ÇIKTI

Antonio Guterres’in bu sözleri 4 yıl önce gazeteci yazar Soner Yalçın tarafından kaleme alınan “Saklı Seçilmişler” kitabını haklı çıkardı.

Yalçın kitapta, başta Rockefeller ailesine ait olmak üzere küresel şirketlerin, genetiği değiştirilmiş tohum, gübre, ilaç ve sağlık sektörlerine dünya genelinde aynı anda el atmalarına dikkat çekmişti.

Meksika’daki laboratuvarlarda genetiği değiştirilen tohum ve yiyeceklerin yıllar önce dünyaya “açlık bitecek” propagandasıyla dağıtıldığını anlatan Soner Yalçın, tohumların açlığı bitirmediği gibi insanların sağlığını bozarak, küresel firmalara bağımlı hale getirdiğine dikkat çekmişti.

Kitapta, tam da BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in yaptığı uyarı yıllar önce özetle şöyle işlenmişti:

Asıl mesele: Tarım ve gıda, Rockefeller gibi global şirketlerin endüstriyel şekillendirmesiyle küreselleşti. Kırma tohumlarla başlayan süreç ABD ve (Almanya liderliğindeki) AB'yi dünya tarımının sahibi haline getirdi. Küresel imparatorlukları için "Mahşerin Dört Atlısı" devredeydi:

- 1901'de kurulan ABD'li Monsanto,

- 1802' de kurulan ABD'li DuPont,

- 1989'da kurulan ABD'li Dow Agroscinces,

- 2000' de kurulan İsviçre'li Syngenta!

Dünya tohum pazarı -şimdilik- 50 milyar dolara dayandı.

Pirinç, buğday, mısır, pamuk, soya fasulyesi, hatta bazı sebze ve meyvelerle dünya tarımının yüzde 90'ı bu firmaların kontrolüne girdi.

Evet. Tohumu üretip satanlar bu küresel şirketler.

Evet. Tohum kimyasal ilaçlarını zehirlerini üretip satanlar bunlar.

Evet. "Açlıktan kurtaracağız" masalıyla insanları hastalıkların pençesine atanlar bunlar.

Dünya çapında tehlikeli iktisadi bağımlılığın ve beslenme sonucu oluşan hastalıkların sorumlusu bu dev küresel firmalar.

Ne açlığı? Dünyada yılda 1.3 milyar ton gıda çöpe gidiyor. Bunun önüne geçseler, gıda çöpe gideceğine 1.8 milyar insanın yiyeceği olur! Dönüp baktıkları yok. Bu nedenle dünyada her gün 5 yaş altı 20 bin çocuk yetersiz beslenme nedeniyle ölüyor.

"Yeni dünya düzeni" dedikleri işte bu.

Bakınız ... Dünya tarım piyasasına hakim altı küresel şirket vardı:

BASF (Almanya), Bayer (Almanya), DuPont (ABD), Dow Chemical (ABD), Monsanto (ABD) ve Syngenta (İsviçre).

Hepsinde Rockefeller'ın hissesi olması şaşırtıcı mı?

Bu küresel şirketler; GDO'lu tohum pazarının yüzde 100'üne, ticari hibrit tohum pazarının yüzde 63'üne, GDO araştırmaları­ nın yüzde 7S'ine ve "zararlı organizmaları" yok etmek için satı­ lan kimyasal maddelerin yüzde 76'sına hükmediyor! Yıllık, 65 milyar dolar gelirleri var.

Son iki yıldır... Birbiriyle rekabet etmesi gereken bu altı şirket birbiriyle birleşmeye başladı? Niye?

Bir taşla kaç kuş vuracaklar:

1) Tohumlarını satacaklar...

2) Tohumlarını kullananlara gübre-ilaç satacaklar...

3) Tohumlarını ekenlere petrollerini satacaklar...

4) Parası olmayanlara kredi verecekler...

5) Bu tarım felaketi sonucu hastalananlara ilaç satacaklar... Hep aynı soruyu tekrarlayacağım:

Tüm bunları Rockefeller gibi küresel şirketler sadece para kazanmak için mi yapıyor? Ülkeleri boğazlarından kendilerine bağlamak için mi yapıyor? Başka? .

Hastalık saçan "ölüm tohumlarının" dünya tarlalarına dağıtılmalarının gizli amacı yok mu?

(…)

Bugün küresel güçler... Gıdaya egemen oldular.

Buğdayın genetiğini değiştirdiler.

Pirincin soyanın vb. genetiğini değiştirdiler.

Tavuğu tavukluktan, sığırı sığırlıktan, balığı balıklıktan çıkardılar.

Neredeyse tüm yiyecekleri katkı maddeleriyle doldurdular. Köyleri-üreticileri ezdiler. Üretim yapmalarının önüne geçtiler.

İnsanoğlunu endüstriyel gıdaya mahkum ettiler, beslenme biçimini değiştirdiler.

Tohumda küresel güçlere mecbur bırakıldık. Gübrede, ilaçta onlara mecbur bırakıldık.

Kimyasalların hammaddesi petrolde onlara mecbur bırakıl- dık.

Mazotta, elektrikte onlara mecbur bırakıldık. Endüstriyel yiyeceklerle hastalıklara maruz bırakıldık.

Şeker gibi haz veren katkı maddeleriyle beyni öldürdüler. Kanser yaptılar, kısır ettiler. İlaca bağımlı yaptılar.

Bir yanda açlığı, diğer yanda obeziteyi artırdılar. İnsanoğlunu yedi günahtan biri olan "oburluk" ile cezalandırdılar!

Peki: İnsanın sonunu mu hazırlıyorlar?

Post-insanlık çağına mı adım atıldı: Biyoteknolojiler; kopya­ lanmış koyundan sonra, kopyalanmış bebekler, genleri değiştirilmiş bitkiler, hormonlu gıdalar, bilgisayar, robotlar...

Genetiği darmadağın edilen insanoğlu nereye sürükleniyor? Biyolojik bir felaketle mi karşı karşıyayız?

Bütün bunları yapanlar "tanrı'nın ilahi gücüne" el mi attı? "Niye?" diye sormak durumundayız:

Küresel şirketlerin tek amacı para kazanmak mı? Evet tüm bunlar vahşi kapitalizmin bitmeyen kar hırsı mı?

ABD-AB'nin tek amacı ekoemperyalizm ile sömürüyü sür­dürmek mi?

Başka? Başka amaç-hedef yok mu? "Var" olduğunu iddia ediyorum!

Buğdaydan pirince kadar Rockefeller, daha fazla para kazanmak için yapmadı bu karanlık çalışmaları!

Hibrit tohumun amacı!...

Genetiği değiştirilmiş yiyeceklerin amacı!... Gıdadan ilaca kimyasal ürünlerin amacı!...

Açlığı gidermek ve daha iyi bir dünya yaratmak değil! Öyle olsa... 2001 yılında IMF ve Dünya Bankası, Afrika ülkesi Malawi'nin dış borçlarım ödemesi için acil durum gıda rezervini elden çıkarmasını ister miydi? Hangi hakla mücadele? Hepsi yalan.

Odatv.com

Gübre ve kıtlık uyarısı yaptı... "Saklı Seçilmişler" haklı çıktı - Resim : 1